Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 2010 İlkbahar Dönemi Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (YDUS) Kontenjan Talep Formu’nu yayınladı ve 13 Mart 2010 tarihine kadar taleplerin bildirilmesini istedi. Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nin 15. maddesinin 4. fıkrası gereği kontenjan açıldığı takdirde uzman oldukları alanlarda yapılan YDUS ile ana dalda uzmanlık öğrencisi alınacak uzmanlık eğitimi programları da bu form listesinde yer alıyor.
Bu gerekçeye göre, bazı uzmanlıklarda, her biri birer uzmanlık ana dalı olmasına rağmen diğer ana dalların birer yan dalıymış gibi uzmanlık öğrencisi alma hakkı tanınıyor. Kısaca eski tüzüğün aksine, yeni eklenen bu fıkra ile TUS bypass ediliyor. TUS’a girip başarılı olmak yerine yan dal sınavı ile kadro ilan edilen ana dal uzmanlık eğitimine başlanabiliyor; bir açıdan, ana dallar yan dal gibi değerlendiriliyor. Her biri birer ana dal olmasına ve kendi uzmanlık eğitim programlarını yürütmesine rağmen Yönetmelik’e eklenen bu uygulama ile kestirme bir yol daha arandığı görülüyor.
Örnek verirsek, 1993 yılında uzmanlık ana dalı olarak kabul edilen acil tıp ana dalı, genel cerrahi ve iç hastalıklarının yan dalı gibi ilan ediliyor, eğitimin sanki bu ana dalların altında verileceği veya planlanacağı gibi bir görüntü veriliyor. Ek olarak, Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’ne göre ana dal olan göğüs hastalıkları ve kardiyoloji iç hastalıklarının; enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji ana dalı tıbbi mikrobiyolojinin; adli tıp tıbbi patolojinin; göğüs cerrahisi, kalp ve damar cerrahisi ile plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahisi genel cerrahinin yan dalı ile eş değer olacak gibi belirtiliyor.
Şu an itibariyle en az 45 tıp fakültesinde acil tıp ana bilim Dalı mevcut; başka bir deyişle, hepsinde öğretim üyesi kadrosu var ve kendi uzmanlarını yetiştiriyorlar.
Ayrıca 31 eğitim ve araştırma hastanesinde de acil tıp uzmanlık eğitimine başlandı; eğitim çoğunda koordinatör şeflerle yürütülüyor. Yan dal uzmanlık giriş sınavı ile kadro talebi bu ana bilim dallarının çoğuna sorulmadı; kadro istenip istenmediği belli değil. Şefliklerde ise ne olduğunu henüz bilen yok; kadro taleplerini kimin belirleyeceği ise bir muamma.
İlerleyen dönemde kadrolar ilan edilip uzman hekimler sınavda başarılı olursa ve henüz eğitim müfredatı hiç tanımlanmayan bu kısa süreli uzmanlık eğitimini tamamladıkları zaman bu meslektaşlarımız yan dal uzmanı mı, yoksa ana dal uzmanı belgesi mi alacaklar? Kısaca, yan dal sınavı ile girilip ana dal uzmanı olabilmenin bir yolu bulunmuş gibi görünüyor. Aslında iç hastalıkları veya genel cerrahi uzmanlığını tamamlamış bir hekimin, acil tıp ana bilim dalnda uzmanlık öğrencisi olarak yeniden başlaması o ana bilim dalına çeşitli bakımlardan zenginlik katacaktır. Ancak eğitim müfredatı belirlenmeden ve kadro taleplerinin kimler tarafından yapıldığı bilinmeden yapılacak uygulama ne yazık ki çok sayıda soru işaretini akla getiriyor.
Diğer ilginç bir durum ise acil tıp uzmanlığı eğitimi 5 yıl iken, iç hastalıkları uzmanlığını 4 yılda tamamlayıp iç hastalıklarının Yönetmelik’te tanımlanan yan dal eğitim süreleri 3 yıl olmasına rağmen, yan dal sınavı ile acil tıbba girip 2 yılda bırakın yan dal uzmanlığını, ikinci bir ana dal uzmanlık belgesi verilecek olması da düşündürücüdür. Özetle, 6 yılda iki ana dal uzmanlığı.
Uzmanlık ana dal ve yan dal tanımları ile çelişen bu durumun düzeltilmesi uygun olacaktır. Bir ana dalı YDUS ile değil de TUS ile kazanma zorunluluğu yeniden getirilmelidir. YÖK’ün, Sağlık Bakanlığının ve Tıpta Uzmanlık Kurulunun bu durumu gözden geçirmesi yerinde olacaktır. İlgili ana dal derneklerinin bu dolambaçlı yolu kesmek için gerekli girişimleri başlatması da doğru bir adım olacaktır.