Kuantum fiziğinin hayatımıza girmesi çok şeyi değiştirdi; çok daha fazla şeylere, hatta hayalimize sığmayacak derecede bir boyut getirdi. Kâinatın holistik yapılanma düşüncesi; Anaxagoras, Leibniz, Hasselberg, Schrodinger, Pribram… çizgisinden yeni bir felsefi açı kazandırmış, bu çerçevede de yakın bir zaman önce Holistik Akademi’de “Yapay Zekâ ve İnsanlığın Geleceği. Beyin Tanrısal Bir Parçacık!” başlıklı bir interaktif konferans (https://www.youtube.com/watch?v=It81Xdcgh2o) vermiştim. Çok ses getirmişti. Bu esnada Can Hikmet Değirmenci ile birlikte hazırlamakta olduğumuz, “Beynin Sıra Dışılığı” merkezli yeni kitabımız için isim arayışında idik. Bu yeni kitabımız için, “BEYİN TANRISAL BİR PARÇACIK” adının çok münasip olacağına karar verdik.
Bu çerçevede tekrar gözden geçirilerek, her zaman kaprisime (!) katlanan Girdap Kitap Genel Yayın Yönetmeni Muhterem kardeşim Muttalip Asılı Bey’in teşvik ve desteği, sevgili editörümüz Gamze Dokumacı’nın titiz redaktörlüğü, bu kitabı kısa bir sürede okuyucuları ile buluşturmuştur.
Diğer taraftan, yıllar önce Hayy Kitap’tan yayımlanan ve kısa sürede tükenen, “RABBİM BENİ DOKTORLARDAN KORU!” isimli kitabım da yine yeniden gözden geçirilmiş ve Girdap Kitap yayını olarak neşr edilerek, kitap satılan her yerde raflardaki yerini almıştır.
İronik isme sahip olan bu kitap ilk yayımlandığı zaman, kitabı okumayıp sadece kapağındaki isme bakanlar tarafından çok eleştiri almış, “Mal bulmuş mağribi” gibi “Veryansın!” etmişlerdi! Okuyan bir toplum olamadığımız sebebi ile bazı kinayeli suçlamalara da muhatap olmuştum. Hâlbuki bu hususta birçok televizyona konuk olmuş, hekimlerin haklarını savunmuş, maruz kaldıkları haksızlıkları dile getirmiş ve çözüm yollarını göstermiştim. Hâlen de her fırsatta, her ortamda meslektaşlarımızın sesi olmaya devam etmekteyim. Zaten kitapta yer alan bütün makaleler de on yılı aşkın bir süredir Medimagazin’de “Nöroflozofi Köşem”de yayınlana gelmekte ve ana konularının ekseriyetle hekim meslektaşlarımızın problemleri, çektiği sıkıntıları ve çözüm önerilerini ihtiva ediyordu.
Tıp fakültesine ilk adımımı attığım günden itibaren geçen yarım asra yakın bir zaman dilimi, çekilen zorluklar sebebi ile evveliyatına rahmet okutur bir süreç olarak, her an zihnimde yaşanmakta olsa da yaşanan her sıkıntıya, dökülen bunca tere rağmen tek bir hastamın şifa bulmasının verdiği haz ve huzuru hiçbir yerde bulamadım.
Hekimlik ve hocalık hayatım; hep daha iyiye ulaşmak, daha iyi bir tedavi ve ameliyat yöntemi bulmak, insanlığa, kâinata ve hayata katkı sağlayan bir şeyler bırakmak, daha iyi hekimler ve hocalar yetiştirmek ve tecrübelerimi yazdığım kitaplarla paylaşmak, kuşaklara aktarmak için zevk ve heyecanla gayret ettim ve ediyorum. Bu sevda hep benim başımı döndürmüştür ve bu sevda ile terim kurumadan, görevini hakkıyla yapmış olmanın mutluluğu ve mutmainliği ile ayakta vereceğim son nefesimin peşindeyim!
Nöroşirurji mesleğimin dışında yazdığım yirminci kitabım olan, “Beyin Tanrısal bir Parçacık” ve yeni baskısı ile “Rabbim Beni Doktorlardan Koru!” isimli kitaplarımızın okuyucularımızla buluşması için, diğer yayımlanan birçok eserlerimizde olduğu gibi hiçbir fedakârlıktan çekinmeyen Genel Yayın Yönetmenim Muttalip Asılı Bey’e, editörüm Gamze Dokumacı Hanımefendiye, Girdap Kitap çalışanlarına ve başta Dr. İbrahim Ersoy olmak üzere bütün Medimagazin Ailesine şükranlarımı sunuyorum.
Konu ile müterafık yazdığım birkaç aforizma ve rubai ile makalemizi sonlandıralım!
1. Beyin; hiçbir fani bilim ve teknolojinin üretemeyeceği bir kompitür!
2. Yarım asra yakın meslek hayatımda, hastalıklara da şükür etmemenin nankörlük olduğunu öğrendim!
3. Glial tümörlerle yeterince baş edemememizin esas sebebi, hep hedeflerinde glioblastom ve daha sonra da gliosarkom olabilme hayali ile kolektif gayret göstermeleridir!
4. Bilim yolunda bilinmeyen, meşalemizdir!
5. Newton, dünyanın “elma”ya uyguladığı kütle çekiminden ziyade, çok daha önemli olan, meyvenin meydana gelmesindeki bilmeceyi çözmeye kafa yormuş olsaydı, bugün “Holistik kâinatta” “Kuantum seyahatleri” yapıyor olacaktık!
6. Felsefe olmadan bilim, bilim olmadan teknoloji olmaz!
7. Yorgunluğum hayalinle dinlenir!
8. Öğrenmek çok güzel. Muhteşem! Öğretmek ise bambaşka. En büyük haz!
9. Her hekim ve her cerrah, her hastası için gerekli tetkik, teşhis, tıbbi veya cerrahi tedavi kararı verirken, hastasının yerine mutlaka kendisini koymalıdır!
10. Kafamız o kadar çok karışmalı ki beynimiz yeni bilgi üretmekten dinlenmeye fırsat bulamasın!
GEÇER
— — • / • — — • / • — — • / • —
(Mef’ûlü, Mefâîlü, Mefâîlü, Feûl)
Dert etme! Bu Âlem de, bu hüsrân da geçer.
Gül devri de, ağyâr da, bu devrân da geçer.
Hicrânla hayâtın sonu yoktur, süremez,
Bâkî kalamaz, cân ile cânân da geçer.
İsmâil Hakkı AYDIN