Bu makalem, özellikle yayın hayatına başlayan “AKADEMİK AKIL” ve okuyucularını selamlamak ve neşriyatımızın muvaffak olması temennisine matuftur.
Bilindiği üzere, 2008 yılından beri düzenli olarak yazmakta olduğum Medimagazin-Nöroflozofi Köşemde yayınlanan mekalerimin ve aforizmalarımın birçoğu, kitap haline getirilerek kaarilerimizle buluşturulmaktadır.
Aforizmalar; özdeyiş, vecize, özlü söz, aforizm; düşünceleri kısa ve öz bir biçimde anlatan sözlerdir. Kimi zaman maksim, motto, kelam-ı kibar, mücevher söz ve ülger olarak da anılırlar. Özdeyişlerin söyleyenleri genellikle bellidir. Anonim nitelik kazanmış sözler de vardır. Bir cümlenin özdeyiş sayılması için anlamının yoğun ve fikrin özünü ifade eder nitelikte olması gerekir. Sözün dikkate değer konuları öne çıkarması ve farklı bakış açısı yansıtması önemli bir özelliktir. Bir başka ifade ile aforizma, benim de yazmaktan büyük haz duyduğum rubai formundaki manzum düşüncenin düz yazı olarak ifadesidir. Daha önce, yine bu köşemde yayımlanan ve “AFORİZMALAR” isimli kitabımızda (Girdap Yayınevi, İstanbul, 2018) bir araya topladığımız aforizmalar, zaman zaman makale ve kitaplarımda yer alan, konferans ve televizyon programlarında, gerek kendimce seçilen ve kullanılan, gerekse de öğrencilerim, okuyucularım, dostlarım ve arkadaşlarım tarafından seçilen ifadelerden müteşekkildi.
Bu adı geçen kitabımızın yayınlanmasından sonra yeni serd edilen aforizmalarım, yine bu köşede (Aforizma Dedikleri… 1, 2, 3) seri olarak okurlarımla buluşturulmuştu. Güncel gelişimlere istinaden, değişik ortamlarda kullandığım ve daha önce toplu olarak neşr edilmemiş, yeni ve dumanı üstünde olan aforizmalarımı da yine bir makale halinde sunmak için buraya alıyorum.
*İslâm aleminin problemi; gelenekleri din olmuş, dinleri de adet!
*Adaletli değilseniz,
İşi ehline vermiyorsanız,
Emanete sadakat göstermiyorsanız,
Maslahatı, toplum yararını esas almıyorsanız,
Meşveret, istişare, fikir alışverişi yapmıyorsanız,
Ne Müslümanlığınızdan ne de insanlığınızdan bahsediniz!
*The Times Higher Education World University Rankings 2020…
Bazı eğitim kurumlarında(!), nitelikli dolandırıcılık mı yapılıyor!
*Düşünmeyen ve üretmeyen, insanlıktan nasiplenmemiştir!
İslâm da, düşünmeyi ve üretmeyi farz kılar ve ibadet sayar.
*Emelle ecel, tedbirle takdir omuz omuza!
*Kalemim kıvrak, hecelerim kurşun, kelimelerim çevik, üslubum naif ve nafiz, ruh üflenmiş cümlelerim canlı ve kudretlidir. Ama hiçbiri satılık değildir!
*Filozofsuz toplum, medeni millet; felsefesiz din, medeni inanç olamaz!
*Kesinlikle herkesin daima, temel prensip olarak, adalet, aiyakat, aeşveret, maslahat ve emanet ilkelerine riayet etmesi gerek.
Aksi takdirde, her iki cihanda da rezil-rüsvay olmak var!
*En güzel hayat; öğrenmek ve öğretmekle geçen bir hayattır!
*Ölmeden önce, büyük adam olmak!
Keşke…
*İZHAR-İ MUHABBETE MALİK DEGİLİM AMMA,
İFADE-İ SEVDADA, MALUMDUR Kİ, MAHİRİM!
*Her insanda, yaklaşık 800 trilyon voltluk bir enerji kaynağı var!
Bu enerjiyi doğru kullanabilirse, neler yapamaz ki…
*Herkesin kaderi, kendi elinde…
Kendi nöronlarında saklıdır!
*Ben fezayı sonsuz zannediyordum.
Meğer, beynimizde bir nörona gizlenmiş!
*Hücreye baktıkça kibirleniyorum,
Kâinata baktıkça utanıyorum!
*”Ya Rabb! Bu memlekette ne çok hainin varmış!
*”Hiss-i Kabl’el Vuku”, nörokuantumun konusudur!
*Nörokuantum bilmeden, beyin hakkında söylenen sözler eksiktir!
*Kur’an’a göre, Cennet’e gitmek çok kolay… Cehennem zor. Çok inat gerek!
*Âhır kelâm;
Mahmut Hocasız Hababam üniversiteleri!
*Kız-erkek ayırımı yapmadan, bütün çocukları hayata katkı yapabilecek “İNSAN” olarak yetiştirmeliyiz! Ne oğlumuzu “ASLAN”, ne de kızımızı “PRENSES”…
*İnandıkça, okuyorum!
Okudukça, anlıyorum!
Anladıkça, inanıyorum!
*Bilim, insanlığın ortak mirası, san’at ise lisanıdır!
*Allah, azimle çalışana, gayretle ter dökene ve samimiyetle fiili dua edene yardım eder! Sırt üstü yatıp kavli dua edene değil…
*İşsizliğin en büyük sebeplerinden biri, bazı üniversitelerdir!
Bazı üniversiteler(!), işsizliğe sebeptir.
*İnsanları oyalamak için üniversite(!) açılmaz!
*Kâinatta bulunan hayvanlar da bitkiler de, hatta bütün mevcûdât, insanların ve tüm mahlûkâtın beyinlerini ve düşüncelerini okuyorlar! Hissediyorlar!
Her şeyi hafızalarına kaydediyorlar!
Paylaşım ve muhâbere hâlindedirler!
*Bilim ve felsefenin ulaştığı en derin hakikat, “temelde birlik” kaidesidir.
*En te’sirli ve zengin cümleler, bâzen basit bir sukûtun yanında bile, çok zavallı ve fakir kalır!
*İnziva, savaştan kaçmaktır!
*Mazin, anın ve istikbalin yoksa, konuşacak bir şeyin de yok demektir!
*Yaratıcılık, genellikle çok yönlü insanların özelliğidir!
*Köpeklerin kanunu, her fırsatta ısırmak; terbiyesizlerin ise, her şeyi sebep saymak!
*Üniversiteye girmeyi başarıp da, mezun olmayı bir türlü başaramayanlara “profesör” deniyor ya…
*İnsanın esas gayesi; evrensel etkileşimin hüküm sürdüğü kâinat hayatına faydalı olmak için, gayret etmektir!
*Neslinden vazgeçip, nefsi için gayret edenlerin “bayram” neyine!
*Birbirinden farklı bilim dalları arasında, ne kadar fazla münasebet kurabilirsek, istikbale ışık tutacak o kadar çok yeni fikirlerle yaratıcılığımızı artırmış oluruz!
*Beynin sırlarını çözdükçe, nasıl çalıştığını daha iyi anlar ve hayranlığımız artar!
*Yüzler, duyguların penceresidir!
*Davranışlarımızı, ancak tam sağlıklı bir BEYİN ile kontrol altında tutabiliriz!
*”BEN”i “BEN” yapan, “HAFIZA”mdır!
*Demokrasi; devletin güçlü, toplumun erdemli ve eğitimli olduğu yerde hayat bulur!
*Nasıl düşünürsek, öyle hissederiz!
*Güçlü devlet varsa, fikir hürriyeti vardır!
*Sa’nat, hakikati ortaya çıkarmak için peşinde koşulan bir hayaldir!
*Akıllı ve ahlaklı kalmanın anlamsız ve hatta zararlı olduğu bir alemde, felsefe ile avunmaktan başka çare yok gibi…
*İlmi müktesebatımı ve tecrübelerimi, şükrümün ifadesi olarak benden sonraki kuşaklara, gerektiği mükemmellik ve miktarda aktarmaya muvaffak olamadığım için, bütün bunları bana lütfuyla bahşeden Yaradan’dan affımı istirham ediyorum!
*Makam ve mevkileri tarumar edenler, genellikle o mertebelere hak etmeden gelenler veya getirilenlerdir.
*İNSAN OLAMADIKTAN SONRA…
*Eskileri yakacak inat ve güç, yenileri inşa edecek azim ve cesaret, hakikate karşı arzu ve heyecan, yeni ufuklara doğru ihtiras ve istikrar gerekir!
*EVRENSEL KONNEKTOM
Kainatta her ne varsa, aynı bütünün parçaları olduklarından, birbirleriyle bağlantılı, iletişim ve etkileşim içerisindedirler.
Mutat olduğu üzere, Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Mûsıkîsi Korosu Şefi, sevgili kardeşim M. Fatih Salgar tarafından Kürdî’lî Hicâzkâr Makamında ve Semâî Usûlünde bestelenmiş olan bir eserimizle herkese selam…
DÜNYA MEYHANE GÖNÜL
Yar için katlandı her bir çevre divane gönül.
Düşmesin bir kerre insan böyle mestane gönül.
Elde mevcut her ne varsa kadrini bilmek gerek.
En büyük sermaye aşktır, Dünya meyhane gönül!
5 yorum
Güzel bir başlangıç yazısı olmuş.
Durumun özeti, hedef ve umut.
Teşekkür ediyorum
Aydın hocam, girişiniz her zamanki gibi size yakışır olmuş. Bulunduğunuz ortama fark katan ender kişilik olarak bizlerde sevgi ve saygı uyandırıyorsunuz, sizi okumak ve takip etmek bir keyf…
Çok teşekkür ederim. Eksik olmayınız.
Sevgili Hocam,
Makalenizde geçen; “Yaratıcılık, genellikle çok yönlü insanların özelliğidir!”
Yaratmak, yoktan var etmektir ve bu güç sadece Allah’a (c.c.) mahsustur!
İnsan yaradan tarafından yaratılan bir yaratıktır.
İnsan, aldığı eğitim, bilgi ve yeteneklerini kullanarak bir şeyler yapabilir o kadar…
22.09.2024
Saygılarımla,
Yılmaz BULUT