Yer: Kütüphane.
Zaman: Sabahın buz kestiren ayazıyla yeni açılmakta olan karanlığı.
Nabız: Dakikada 120.
Yaş: Hangisi? Takvim yaşıysa, sorma lütfen. Ruh yaşımı sorarsan, her daim uyumlu çocuk.
Heves: Asla kursakta değil. Oldum olası belirli bir anatomik lokasyon dışında, ama her hücrede…
Görev: Tıp öğrencilerinin önce kalbine sonra beynine ulaşarak ders anlatmak; ama ekran üzerinden…
Kapı kapalıysa beklerim. Sonra açılır. İçeri girerim. İçerisi karanlıksa, ki o saatlerde olabilir, tavan lambalarını sabahın ilk ışıklarıyla birlikte açarım. Alfabemizin yirminci harfiyle başlayan akademik etiketimin eğitim gücünü bu ışıklardan gelen yansımalarla birleştirip bilgisayar ekranındaki ışıkla buluştururum. Yuvarlaklar içindeki isim ve soyad ifadeli harflerden gelen daha parlak ve göz alıcı (teknolojinin daha çözemediği / çözemeyeceği / bilemeyeceği) ışık kaynağına, ki bu kaynağı sadece ben biliyormuşum gibi olurum, ilk merhabamı derim. O yirminci harfin oluşturageldiği bilgi “öğretmek” için hep var olsa da sonsuz ve sınırsız “öğrenmek”, sabırsızlığımla vital bulgularımın normal aralıklarını bir kez daha kontrol ederim.
Ben bu ışığa yakışmalıyım. Yakıştıkça hangimiz daha çok parlayabiliyor yarışları düzenleyebilmeliyim. Bu ışığı korumalıyım. Korumalıyım ki yıpranmasın. Tamiri zor yıpranmalardan olmasın. Hatta hiç tamir ihtiyacı olmasın. Bu ışıklarla kodlanan ışığımla kaynak olayım. Kaynağın tükenme korkusunu hareket enerjim benzeri dinamo ruhumla gidereyim. Ben bu ışığa layık olmalıyım. Oldukça ana yönlerden hangisi olursa olsun, yine de batı-doğu arasındaki düz çizgi kuzey-güney doğrultusundaki çizgiyi dik kessin. Ezberini bozmasın, bu ışık hep ana yön olsun. Ben bu ışığa yeterli olmalıyım. Yeterli olmalıyım ki ışık gerçek olsun. Hammadde kılığından çıkıp, elektron taşıma zincirindeki koenzim edasından daha güçlü olsun. Ben esas olmalıyım. Esaslık içinde temel olmalıyım. Işığın ana öğeliğine biat etmiş, öz içinden gelen tüm ışıklara çiçek dürbünüyle-kaleydoskop ile bakmalıyım. Gözüm çiçek, gönlüm çiçek, ışık çiçek…
Ders başlar. Zaman akar.
Ders biter. Zaman biter.
Ama o ışık hiç bitmez.
1 yorum
Uzaktan eğitim koşullarında yaşatmaya çalıştığımız eğitimci ruhu daha güzel anlatılamazdı. Saygılarla teşekkür etmek isterim tekrar tekrar okuduğum yazınız için.