Haberi Medimagazin’de okuduğumda kahroldum.
“Elazığ’daki Fırat Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Muhammed Said Berilgen, makamında silahlı saldırıya uğradı. Medikal malzemeler satan Sercan Gök, Başhekim Prof. Dr. Muhammed Said Berilgen’in makam odasına girerek tabancayla ateş etti, ardından aynı silahla intihara teşebbüs etti. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Elazığ Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Muhammed Said Berilgen hayatını kaybetti.”
Gelen yorumlara bakıyorum:
Gazi Tıp’tan arkadaşımız Prof. Dr. Mustafa İlhan, şöyle yazmış:
“Bir Hekim, Bir İnsan katledildi!.. Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Muhammed Said Berilgen, Kıymetli Hemşehrim, bugün görevinin başında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti…
Bir ocak söndü, ikisi hekim adayı dört kızı babasız, kıymetli eşi eşsiz, asistanları, öğrencileri, hastalar öksüz kaldı…
Şiddet hiçbir şekilde hiçbir alanda kabul edilemez, çok üzgünüz.
Allah Rahmet Eylesin, Mekanı Cennet Olsun.”
Dr. Metin yazıyor:
“Acillerde şiddet ve terör gittikçe tırmanıyor. Sağlık Bakanlığı, personelini hiç korumuyor. Acil hekimi ve çalışanı perişan haldedir. Görevimizi yapamaz hale geldik. Çalışan hekimler acillerden kaçıyor.”
Dr. Murat Çelikten:
“Vakti gelmedi mi daha hastane girişlerine X-ray cihazları koymanın? Hastaneye silah veya kesici-delici hiçbir aletle girilmemesi yasağı ne zaman düşünülüyor?
Kaç şehit vermeliyiz bu yasak için?
Hangi torpilli meslektaşımızın başına bir şey gelmesi beklenecek (Allah korusun)? Memlekette silahla ne belediyeye ne mahkemelere ne cezaevlerine ne de AVM’lere giremezsiniz. Ama hastaneler yol geçen hanı; oraya girmek serbest.
Şifa için gidilen yere silahla girilmez!”
Elazığ Valiliği, saldırıyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “24.05.2017, saat 11.45 sularında Fırat Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Muhammed Said Berilgen, hastanedeki makam odasında silahlı saldırıya uğramıştır. Ağır yaralanan Başhekim Prof. Dr. Berilgen, hastanemizde tedavi altına alınmıştır. Kimliği tespit edilen saldırgan şahıs olay akabinde intihar girişiminde bulunmuş ve tedavi altına alınmıştır. Olayla ilgili geniş çaplı adli ve idari soruşturma başlatılmıştır. Hastamıza Allah’tan şifa diliyor, dualarınızı bekliyoruz.” denildi.
Valiliği kutluyorum. Aman da ne güzel yazmışlar. Ne de olsa resmi bildiri. Öncesinde ve sonrasında neler yaptınız? Ne gibi önlemleri gündeme getirdiniz? Çıt yok.
Valiliğe, adliyeye silahla girilir mi, girilmez tabii. Peki ya hastanelerimize? Örneği meydanda!
Hepimizin başı sağ olsun arkadaşlar. Onun bunun eline silah tutuşturanlar, devamlı doktorlar aleyhine demeç verenler (Sağlıkta Dönüşüm öyle demiyor muydu?) gazetelerinde yazanlar, televizyon kanallarında doktor karşıtı ve şiddeti öven programlar yapanlar, toplumu devamlı geren siyasiler, Yüce Milletimizi getirdiğiniz nokta işte budur. Eserinizle övünebilirsiniz.
O demir parmaklıklı taştan duvarlar, elektronik sistemler, korumalar bile gün olur sizleri koruyamayabilir. Bir gün sizler de sade vatandaş gibi güverteye çıkarsınız. Unutmayın, bu tombala bir gün size de çıkabilir. Hiç istemem, ama işte o gün geldiğinde kendinize bakacak, doğru dürüst tedavi edecek doktor ve sağlıkçıyı zor bulursunuz.