Nasıl da insanlığı, saptırdılar yolundan.
Doğru terazi ile, bu gerçekten bir zulüm.
Gözlerini bağlayıp, tuttular da kolundan,
Dediler olmalısın, emperyalizmin kulu.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Bir çocuk ağlıyordu, soru soramıyordu.
Bir anne ağlıyordu, gözü dolamıyordu.
Bir baba ağlıyordu, yara saramıyordu.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Annenin çile kokan, nasırlaşmış elleri.
Bebeğine bakarken, yüzündeki gülleri.
Aniden solduranlar, şu zalimin dölleri.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilemeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Bir kişiye yetmiyor, trilyonlar, katrilyonlar.
Bir çocuğa yetiyor, çöplükteki oyunlar.
Gözü doymayanlara, kan taşıyor piyonlar.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Medeniyetler kurmuş, şu canım Anadolu.
Problemi olmamıştı hem sağı hem solu,
Dosdoğru yürüyordu, her gün açılan yolu.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Vatanseverlik ruhu, yaradılıştan vardı.
Ama yine de toprak, her gün daha da dardı,
Bir de sosyal adalet: Dünya görüşü vardı.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Kula kulluk yapmayı reddeden bir zihniyet.
Anadolu bağrından: Ne evrensel bir niyet.
Tabii ki bağımsızlık istiyor büyük “diyet”
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Koca imparatorluk, devrildi çınar gibi.
Ardından doğdu nehir, tertemiz pınar gibi.
Ama yapılmalıydı, eğitim “tımar” gibi.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Çözeceksen çöz artık, şu Cumhur’un derdini,
Sen beceremiyorsan, bul bu işin merdini.
Yönetici dediğin, bilir güreş fendini
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Çıkar Anadolu’dan vizyonu olan bir er,
Akar Anadolu’dan misyonu olan bir er,
Bakar Anadolu’dan her yönü olar bir er.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Anla artık dünyada CIA var, ABD var,
Anla artık dört yanda MOSAD var, KGB var.
Anla artık Cihan’da, halklar var ve haklar var.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Zamanı geldi artık, sen ben yokuz, birlik var.
Yaradılıştan zaten, sen ben tekiz, birlik var.
Her işte birlik varsa, sen ben ikiz, birlik var.
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Emret ya Rab bekletme, bu işin hikmeti ne?
Boşa mı bekliyoruz? Bu düşün hikmeti ne?
Hep geri mi gidelim? Düşüşün hikmeti ne?
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm
Bekliyoruz gelecek, yükselecek bu bayrak…
Bekliyoruz gülecek, yükselecek bu toprak…
Bekliyoruz sürecek, yükselecek bu sancak…
Yine haykıracağım!
Vazgeçilmeyen sorum?
Çözüm ne? Ya adalet
Ya ehliyet
Ya ölüm