En son bundan bir ay kadar önce Medimagazin’de (01 Mart 2010) yazdığım yazının başlığı "Sağlık Bakanlığı ve/veya SGK Duyar mı?" şeklinde idi. Zira benim köşe yazımı okuyanlar hatırlayacaktır, yine Medimagazin’de (13 Nisan 2009) bir yıl önce yazdığım "Genetik, Kamu Hastaneleri ve Hizmet Alımı" yazımda da şimdi ve son kez sözünü edeceğim genetik testlerde ve bunlara ilişkin hizmet alımı uygulamasındaki eksikliklere ve dejenerasyona dikkat çekmeye çalışmıştım.
Bu konuya ilişkin en son çıkan yazıma ise iki ana grup içerisinde toplanabilecek tepkiler aldım: Birinci grubu oluşturan ve çoğunluğu kendi meslektaşlarımızdan oluşanlara göre Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) çok büyük hatalar işlemektedir ve "Sistemi yozlaştırmaktadır." İkinci grubu oluşturan ve daha çok genetikçi olmayanlara göre ise "Sistemi işlemez hale getirip yozlaştıranlar ise genetikçilerdir."
Böyle bir gruplaşmanın sonucunda, benim de yazdığım yazılarda ne demek istediğimi daha açık olarak ortaya koyma zorunluluğum doğmuştur. Öncelikle belirtmek isterim ki, eğer bir yozlaşmadan söz edilecekse, önce aynaya bakmamız gerekecektir. Zira resmi kurumlardan (özellikle üniversitelerden) ve özel laboratuvarlardan SGK’ya gönderilen akıl almaz faturaların sorumlusu herhalde Sağlık Bakanlığı ya da SGK değildir.
İkinci olarak belirtmek istediğim husus, önceki yazılarımda ve bu yazımda da yukarıda sözünü ettiğim Sağlık Bakanlığı ve SGK ile ilgili herhangi bir suçlama ifadesi kullanılmamıştır. Bu iki kurumu bazı uygulama değişikliklerine zorlayan ve çözüm yolları arayışına iten bizim taraftakilerdir. Yani, iğneyi öncelikle kendimize batırmamızın doğru olacağına inanıyorum.
Üçüncü olarak söylemek istediğim husus ise bundan bir yıl önce, yani 13 Nisan 2009 tarihli Medimagazin’deki yazımda önerdiğim "SGK tarafından tüm Türkiye’yi kapsayacak şekilde hizmet alım anlaşması BUT ya da SUT üzerinden Dernek ya da Birlik ile yapılır. İlaç alımında ve diş hekimlerinde olduğu gibi bir sabit fiyat belirlenir, her hasta istediği laboratuvara tahlilini yaptırır ve o fiyat üzerinden fatura SGK’ya gönderilir. Parayı devlet ödediğine göre ister kamu hastaneleri isterse SGK kanalıyla ödeme yapılsın, sonuç aynı kapıya çıkacaktır. Böylece hem bürokrasi daha azalacak hem de daha iyiler hasta tarafından öne çıkartılacaktır. Bu ayrıca, genetik hastalığı ile ilgili danışmanlık isteyen kişilerin zaten sayısı az olan genetik merkezlerine ulaşmasını kolaylaştıracak, aracıları ortadan kaldıracak ve genetiğin laboratuvar hizmetleri dışında en önemli işlevi olan genetik danışmanlığın uygulanmasının önünü açacaktır. Genetik danışma doğru testlerin doğru hastaya yapılması ve dolayısıyla çalışmanın ekonomik ve sağlıklı yürümesi için vazgeçilmez unsurdur." şeklindeki çözüm yolunu burada bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Aslında SGK bu yöntemi diş hekimleri ve eczaneler için halen uygulamaktadır. Yapılacak iş, bu uygulama alanlarını biraz daha genişletmektir. Umarım, bir yıl önce tarafların dikkatine sunulan bu öneri SGK ve Tıbbi Genetik Derneği tarafından değerlendirilir ve bu kanayan yara tedavi edilmiş olur.
Yeni bir konuda buluşuncaya kadar esen kalın, sağlıklı kalın.