Sayın Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu’nun katkı, değerlendirme ve katılım isteğiyle eğitim ve öğretim konusunda kamuyouna “Milli Eğitim Bakanı’ndan Çağrı” başlığıyla yayımlanan üç sayfalık metnin içeriğine her hafta ayrı bir makale ile katkı yapmayı düşünüyorum. Yapacağım katkı verilen her mesaja eleştirel katkı olacaktır. Umulur ki, yeni üniversitenin yapılanmasında yararlı olabiliriz.
Öncelikle ‘çağrı’nın vermek istediği mesaj alıntılanacak, sonrada ‘eleştirel yanıt’ verilecektir.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI’NDAN ÇAĞRI
“Eğitim ve öğretimde uygulanacak metod, bilgiyi insan için fazla bir süs, hükmetme vasıtası veya medeni bir zevkten çok maddi hayatta başarılı olmayı sağlayan pratik ve kullanılması mümkün bir vasıta haline getirmektir.”
Mustafa Kemal Atatürk
“Atatürk’ün önderliğinde kurduğumuz Cumhuriyetimizin temel ve öncelikle hedefi çağdaş uygarlık düzeyini yakalamak, hatta onu aşmaktır. Dün olduğu gibi bugün de uygarlık ailesinin güçlü ve saygılı bir üyesi haline gelmiş ve dünyayla rekabet edebilen bir Türkiye hepimizin ortak arzusudur.”
Erkan Mumcu
ÇAĞRIYA KATKI
Bu cümleler ile ifade ettiğiniz iyi dileklerinize katılıyor ilave edeceğimiz görüşlerimize de sizin katılmanızı umuyoruz.
Atatürk’ün önderliği konusunda yerleşik bir anlayış olduğundan bu görüşün içini doldurmaya ilişkin fikir geliştirmek bizim içinde gereksizdir.
Ancak, Cumhuriyetimizin temel ve öncelikli hedefini saptamaya yönelik bilinen ve çok kullanılan “…çağdaş uygarlık düzeyini yakalamak, hatta onu aşmak” görüşünün içini doldururken, sürecin aşamalarını bilimsel niteliği olan bir ‘metodoloji’ ile doldurma konusunda ısrarlı ve tutarlı olmalıyız. Çağdaş olmak, bir bilim ortamından bakıldığında başka bir anlam, ideolojik bir ortamdan bakıldığında başka bir anlam taşır. Bilimsel düşünce, bilim üretmek, doğuyla batıyla, ideolojilerle ve bulunduğumuz zaman dilimiyle örtüşen bir durum değildir. Bu şekilde bakıldığında bilimsel düşünce, bilim üretmek çağdaş olmayı gerektirmez, ama her çağdaş bilim insanı bilimsel düşünceye sahip olmak ve bilim üretmek durumundadır. Başka bir deyişle insan çağdaş olduğu için üretemez, ürettiği için çağdaştır.
Çok dillendirilen ‘uygarlık düzeyi’ ülkemizde sosyolojik temeli olan bir kavram olarak halen kültürümüze oturmadığı da bir gerçektir. Bunun en çarpıcı kanıtı Hundıkton’un ‘Medeniyetler çalışması’ söylemiyle hangi medeniyetin altını çizmeye çalışma çabasının netleşmesidir.
Medeniyeti, millileştirenler, arzu ettiklerinde çatıştırmaktadırlar.
Medeniyetin felsefesi evrensel, üretimi kültürel ve bölgeseldir. Medeniyet bu yüzden hiç kimsenin ve ülkenin malı değil, tüm insanlığın ortak değeridir. Yani medeniyet evrensel bir kavramdır. Medeniyet kavramının içi bilim ve sanat, düşünce, ahlak gibi evrensel değerlerle doldurulur ve insan emeğiyle her zaman diliminde yeniden üretilir.
Bu anlamda medeniyet ilk insanın yeryüzünü şekillendirmeye ve imar etmeye başladığı zaman diliminden günümüze kadar bir ‘değerler akışı’ olarak gelmiş, bundan sonra da evrensel değerlere göre emek harcayıp üreten insanlar varoldukça devam edecektir.
Bulunduğumuz zaman diliminde millet olarak bilimsel düşüncenin üretime dönüştürülmesi, sanatın evrensel olarak algılanıp sanat felsefesiyle yaşam biçimine dönüştürülmesi, evrensel ahlak ilkeleri temelinde, insanımızın yeniden yapılandıracağı alt yapı ile şekillenecek kurumların dizayn edilmesi, yaparak öğrenme yöntemiyle yeşerebilecek somut düşüncenin gelişmesiyle milletimize ivme kazandırılması, çağdaş medeniyetin üstüne çıkmamıza ve öncülük etmemize hiç kuşkusuz bayraktarlık yapacaktır.
Artık medeniyet yaşamımızda bir slogan değil bir yaşam biçimi olarak şekillenecektir.
“… Dünya ile rekabet etmek” yarışma anlamında kullanılıyorsa yarışmada hedeflenen kazanmak olmalıdır. Kazanmak üretim olan yerde anlamlıdır. Günümüzde gelişmiş ülkelere gerçek ivmeyi kazandıran bilim üretip ihraç etmeleridir. Gerçek yarışma, bilim üretmeden geçmektedir. Bilim üretmenin alt yapısı; bağımsız düşünce ve evrensel düşünce ile donatılmış insanların çağdaş üniversiteyi yeniden yapılandırılmaları ile gerçekleşebilir.
Devam edecek…
28
önceki yazı