Basına yansıyan haberlerde bazı şirketlerde iç iletişim birimlerinin kurulmaya başlandığı görülmektedir 1. Çalışanların mutlu olmasının müşterileri de mutlu edeceği görüşünden yola çıkan yetkililer çok olumlu sonuçlar elde ettiklerini bildirmektedirler. İç iletişim birimleri ile bilgi paylaşımının en etkili biçimde yürütülmesi, ekipler arasında güçlü iletişim ağının kurulması, çalışanların kuruma bağlılığının ve motivasyonunun artırılması, çalışanların iş yerinde daha mutlu olması sağlanmaya çalışılmaktadır.
Bu haberler okunduğunda, sağlık kurumlarında da iç iletişim birimlerinin kurulması gerektiği akla gelmektedir. Günlük uygulamalara biraz dikkatli bakıldığında da bu gereksinim kolayca görülmektedir. Sağlık çalışanlarının birbiriyle iletişiminde birçok sorun yaşandığı, kurum içi bilgi aktarımı ve paylaşımının verimli olmadığı her gün yaşanan ve bilinen bir gerçektir.
Ülkemizde yapılan bir çalışmada, hekim ve hemşireler arasındaki çatışmaların iletişim eksikliği, çalışma koşullarının ve fiziksel şartların yetersizliği ve meslek algısından kaynaklandığı bildirilmektedir 2. Bu çalışmada hekimler; hemşirelerle en çok iletişim kaynaklı sorunlar yaşadıklarını, hemşireler ve yönetim arasında etkin ve iki yönlü bir iletişimin olmadığını, hemşirelerin iletişim becerilerini kullanma açısından yetersiz olduğunu, hemşirelerin kendilerini mesleki açıdan yetersiz gördüğünü ifade etmişlerdir. Hemşireler ise hekimlerle iletişim yetersizliği, acil durumlarda hekimler gelinceye kadar hemşirelerin müdahalede bulunmasına hekimlerin farklı tepkiler vermesi, hekimlerin hastaya ilişkin yaklaşımlarda hemşirelerle işbirliğine girmemeleri yüzünden çatışma yaşadıklarını bildirmişlerdir2. Başka bir çalışmada ise hemşirelerin yıkıcı hekim davranışlarını sıklıkla deneyimledikleri ve bu davranışlar nedeni ile işten ayrılan hemşire sayısının azımsanmayacak düzeyde olduğu bildirilmektedir 3. Kuşkusuz iletişim ve ilişki sorunları yalnız hekim-hemşire arasında yaşanmamakta; diğer meslek grupları arasında da, yöneticilerle çalışanlar arasında da ve her meslek grubu üyelerinin kendi aralarında da yaşanmaktadır.
Sağlık kurumlarında bilgi aktarımı ve paylaşımı konusunda da birçok sorun yaşandığı görülmektedir. Bilgi aktarımı sıklıkla yazışmalarla etkisiz biçimde yürütülmektedir. Bazı kurumlarda her kademedeki yöneticiler gelen tüm yazıları hiçbir elemeden geçirmeden “ektedir”, diyerek en alt birime kadar göndermektedirler. En alt birim yöneticileri ve çalışanlar da giderek gelen yazıları önemsiz görmeye başlamaktadır.
Çalışmalarda elde edilen bulgular ve deneyimler, sağlık kurumlarında yaşanan iletişim ve ilişki sorunlarının yalnız etkili iletişim becerileri kazandırma ile çözülemeyeceğini; meslek algısı, yönetim biçimi, sağlık çalışanı sayısı, mesleki yeterlilik ve fiziksel koşullar gibi iletişimi etkileyen etmenlerin de ele alınması gerektiğini düşündürmektedir.
Sağlık çalışanları arasındaki ilişkinin iyileştirilmesi ve kurum içi bilgi aktarımının daha nitelikli olması için sağlık kurumlarında gecikilmeden “kurum içi iletişim birimleri” kurulmalıdır.
Kaynaklar
1.Burcu Özçelik Sözer: Mutlu Çalışan Mutlu Müşteri. Hürriyet İK eki. 14.02.2016
2.Manisalı AHekim hemşire arasındaki çatışma nedenleri. Hemşirelik Yüksek Lisans Tezi. Danışman: Prof. Dr. Aytolan Yıldırım. 2013.
3.Akyürek B, Özer S, Argon G, Conk Z. Hekim davranışlarının hemşire memnuniyeti ve hemşirelerin işine devam etme durumu üzerine etkisi. Ege Tıp Dergisi 2005;44(3):167-72.