Estetisyenlik kursları vasıtasıyla yetkilendirme yolu açılırsa, ortada ne sağlık hizmeti verecek uzman, ne de ihtisas yapacak uzmanlık öğrencisi kalır…
Sağlık Bakanlığı bir yönetmelik yayınlayarak estetik işlemleri yapabilecek branşların serbestisini artırdı. Bu cümlemi okuyun bir daha okuyun lütfen. Şöyle açayım;
Yönetmelik estetik yapan branş ve hekim sayısını artırmadı
Yönetmelik yayınlandığı hali ile estetik işlem yapabilen branş ve hekim sayısını artırmadı. Alanları ile sınırlı kalmak kaydıyla zaten estetik işlem yapabilen branşların, aynı işlemleri tıp merkezleri ve muayenehaneler gibi tam teşekküllü olmayan sağlık kurumlarında da yapabilmelerinin önünü açtı. Bu nedenle bazı derneklerin iddia ettiği gibi yetkisiz hekimlerin elinde estetik işlemler yapılmasına yol açacağı ve dolayısı ile eksik anatomik ve uygulama tecrübesi nedeniyle komplikasyonlara davetiye çıkarıldığı iddiası mesnetsiz kalıyor. Tekrar edelim estetik işlemleri yine aynı branşlar ve hekimler yapmaya devam edecekler, sadece hizmet verebilecekleri kurumlar eşitlenmiş oldu.
Kurslar yolu ile yetkilendirme ve alan genişletme doğru olmaz
Şimdilik durum bu kadar net. Şimdilik diyorum zira yönetmelikte estetik sertifikasına sahip olanların da estetik işlemler yapabileceğini belirtiyor. Türkiye’de 400 civarında, Sağlık Bakanlığı sertifikalı “Medikal Estetik Hekimi” ünvanlı hekim var. Bu hekimlerin sertifika aldığı süreç, açılan bir karşı dava sonucu durdurulmuş, ancak durduruluncaya kadar geçen sürede verilen sertifikalar kazanılmış hakka dönüşmüştü.
Şimdi bu sertifikasyon sürecinin devam edeceği ve hekimlik diploması olan her hekime kurslar vasıtası ile bu yetkinin verileceği iddia ediliyor. Hatta bakanlık koridorlarında bu konuda yapılan hazırlığın kulisinin dışarı sızdığı yönünde duyumlarımız var. Öyle ki bazı dernekler şimdiden bu kurs süreçlerine talip olmuş durumdalar.
Ee tabii kurs demek kurs kayıt ücreti, yani kurs geliri demek. Estetisyen demek malzeme tüketen kişi demek, yani tüketimden pay demek. Bu beklentilere itirazımız olamaz, sağlık hizmetleri bir sektör olalı beri, sektörden gelir sağlamak doğal bir süreç. Benim dikkat çekmek istediğim konu meselenin bu tarafı değil. Estetisyenlik kursu yolu açılırsa sağlık hizmetleri bakımından bizi sıkıntılı günler bekliyor demektir, şöyle ki;
Kriterimiz ve rehberimiz TUKMOS olmalı
Biz KBB hekimlerinin sorunu çözüldü, bunda sonra sınırlama olsun gibi kısır bir anlayışa sahip değilim. Her branş alanı ile sınırlı kalmak kaydı ile estetik işlemler yapabilsin. Alanının sınırlarını belirleyen TUKMOS’da, yani asistanlık eğitimi müfredatında, bu yetkinlikler yoksa Bakanlığın gözetiminde branşların alan sınırları çerçevesinde yetkinlikleri genişletilsin. Demem o ki, eğitimini almış hekimlerin estetik işlemler yapmasında bir sakınca olmasın. Ama estetik kursları vasıtası ile her branş vücudun her bölgesine müdahil olursa, bu durumun sonu karmaşaya gider. Uzman hekimler uzmanlık alanlarındaki asli sağlık hizmetleri yerine estetik hizmetlere yönelebilirler.
Şurada bir kere daha tekrarlayalım ki, her uzmanlık alanı, zaten ameliyatını yaptığı, yarasını kapattığı, komplikasyonunu tedavi ettiği, kısacası anatomisini bildiği sahasında estetik işlemler de yapabilsin.
Diyeceksiniz ki pratisyen hekimlerin bir branşı yok onlar ne yapsın?
İhtisas yapacak uzmanlık öğrencisi bulamayız?
Ben de sözü biraz da oraya getirmeye çalışıyorum. Pratisyen hekimlere kurslar vasıtası ile estetisyen olmasının yolunu açarsanız uzmanlık eğitimi alacak hekim bulamazsınız. Hali hazırda Çocuk Hastalıkları, Göğüs Cerrahisi, Çocuk Cerrahisi gibi branşlarda yaşadığımız uzmanlık öğrencisi ve uzman sorununa yenileri eklenir. Kim, günaşırı nöbet tutarak beş yılını harcayıp, sonra da Bakanlık hastanelerinde veya özel hastanelerde maaş ile yetinmek ister ki?
En iyisini, Sağlık hizmetleri bakımından tüm verilere ulaşabilen bir kurum olarak Sağlık Bakanlığı bilir ama biz de şuraya notumuzu düşmüş olalım…
Prof Dr Bülent Topuz
Türk KBB BBC Derneği Başkanı