…. beklemek istemem, ne olacak bilinmez ki yarın (Kamuran Akkor). Şarkı böyle devam edip gider. Bakınız, eğitimci Doğan Cüceloğlu ne diyor: “Hayır demek cesaret ister. Başkaları kırılır mı, beni sevmezler mi, hakkımda olumsuz düşünürler mi gibi sorular içinde yaşamını düzenleyen biri, ‘hayır’ diyemez.”
Yaşantımızda çok sık evet diyoruz. Siz yine de çok sık “evet” demeyin arkadaşlar. “Başarılı insanlar ile, çok başarılı insanlar arasındaki fark, çok başarılı insanların, neredeyse her şeye ‘hayır’ demesidir.” (İş insanı, Warren Buffet).
Bu akla şu soruyu getiriyor: Neye ‘evet’, neye ‘hayır’ demeli? Bir şeyin zamanınıza değip değmeyeceğine karar veremiyorsanız: Basit bir test uygulayın, (A/B testi) . Çoğumuz, söylememiz gerekenden daha sık evet diyoruz. Zira evet demek, hayır demekten çok daha kolaydır. Kimse, kötü adam olmak istemez.
İnsanlar çoğu zaman, bir istek karşısında ikilemde kalıyorlar. Yanlış olana, bile bile hiç tartışmadan evet mi demeli, yoksa yanlış olduğunu söyleyip, cesaretle hayır mı demeli. Her isteğe evet demek, çok kolaydır. Evet kolay da, hayır için bir gerekçe bulmak gerekir. Zor olan da budur. Eskiler, ‘salla başını al maaşını’ diye boşuna söylememişler. Bir kere evet denildi mi, artık işiniz bitmiştir. Arkasından gelecek olan yanlışlara da, otomatikman evet demeniz gerekir. Yaptığınız iyilik, artık sizin göreviniz olur. Kanun, yönetmelik ve tüzüklere, uygun olmayan işleri yapmaya bir başladınız mı, işin sonu nerelere varır, kimseler bilemez. Evet demenizi isteyen ve evet demenizden menfaat sağlayanlar, zengin ve arkaları olan güçlüler olabilir. Günün birinde konuyla ilgili bir soruşturma açılsa bile, olan imzayı atana, yani evet diyene olur. Menfaat sağlayanlara, çoğu zaman hiç bir şey olmaz. En azından, bizim gibi ülkelerde çoğunlukla böyle oluyor diyelim.
Bir işin parasal tarafı çoksa, o yanlıştan menfaat sağlayan da çok olur. Bakkaldan ekmek ya da çikolata çalanın amacı onu yemektir, yaptığı sadece kendisi içindir. Tersine, bir zengin haksız ve yasal olmayan işler yaparak çok para kazansa, bunu başkalarıyla da paylaşır, yardımı olanlara hediyeler alır, rüşvet verir, tatile götürür. Yoksa, gayri kanuni ve gayri ahlaki olan işlerini, devamlı sürdürmesi mümkün değildir. Bunu çok iyi bildiğinden, parsayı vurması için, yasal zemin hazırlayan bürokratlar dahil, önündeki engelleri aşmasında yardımı olan her kim varsa, müdür, parti, iktidar, emniyet, jandarma, gümrükçü, hepsine de işin başından itibaren kazandığından pay vermeye çoktan razıdır. İşin raconu, gerekenlerin anında yapılmasıdır. Görünmez ve yazılı olmayan kurala göre, ‘parsayı tek başına yemeye çalışanlar, eninde sonunda kusturulurlar.’
Demokrasisi iyi gelişmemiş ülkelerde, haksız kazanç sağlayanlara yönelik, yasal yaptırımlara pek rastlanılmıyor. Arada bir, yoldan çıkarak yanlışları ortaya çıkaran alt düzeydekilerden birine, ibreti alem olsun diye uygun cezalar verilir. Eşi ve ailesiyle tehdit edilerek, daha çok konuşması önlenir, Sonuçta olanlar, belediye görevlileri, mühendis, teknik adam gibi belgelerde imzası olanlara, tren, kepçe, greyder, cihaz ve makinaları bizzat kullanan işçi, usta ve makinistlere olur. Kanunsuzluk ve yolsuzluklar yapılırken, görev başında olan üst düzey görevliler, asıl vurgunu yapanlar ve malı götürenlerin bundan hiç etkilenmemesi, oyunun ana kuralıdır.
Sağlık alanında, hasta yakınına bakmak, ev taşımak, hatta tatile gitmek için bile, istirahat raporu isteyenleri çok görmüşsünüzdür. İyilik için, birine hatır raporu verdiğinizde, adınız duyulu ve artık devamlı rapor istekleriyle karşılaşırsınız.
Hayır demek, aslında bizi kötü bir insan yapmaz. Karşı taraf, cevap için biraz bekleyebilir. Eğer cevap vermeden önce, biraz süreye ihtiyacımız olursa bunu çekinmeden talep edebiliriz. Buna sadece kendi iyiliğimiz için değil, diğer kişinin taleplerini derinlemesine anlayabilmemiz için de bir fırsat gözüyle bakabiliriz.
‘Hayır’ın taşıdığı anlamı, başka cümlelerde ayni açıklıkla ifade edebiliriz. Örneğin ‘Güzel bir öneri; ama ben şu an, onu şu şekilde yapmayı tercih ederim.’ ya da ‘seni anlıyorum. Aslında normalde ben de … yapardım; ama şimdi …ile ilgilenmek benim için daha önemli.’ gibi diğer kişiyi kırmadan da reddetmenin yollarını bulabiliriz.
Hayır dememize neler engel oluyor?
· İlişkilerimizin zedeleneceğine ya da biteceğine inanır ve bu yüzden gereksiz endişe duyarız.
· Yardımlaşma ve paylaşım değeri yüksek biriysek, evet demek değerlerimizle örtüşüyordur.
· Evet dersek, iyilik meleği olacağımızı zannederiz.
Hayır diyebilmek bize neleri sağlar?
- Yaşamın kontrolünü ele almamızı
- Zamanı etkin kullanmamızı ve yönetmemizi
- Özgüven ve özsaygımızın gelişmesini
- Başkalarının, bizim önceliklerimize de saygı duymasını
- Açık ve şeffaf bir iletişim tarzımız olmasını
- Başkalarının gelişimine, katkıda bulunabilmeyi
- Kendimizi daha rahat ve mutlu hissetmemizi
- Yasa, tüzük ve yönetmeliklere uymamızı
Hayır deme adımları: Size gelen talebi öğrendiğinizi, net bir şekilde ifade edin. ‘Benden iki saat içerisinde bu yazıyı hazırlamamı istediniz. Ancak …’
Hayır deme sebebinizi, duygu ve ihtiyaçlarınızla beraber açıklayın.
Talebi şimdi gerçekleştirmenizin sizin üzerinizde yaratacağı etkiyi ve gerekçenizi açıklayın. Örneğin, ‘Şu anda …. işe konsantre olmaya ihtiyacım var. Bu yazıyı yetiştirmeyi öne almak beni strese sokacak ve yaptığım işi aksatacak. Bu durumda beklediğiniz yazıyı istediğiniz şekilde hazırlayamamak ve hata yapmaktan endişe ediyorum.’ Gerektiğinde, başka bir öneri ya da seçenek sunun.
Kişiliğimize aykırı bir durum oluşturacaksa, ‘kesinlikle hayır demek’, gereklidir. Örneğin, etik kural ve kanunlara aykırı davranmayacağınız için, kesinlikle hayır diyebilir ve bunu doğru bulmadığınızı da, açıkça belirtmelisiniz. İnsanlar genellikle, hayır yanıtı duymaktan hoşlanmazlar. Bu kişi özellikle de üstünüz ise. Acil yazılı yanıtı isteyen üstünüze: ‘önce bu konuda araştırma yapmam lazım. Ona göre, cevabımı daha titiz ve dikkatle hazırlamak için en az bir kaç güne ihtiyacım var. Anlayışınız ve desteğiniz için teşekkür ederim’ diyebilirsiniz.
Kişisel gelişim bazen, böyle küçücük adımlarla başlıyor. Hayır deme becerisini gerçekten kazanmak istiyorsanız, buna kendinizi en yakın hissettiğiniz kişilere hayır demekle başlamanız ve bu uğurda, yol almanız gerekiyor. Bu tıpkı bisiklet ya da araba kullanmayı öğrenmeye benzer. Direksiyona geçerek yola çıkın. Empati dediğimiz bu yolda, eşiniz ya da yakın bir arkadaşınız yanınızda bulunsun. Onlar size, en doğru yolu, kırmızı ışığın ya da hız limitinin nerede olduğunu söyleyeceklerdir. (TB) Hayır demek kesinlikle kolay bir şey değildir. Ancak bir kez ustalaştığınız zaman, hayatın sizin için daha az stresli olduğunu göreceksiniz.
Kaynaklar:
- Karagülmez Abamor N, Hayatkolay.com, 24.3. 2015
- Aysever E Birgun.net 12.2.2017
- halkbank.com.tr/tr/blog/yasam/hayir-demek-evet-demek-kadar-onemlidir.html
- Kaya C.net, yazılarım, Hayır demek için neler yapmalıyız
- hurriyet.com.tr/aile, hayir demeyi bundan sonra ogreneceksiniz, 8.7.2020
- Pabuççuer, CB, hurriyet.com.tr, mutsuz olmamak için hayir demek lazim, 16.12.2020
- Haddou M, Hayır demeyi bilmek, İletişim Yayınları, 2021
- Klein, N, Hayır Demek Yetmez, Agora Kitaplığı, 2017
- Tulgan B, Ne zaman hayır demeniz gerektiğini öğrenin, Harvard business review, 9,2020
- Wilding M, Bir kez evet dedikten sonra nasıl hayır dersiniz, Harvard business review, 21.9.2021
- Tecer B, basak tecer.com/hayır diyemiyenlerdenmisiniz
6 yorum
Hocam, kaleminize sağlık. Çok güzel ifade etmişsiniz.
Bazen hayır demek gerektiğini çok geç anlamış olduğumu düşünüyorum. Özellikle en yakınlarıma karşı; çok güzel bir yazı kaleminize, yüreğinize, emeğinize sağlık ; değerli meslektaşım.
Çok güzel bir değerlendirme olmuş. Kaleminize sağlık. Ben hep Evet diyenlerdenim.
Teşekkür ediyorüm sayın Dr Güner, oldukça kapsamlı bir tartışma konusu. Ne yazık ki tartışabilecek düzeyde bilgi sahibi değilim. Ancak yine de şunu söyleyebilirim: Aristo ile Makyavel karışımı bu tezleriniz beni hiç “sarmadı” doğrusu. Hangi durumlarda “evet”, hangi durumlarda “hayır” denebileceği öznenin toplumsal, kültürel, ruhsal vb kişilik özellikleri ile somut durumun sentezidir -bileşkesi?- bence. Bu sentez yetişkinlerde dışardan önermelerle yönlendirilemez, yönlendirilmemrli bence
Saygılarımla 🌻
Değerli hocam
Bir hekim olarak, hayatı ,insanları ve kişiliklerini çok iyi analiz etmişsiniz ve de yorumlamışsınız.
Bence sizi hayatta ve mesleğinizde başarılı olmanızı sağlayan özellik bunlar. Hasta Psikolojisinde çok başarılı olduğunuza defalarca şahidim. Bu makaleniz de sizi düşüncelerinizin çok doğru ve yerinde olduğunu gösteriyor.
Tüm yazılarınızı takdir ediyor beğeniyorum.
Saygılar sevgiler
Hayır demek hep zordur çünkü neden hayırın cevabı olması gerekir.Orhan Boran evet-hayır yarışmasında hayır diyenden doğru cevabı isterdi.Her tavsiye kendi müeyyidesini beraberinde taşır.Evet demek belirttiğiniz gibi kolaycılıktır.