“Koroner yoğun bakım ünitesinde çalışan, deneyimli, bilgili, işini ve insanı seven ekip, klinikteki hasta-mortalite oranlarını oldukça düşürmüştü. Hizmet kalite belgesi almak için evraklarını hazırlıyorlardı. Fakat son birkaç sabahtır yapılan visitlerde solunum destek cihazına bağlı hastalardan birisinin -bir gün önce belirtilen iyi prognostik bulgulara rağmen- ex olduğu raporu veriliyordu. Hastaların dosyaları, bulguları, hasta üniteleri ve cihazlar kontrol edildi fakat ölümlerin nedeni bulunamadı. Son olarak, kamera kayıtlarına bakıldı ve görüntüler ekibin bütün üyelerini şok etti. Kamera kayıtlarında, işe yeni başlayan temizlik firmasının elemanı ıslık çalarak içeri giriyor, herhangi bir yatağın yanındaki fişi çekip süpürgesinin fişini takıyor, işi bitince de fişi tekrar yerine yerleştirip görevini layıkıyla yapmanın verdiği bir huzurla “haydi sizlere acil şifalar” deyip odadan çıkıyor.”
Bu güçlü sağlık ekibinin -zincirinin- en zayıf halkası sizce kim, neden?
Ülkemiz nüfusunun yaklaşık %1’i sağlık çalışanıdır. Sağlık disiplininin farklı alanlarında ve farklı düzeylerde, 84 milyon nüfusun sağlığı için fedakarca sorumluluklar alan bu kişiler, sağlık zincirin birer halkasıdır. Covid-19 pandemi savaşında özveriyle mücadele veren sağlık ordusunun –bazı ülkelere kıyasla- güçlü olduğunu vurguluyoruz. Oysa sağlık ordusunun gücü, en zayıf halkasına bağlıdır.
Hem Sağlık Bakanlığı hem de Türk Tabipler Birliği raporlarında belirtilen eylül ayı verilerine göre, Türkiye Covid-19 olgu sayısının %10’unu sağlık çalışanları oluşturmaktadır. Bu oran, pandemi başlangıcındaki oranın iki mislidir. Riskli yerlerde çalışan sağlık çalışanlarına düzenli test yapılamamaktadır, sağlık çalışanlarının malzeme ve teçhizata erişim konusunda zorluklar yaşanmaktadır.
Covid-19 tanısı konan sağlık çalışanlarının çoğunluk sıralaması; hemşire, hekim, hasta bakıcı, tekniker olarak belirtilmiştir. Bu verilere göre, sağlık zincirinin en zayıf halkasını riskli yerlerde çalışan, koruyucu ekipmanı yeterince karşılanamayan (özellikle hemşire, tekniker ve idari görevli) sağlık çalışanıdır. Düzenli ya da hiç test yapılmayan, hastalığı semptomsuz yaşayan, Covid-19 bulaştığından habersiz ekibine, hastasına, ailesine ve iletişimde olduğu herkese bulaştıran bu sağlık çalışanı, böylece güçlü sağlık ekibinin en zayıf halkasını oluşturmaktadır.
Yapılan gözlem ve çalışmalar, acil servis kalabalığının bulaş riskini arttırdığını göstermektedir. Acillerde ve Covid-19 yoğun bakım ünitelerinde, güvenli çalışma ortamlarının yeterince sağlanamaması ve uzun çalışma saatleri enfeksiyon riskini arttırmaktadır. Dolayısıyla Türkiye sağlık zincirinin en zayıf halkası, buralarda çalışan sağlıkçılardır. Çünkü yeterince koruyucu ekipmana ulaşamayan, bulaş korkusu ve hastasını yaşama bağlama stresi ile uzun saatler çalışan, uykusuz kalan, yorulan ve tükenen sağlık çalışanının bağışıklık sistemi zayıflar. Tanı, tedavi ve bakımda yanlış kararlar alabilir ya da yanlış uygulamalar yapabilir ya da test sonucu pozitif olabilir.
Çocuk sahibi sağlık çalışanları, sosyal izolasyonu çocuklarına anlatmakta zorlanmaktadır. Dolayısıyla çocuklu sağlık çalışanı, zincirin en zayıf halkasını oluşturmaktadır. Çünkü arkadaşlarına kıyasla çocukları ile kucaklaşamayan, akşam sofrasında birlikte olamayan, günlerce göremeyen ve nedenini de bir türlü çocuklarına anlatamayan bu sağlık çalışanında depresyon, bulaş riski ve kötü uygulama söz konusu olabilmektedir.
Din, dil, ırk, zengin fakir ayrımı gözetmeksizin -testi pozitif çıkan / çıkmayan, izolasyonda / karantinada olan / olmayan- sağlık çalışanları ayrımcılık ve damgalanma sıkıntısı yaşamaktadırlar. Tanıdıkların, bulaş korkusuyla – yolda, parkta, lokantada ,mahallede, oturduğu sitede- sağlık çalışanını görünce yolunu değiştirdiği örnekleri, sağlık çalışanının kiralık ev bulamaması gibi basına yansıyan haberler, son zamanlarda fazlaca yaşanmaktadır. Bu önyargılı tutuma maruz kalan ve motivasyonu bozulan sağlık çalışanı zincirin zayıf halkasını oluşturmaktadır.
Pandemi sürecinde Covid-19 servislerinde, acillerde ve ASM’lerde çalışan hemşire, sağlık teknisyenine yapılan cüzi ödemeler ve temizlik görevlilerine hiçbir ödemenin yapılmaması gibi ek ödemeye bağlı yaşanan eşitsizlik ve ayrımcılık, çalışanlarda huzursuzluğu arttırmıştır. Bu durumla ilgili olarak, sağlık ordusunun -zincirinin- en zayıf halkasını; çevre hijyenini sağlayarak, atıkları güvenli bir şekilde imha ederek hem hastayı, hem ekibi, hem kendini, ailesini, konu komşuyu koruduğunu düşündüğümüz ama sistemin düşünmediği temizlik işçisidir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, “İşverenler çalışanların güvenliğini sağlamalı ve gerekli önlemleri almalıdır” der. Sağlık Bakanlığı, pandemi sürecinde güçlü sağlık savaşçılarının gücünü sürdürmesi için bütün halkalarına aynı özeni göstermesi gerekmektedir.
Sonuç olarak, insanlık Covid-19 karşısında çaresizliğine çare bulmayı sabırla sürdürürken, aynı zamanda da bu zincirin tüm halkaları güçlü ve sağlam bir şekilde kenetlenmelidir.
KAYNAKÇA
www.saglik.gov.tr
https://www.ttb.org.tr/Covid- 19 Pandemisi ;Altıncı Ay Değerlendirme Raporu, (Covıd-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi Bilimsel Danışma Kurulu Çalışması), ISBN978-605-9665-58-2,17 Eylül 2020