Küçük bir çocukken annemizin şefkatinden öğretmenlerimizin şefkatine doğru bir yolculuğa başlıyoruz. Biraz heyecanlı ve kaygılı…
Ağlayanlar, annesini çekiştirenler, hep birlikte zil çalınca sınıflarımıza giriyoruz.
Sonraki günler ise okula gitmek için sabırsızlanıyoruz. Hem arkadaşlarımızı hem öğretmenimizi özlüyoruz. Yıllar geçiyor. İlkokul, ortaokul, lise derken bir de bakmışız üniversitedeyiz. Farklı bölümlerde, kendi hayalimizin peşinde koşmak hedefimiz.
Öğrendikçe, okudukça enginler içerisinde bir damla bile olmadığımızı fark ediyoruz. Biz koştukça hedef uzaklaşıyor sanki…
Önce pembe hayallerimiz oluyor tüm bedenimizi kaplayan.
Sonra o kadar da kolay olmadığını görüyoruz ama vazgeçmiyoruz hayallerimizden.
Öğrenmek ve öğretmek güzel şey; zaman içerisinde görüyoruz. Bazen öğretirken daha çok öğrendiğimizi hissediyoruz.
Her yaşın ayrı güzelliği varmış. Yaşımız ilerledikçe doğruluğunu tecrübe ediyoruz. Hem görüyor hem de olgunlaşıyoruz zaman içerisinde ve her şeye rağmen, HAYAT BİR OKUL VE BİZLER HER DAİM ÖĞRENCİLERİYİZ.
Her zaman öğrenen ve öğretenlerden olmak dileğiyle birkaç özlü söz ile bitirmek istiyorum.
“Hikmetli bilgi, tecrübe ile desteklenmiş ve uygulanabilir özellikler taşıyan ilimdir. Hikmet, ilim ile sanatın birleşmesidir.”
Elmalılı M. Hamdi Yazır
“Bilgiye sahip olarak doğmuş birisi değilim. Öğretmeyi seviyorum ve öğrenmeye çalışıyorum.”
Konfüçyüs
KORONASIZ GÜNLERDE ÖĞRENCİLERİMİZE KAVUŞMAK DİLEĞİYLE… TÜM ÖĞRETMEN VE ÖĞRETMEYİ SEVEN GÖNÜLLERİN GÜNÜ KUTLU OLSUN.
Sağlıcakla.
1 yorum
iyi günler bu görseli bir çalışmamda kullanabilirmiyim