BESLENME, BÜYÜME VE ÜREME TARİH BOYUNCA HEP SORUN OLMUŞTUR.
BESLENME! SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENME.
DESENE VUCUT YAPITAŞLARININ KORUNMASI.
VÜCUT BÜTÜNLÜĞÜNÜN AHENKLİ ÇALIŞMASI.
DOĞRU YA SAĞLIKLI PETROLE İHTİYACİMİZ VARDIR.
OYSA KENDİ VÜCUDUNA SAVAŞ AÇMIŞ BİR MİLLET, SAĞLIKLI DÜŞÜNEMEZ.
DESENE SAĞLAM KAFA, SAĞLAM VÜCUT İSTER.
VÜCUT BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAK, SAĞLIKLI BESLENMEDEN GEÇER.
SAĞLIKLI BESLENME, SAĞLIKLI BİLGİDEN GEÇER.
NEREDESİN! DİYETİSYEN ORDUSU, DERHAL İŞBAŞINA!
SAĞLIK ALANINDA, MEYDAN SAVAŞINA.
YOKSA HASTAHANELERİN VE HAPİSHANELERİN ÇOKLUĞUYLA ÖVÜNÜRSÜN .
BU YANLIŞ TEŞHİS VE YANLIŞ TANIDIR BUNU BİLESİN.
DÜNYA BİR ISIRGAN OTU DEĞİLDİR.
İnsanoğlu, klasik dönemlerde kutsal metinlerden hareketle hastalığı, tanrının hışmına uğramak, onun bir cezası olarak görürdü. Bugün ise hastalığın nedenlerini araştırıyoruz. Hastalık, tanrının bir cezası olmaktan ziyade, kişilerin beslenme, alışkanlıklar ve yetişilen iklim ortamı önem kazanmıştır. Hastalığın temel nedeni ise vücut sıvılarındaki dengesiz bakım ve beslenmeden kaynaklanmaktadır.
Vücutta bulunan kan, idrar, safra ve balgam gibi vücut sıvılarındaki dengenin bozulmasından kaynaklanmaktadır. Bunun için bilginler, hastalığın nedenlerini araştırırken çoğunlukla bu sıvılardan, hastalığın teşhisine ve tedavisine yönelirler. Vücuttaki sıvıların işlevinin bozulması, vücuttaki dokuların işlevinin bozulmasını gerektirir. Bunların patolojik nedenleri bulunmaktadır ki bugün yanlış beslenme en önemli sorun haline gelmiştir. Bu yanlış beslenme nedeniyle insanlar, genç ölmediyseler, sefaletle hastane kapılarında yaşamak zorundadırlar.
İnsanoğlu bugün genç kalmayı ve ölüme çare bulmayı araştırırken, ölen hücreleri yenileyebilme başarısını da elde etmişlerdir. Bu durum kutsal metinlerin yeniden yorumlanmasını zorunlu kılmıştır. Bugün pek çok bilimsel devrime şahit oluyoruz. Beslenme, büyüme ve üreme tarih boyunca sorun olmuştur. En büyük problem, sağlıklı beslenme problemidir. Beslenme konusunda oldukça lakaydız.
Neden ve ne kadar günlük gıda tüketimi, ne kadar kalori almak gerektiği en önemli sorunumuzdur. Desene şeref ekmek bulamazken, şerefsiz fazlasını mideye ve altına seriyor. Aç gözlü. Sonradan da israftan bahsediyor. Bu konuda uzman diyetisyenlerin önerileri dikkate alınmalıdır. Oysa beslenme konusunda günlük kalori miktarını aşarak obeziteye imkan tanındığı, eskiden insanlar açlıktan ölürlerken; şimdide tokluktan ölmeye başladıklarını görüyoruz.
Çağın hastalığı obezite olduğu, çağın mesleğinin ise diyetisyen olduğu göz ardı edilmemelidir. İnsanınıza daha iyi sağlık hizmeti verebilmek için besleme sorununun acilen halledilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Modern ve çağdaş olmak bu sorunları görmekten geçmektedir. Her gün aynı somun ve gıdayı bilinçsizce tüketen, bilimsel kalori miktarlarını aşarak beslenen halkın, büyük hastanelere ihtiyaç duyacağı da kesindir.
Daha maliyetsiz sağlık hizmetleri sunmanın yolları araştırılmalıdır. Önleyici ön tedbirler devlet tarafından almanın zamanı geldi de geçmektedir. Diyetisyen alanında bilimsel verilere acilen geçilmesi zorunludur. Bu önlem insanlığın daha uzun ve sağlık yaşamasının ön koşuludur. İnsana verilen değerin ta kendisidir. Sağlık alanında verilen savaşı kaybetmiş gibiyiz.
Bilimsel ve sağlıklı bir yaşamın asli unsurları terk edilerek sağlık bir yaşam projesi mümkün değildir. Beslenme konusu, insanımızın sağlıklı hayat sürmesi açısından s.o.s. veriyor. Duyan, gören ve bilen kişilerin projesine, devletin ve uzmanların denetimine ve eğitimine acilen ihtiyaç duyulmuştur. Yoksa hastaneler büyük ve ikinci adresimiz olması problemi çözmeyecektir. Yoksa hastane yapmak hapishane yapmakla eşdeğer olacaktır. Elbette en modern hastaneler yapmak güzeldir. Buradaki maksadımız hastaneye düşmemek için ön tedbir ve öngörüdür. Kaliteli ve sağlıklı yaşamın temeline kendi ellerimizle bombalar atmış oluyoruz.
Sağlık alanındaki savaş, konvansiyonel savaştan daha değersiz değildir. Bombardımana uğramış vücut bütünlüğü fonksiyonlarını sağlıklı sürdüremez. Dinle benden ŞEREF EKMEK BULAMAZKEN, şerefsiz BUDU götürür şarkısını.
İÇİM YANIYOR, MİDEM YANIYOR. SAĞLIKLI PETROL KULLANIN, YOKSA TAMİRHANEDEN PARDON HASTANEDEN ÇIKAMAZSSINIZ. Hastanelere ve hapishanelere mahkum edilmiş bir toplum asla felah bulamaz bunu bilesiniz.
Saygılarımla.