Muayene için sağlık kurumlarına gelen hastaların buralarda numaralanarak muayene olması ve tedavi edilmesi ve kalabalık yığınlar arasında hastaların morallerinin iyice bozulması etik anlayışımıza ters düşmektedir. Burada hastayı numara ile işlemlendirmek, onun dünyaya olumsuz bakışını daha da güçlendirir. Bu arada saatlerce sağlık kurumunun bir köşesinde beklemek de bu işin ayrı bir yönüdür. Bize göre hasta veya hasta yakınının randevu alması uygundur. Ancak insanların, hele hele hastaların numaralandırılması etik açıdan asla uygun olmayan bir yaklaşımdır. Doğaldır ki burada kalabalık nüfuslarda ne yapılabilir, denilecektir? Burada hekim ve sağlık kurumu sayısının artırılması en etkili çözüm olmaktadır. Muayene için bir sağlık kurumuna gelen bir hastanın kalabalık ve çok sesli bir ortamda nasıl bir durumda olacağı hepimizin malûmudur. Sağlık kurumu bir banka şubesi değildir. Orada sağlığın sağlanması gibi çok kutsal bir görev çok değerli hekimlerimizi beklemektedir. Ancak onlar da hâliyle bu yığılmalarda çaresiz kalmakta ve kan ter içinde koşuşturup durmaktadır. Numaralandırma adaleti sağlıyor, denirse ben buna katılmıyorum. Adaletli olmak, insan haklarının çiğnenmemesi ve hasta kişiyi bekletmemekle olur. İnsanlar isimleriyle davet edilir ve onlarla nazik bir iletişim ve hitap tarzı ile bir ilişki sağlanır.
Bu arada sağlık kurumundan içeri girildiğinde, özellikle özel kurumlarda insanı elinde makbuzla bir görevli karşılamakta ve hemen daha hastanın hastalık ve sağlık durumu hakkında doğru dürüst bir bilgi alınmadan ücret hesaplanmasına girilmektedir. Sağlık hizmetlerinde elbette bir ödeme olacaktır. Ama bu, hastayı rencide etmeden ve daha ilk karşılamada kapı ucunda tahsilata girmeden nezaket kurallarının uygulanması ve daha sonra görüşülmesi ile olabilecek bir durumdur. Bu olay hepimizin başına gelmekte ve sağlığımızı ve hastalığımızı unutup hesaplamaların içinde ve peşinde olmaktayız.
Kırk küsur yıldır tıp fakültelerinde tıp tarihi ve etik ana bilim dalı üyeliği ve başkanı olarak ve ayrıca klinik bölümlerdeki hekimlerimizin ve hocalarımızın bu konulardaki dertlerini bilerek çalışan bir hoca olarak adaletli olmayı bir kez daha anımsatmak isterim.
Bilindiği gibi adalet, haklılık, doğruluk anlamına gelir. Adalet ilkesi, hekimin hastalarına eşit davranmasını, tedavide birini diğerinden daha önemli görmemesini sağlar. Bazı ülkelerde sınırlı sağlık kaynakları bulunabilir. Tıbbi araç-gereç ve olanakların adaletli bir şekilde dağıtılması bu ilkenin temelidir. Örneğin; organ aktarmalarında adaletli bir dağılım gerekir. Ancak düşünürler, tıpta hangi hastaya öncelik tanınması gerektiği konusunda, özellikle acil durumlarda, kura ile hasta seçme, ilk hastaya tedavi şansı, yani başvuru sırasına uyma, bekleme listesine uyma veya bazı kriterlere dayanarak hasta seçme gibi sistemler üzerinde dururlar. Ayrıca kriter sistemi içinde, tıbbi kriterler (örneğin; doku uyumu), kişisel kriterler (psikolojik uyum, hasta-hekim ilişkisinde yumuşaklık), günlük yaşam koşulları (örneğin; evde yardım vs.), hastanın yakınları için önemli oluşu, yine hastanın toplum için bir öneme sahip bulunması, hastanın yaşı (örneğin; bazı operasyonlar için bazı sağlık kuruluşlarında yaş sınırı vardır), sosyal alışkanlıklar (örneğin; hastanın alkol bağımlısı olması) gibi sınıflamalar vardır.
Burada aynı zamanda zarar vermeme ilkesi esas olmalıdır. Burada da en ihtiyacı olan hastaya en adaletli şekilde organ nakli yapılması gerekir. Yine adalet ilkesinde diğer bir nokta, özellikle yoğun bakımlarda bazı hastaların uzun ve boşuna olarak düşünülebilecek ve yararsız sayılabilen bazı tedavileri yerine, daha kısa sürede sonuç alınacak hastaları tedavi etmenin ne derece adil olacağı fikri de zihinleri kurcalamaktadır. Çünkü burada, bazen uzun süre bir yoğun bakım hastasının boşuna tedavisi için büyük ekonomik harcamalar yapılmaktadır.
İnsanların randevu alarak fazla beklemeden hekime ulaşması ve nazik ve medeni davranışlar ile onun dertlerine deva olunması en çok istediğimiz bir durumdur. Ayrıca mali ödemelerin de hastayı rencide etmeden, üzmeden ve fark ettirilmeden yapılması çok önemlidir.