Bir milletin eğitim ve bilim politikası diğer tüm sektörlerin politikasına esas teşkil etmesi kaçınılmazdır.
Eğitim kavramını gerçekçi biçimde algılayıp içini dolduracaksak, somut (nesnel) düşünüp alt yapı hazırlığına ona göre girişmeliyiz. Temel insan hakkı olan eğitim, esas yönünden evrensel ilkelere dayanan bir vizyon içermeli, usul yönünden “Bilimsel yöntemlerle” sürekli yenilenerek üretim yapılabilmelidir. Doğumdan ölüme kadar devam edecek olan eğitimin sürekli kendini yenileyebilen ve bütünlük içerisinde sürdürülebilen bir metodolojiye sahip olması, uygulamadan önce benimsenmesi gereken bir zorunluluktur.
Okul öncesi, ilköğretim, lise, ön lisans, lisans, yüksek lisans, doktora gibi kategorizasyonlar, eğitimin vizyonunu evrensellikten, misyonunu bilimsellikten kopararak uygulanırsa, eğitim statikleşir ve kendini yenileyemeyecek bir çıkmaza girebilir.
Bu yüzden okul öncesi eğitim, anne ve babanın (ailenin) eğitimine, ilköğretimdeki eğitim, okul öncesi eğitimine, lisedeki eğitim ilköğretim eğitimine, üniversitedeki eğitim üniversite öncesi gelişme sürecinin vizyon ve misyonuna bağlı olacaktır.
Yöntembilim, eğitim uygulamasında son derece önemlidir. Doğum öncesinden (aileden) başlayan eğitim sürecinin her aşamasında uygulanacak metodoloji (yöntembilim), yaşı, ortamı, kültürü, ekonomiyi, inancı ve çağı dikkate alarak hayata geçirebilir.
Bu adı geçen değerler dikkate alınmadan anne baba eğitimi yapılırsa ne anne karnındaki ceninin eğitimi sağlanır, ne de yenidoğan bebeğin yeni ortama adaptasyonu doğal koşullara göre gerçekleşir.
Bu adı geçen değerlerin dikkate alınması anne babanın bakış açısını doğal olmaya taşıyacak ve bebeğin ana rahmindeki doğallığını doğum sonrası ortamı yapaylaştırmadan ortam hazırlanmasına destek olacaktır.
İki-üç yaş aşamasına gelmiş çocuğun somut (nesne) düşünmeye başladığı bilinirse izlenecek yöntem, sadece önündeki engellerin kaldırılması olacaktır.
Çocukluk yaşı döneminde, çocuğun, yaşamın çok boyutlu tüm kavramlarını algılayıp biriktirmesi sağlanacak, çok yönlü bakış açısı ve tek yüzlü ahlak yapısı kazanan bireyin, buluğ çağına girmesini sağlayan yöntembilim uygulanacaktır. Bunu izleyen süreç yetenek keşfi süreci olacaktır. Eğitim yöntemi buluğ çağında bireyde gelişmeyi ve değişmeyi sağlayan biyolojik değişikliklerle paralel hızlanacak, biyolojik, sosyolojik ve psikolojik eğitim ortamları buluğ çağındaki insanı gençlik çağına hazırlayacaktır.
Bu süreçte bağımsız, bilimsel ve evrensel düşünmeyi dünya görüşünün temel dinamiği haline getirecek bir yöntembilim uygulaması yaşamsal değer taşıyacaktır.
Yetenekleri keşfedilmiş bireyin yeteneklerinin kurumsallaşmasını sağlayan yöntembilimle üretim ortamları hazırlanacaktır. Bu yeni süreç biyolojik değişikliklerin başladığı 35-40 yaşlarına kadar maksimum verimi sağlayan mesleki kurumsallaşma ortamıyla bütünleşecektir.
Kırklı yaşlardan sonra tüm birikimler, bilimsel yönetim (ilmi siyaset) olarak topluma geri dönecektir.
Bu global yaklaşım, bir paket program olarak yöneticiler tarafından ele alınır, bir eğitim politikası olarak algılanır ve uygulanırsa “Doğal eğitim metodolojisi” olarak isimlendirilebilir.
Ancak, böyle bir yaklaşım felsefesiyle “çağdaş uzmanlık” kavramını tartışmaya açıp kurumsallaştırabiliriz.
Doğaldır ki bu kurumsallaştırma üniversite ortamında olacaktır. YÖK yasasıyla (2547) bu kurumsallaşmanın gerçekleşemediği günümüzdeki tartışmalardan anlaşılmaktadır. Bunun nedeni doğal bir metodolojinin uygulanmamış olmasıdır. Devletçi, statik, yönlendirmenin bilimsel olmaması, kurumsallaşmanın politik yargıların etkisinde olması, ideolojik endişelerin yanlış kararlara sebep olması, doğallığı bozan kesintili-kesintisiz uygulamalar yapılması, yeteneğe göre değil sıralamaya göre ortam hazırlanması gibi yanlışların devamına imkan tanınması, eğitim felsefesinin yozlaştığını ve bilimsel felsefenin dışlandığını gösteren çarpıcı durumlardır.
Çağdaş uzmanlığın kökeninde sadece üniversite yok. Toplumun her kesimi ve özel sektör de var. Dayandığı temel felsefe, yetenek, bağımsız ve özgür ortam, sorumluluk ve sürekliliktir. Bu anlayış nerede varsa uzmanlık orada üretilecektir.
Bilim ve teknoloji üretmek, bağımsızlık, bilimsellik, evrensellik, sorumluluk, süreklilik ilkelerine göre yetişen ve bilim felsefesine göre tutum, davranış, beceri gösteren uzmanlaşmış insanların işidir. Bu nitelikteki insanlar teorik ve pratik bilgiye sahip, düşünen, araştıran, uygulayan, yanılan ama, yanıltmayan, sonra da bilimsel süreçleri keşfeden insanlardır. Bu nitelikteki insanlar her zaman ve mekanda vardır. Üniversitede de vardır, özel sektörde de vardır. Sorun üniversitenin de, özel sektörün de tutum, davranış ve kavrayışındadır. Günümüzde bilim üretmeyi ve uzmanlığı engelleyen en büyük sorun araştırma ve geliştirmeyi üniversiteden beklememiz; özel sektörün yatırım yaparak bilim üretilebileceğini var saymamamızdır. Sorunun gerçek nedeninin anlaşılabilmesi için üniversitede ve özel sektörde yetkili konumda olan insanların “Doğal metodoloji sürecine göre” yetişme imkanı kazanamamış olmalarından kaynaklanıyor. Üniversitede olan bazı yetkililer “imkanlarımız yetersiz” derken, özel sektörün bazı yetkili ve imkanlıları “kar amacı gütmeden teknolojik araştırma yapılamayacağı, yapılsa bile anlamı olmayacağı” düşüncesine sahip olduklarından, ülkemizde uzmanlaşma ve bilim üretmenin önüne engel oluşturmaktadırlar. Hem üniversitede hem de özel sektörde bilime bakış adına, “düşünce devrimi” gerçekleştirerek motivasyonun sağlanabileceğini düşünmeliyiz. Başka bir anlatımla her iki tarafta geleneksel anlayışlarını değiştirmedikçe “motive” olmalarını düşünmek bile zaman kaybıdır.
Eğitim metodolojisinde, yeniden yapılanmada genel başlıklar, tüm disiplinlerin çerçevesini gösterecek biçimde dizayn edilmelidir.
1- Sosyal Bilimler,
2- Fiziki Bilimler,
3- Biyolojik Bilimler.
Bu kategorizasyon yaratılış sisteminin tüm boyutlarını kapsayacak biçimde ve boyutta olmalıdır.
Dördüncü boyut “Zamanla değişen bilimler” olarak ilave edilebilir.
İlk üç boyut ve sektörde uzmanlaşma, genel kavramları algılama ve yaratılış sisteminin (evrenin) yasalarını keşfetme becerisini kazandırmaya yönelik olabilir.
“Zamanla değişen bilimler” boyutunda ve sektöründe uzmanlaşma, tüm disiplinlerin ayrıntısına yönelik uzmanlaşmayı sağlayacak şekilde hedeflenir. Tüm disiplinlerde “yaparak öğrenmek, yaptırarak öğretmek” ilkesi eğitim sürecinin her aşamasında temel motivasyon aracı olarak kullanılır.
Üniversite altyapısı eğitim metodolojisine uygun olacak biçimde isimlendirilerek “doğal eğitim sürecine uygun düşecek biçimde:
Sosyal Bilimler Üniversitesi, Fizik Bilimleri Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Üniversitesi, Zamanla Değişen Bilimler Üniversitesi adları ile kategorize edilmelidir.
Sosyal Bilimler Üniversitesi insanın insanla ilişkilerini Fizik Bilimler Üniversitesi insanın evrenle ilişkilerini, Biyolojik Bilimler Üniversitesi, insanın canlılarla ilişkilerini, Zamanla Değişen Bilimler Üniversitesi de gelişen ve değişen insanın yeni keşiflerle ilişkilerini içeren yasaları keşfetmek sürecinin altyapısını içerecektir.
Üniversiteler yeni keşiflerin ortamı olmalıdır. Evrensel yasaları keşfetmeden yeni buluşlar mümkün değildir.
Üniversitelerin fakültelerinin oluşturulması ihtiyaca göre olmalı, genel standart ortadan kaldırılmalıdır. Örneğin, sosyal bilimlerle ilgili fakülteler sosyal yasaları keşfetmeyi hedefleyen disiplinlerden oluşmalı, fakülteler farklılıkların bütünlüğünü yansıtacak ayrıntılarla uğraşmalıdır.
Her üniversitenin farklı konularda gelişmesini doğal sürecine bırakmalı, üniversitelerin bağımsızlığı sağlanmalıdır.
Her üniversite (sosyal, fizik ve biyolojik bölümlerle ilgili) yetenek testiyle öğrenci alırken, üç dalda seçim sağlamalıdır:
1- Öğretim Dalı,
2- Araştırma Dalı,
3- Meslek Dalı.
Bu dallarda yönlendirilmiş öğrenciler sahalarında yeteneklerini kullanarak gelişeceklerdir.
Üniversitelerin tüm alt birimleri ayrıntıyı yakalama adına, bilim dallarına göre kurumsallaştırılarak, yan dal anlayışıyla uzmanlığa ortam hazırlanmalıdır. Anaokulundan üniversiteye kadar, düşünmeye başlayıp doktorada bunu somutlaştırarak yeni bir buluş yapmayı sağlayacak metodoloji doğal olan yöntemdir.
Doğal eğitim yöntemi: Bu çağda ihtiyaç olan yöntemdir.