Bir kağıt, bir kalem; ya da
Bir ekran, bir klavye…
Yazmak için gerekli malzemeler olsa da “İnsanın doğasını oluşturan, özelliğini kuran ve insanı insan yapan niteliklerin tümü” demek olan insanlığa “Yazı veya sözle anlatılması amaçlanan duygu, düşünce” anlamında olan mesajları yazabilecek, yazmak isteyecek kişi (ler) olay yeri inceleme ruhunu taşıyanlar olmalıdırlar. Öyle bir olay yeri ki olay bir, yer bir, yaşayan bir, inceleyen bir yürekti. O ana kadar “bir” olmayı ve olabilmeyi sağlayacak tek kenetlenme noktamız hatta acil toplanma yerimiz pandemi oluvermişti. Ne zaman, kime ve nasıl dokunacağını bilmeden, sadece tarihsel satırlarda ismi geçmiş olan pandemi tüm ezberlerimizi bozarak gelivermişti.
Bir kıta hatta tüm dünya yüzeyi gibi çok geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren salgın hastalıkların genel adı olan pandemi bizlere her gönül sofrasında hep aynı menüyü sundu, tercihlerimizi sormaya bile gerek duymadı. Nasıl bir dokunuştu bu, çizgi film karakterleri gibiydik, bir el çizmiş, hızlıca geçilen parçalardan hareketleri anında ama değişken bir repertuar oluvermiştik. Rol bir, menajer bir, kamera bir, sahne bir, sufle veren bir, aynı ya da farklı çekim tekrarları bir’di… Role biçilen ücret kimi zaman kesilen bilet oluveriyordu.
Öyle bir andaydık ki “Yan yana ayrı yazılır, biz sımsıkı olalım” dedik. Artık bastığımız toprak dünya toprağıyla ortaktı. Evlerimiz, okullarımız, caddelerimiz, iş yerlerimiz, ekonomik problemlerimiz ve elbette gelecek korkularımız da “bir”di. BİR olmak için böyle mi olmalıydı? Gözle görülmeyen bir canlı mı bize “bir” olmayı öğretiyordu? Çok mu “ayrı” kalmıştık? Hiç “sımsıkı” olamamış mıydık? Bilmem kaç inç, çözünürlüğü yüksek ekranlardan; özelliklerini her defasında artırdığımız telefonlardan, bilgisayarlardan takipteydik. Bu durumda da “bir”dik. Kimse kimseye yeni bir haber verme telaşında değildi artık, herkes hem haber almada hem de haber vermede “bir”di.
PANDEMİ… seni değiştirmek istiyorum bilesin!..
BİR olma ruhumuz hazır ezberlenmişken,
Sana PAN-DEM-İ demek istiyorum.
PAN mutluluk; DEM lenmiş huzur; ve –İ halinin olmazsa olmazı sevgİ.
BİR ben vardır bende; PAN-DEM-İ’den içeru…