2 Şubat 2019 tarihli haber, Medimagazin’den öğreniyoruz: Antalya’nın Manavgat ilçesinde, boğazına kaçan balık kılçığı sebebiyle yutkunmakta ve nefes almakta zorluk çeken kadın için, acil servis ekipleri tarafından çağırılan icapçı doktorun hastaneye gelmediği iddia edildi. Olay geçtiğimiz hafta yaşandı. İddiaya göre; yemek yediği sırada rahatsızlanan hasta, Manavgat Devlet Hastanesi acil servisine getirildi. Hastanın yapılan ilk muayenesinin ardından acil servisteki görevli sağlık personeli, icapçı kulak burun boğaz (KBB) uzmanını hastaneye çağırdı. Ancak, iddiaya göre KBB uzmanı K.S. hastaneye gelmedi. Yine iddiaya göre, icapçı KBB uzmanı, hastanın ertesi sabah polikliniğe gelmesini söyledi. Doktor gelmediği için hastaneden ayrılan kadın hasta, yolda yeniden yutma ve nefes alma güçlüğü başlayınca tekrar acil servise getirildi. KBB uzmanı icapçı doktor tekrar arandı, ancak yine sonuç alınamadı. Bunun üzerine acil serviste görevli acil doktoru ve sağlık personeli tarafından hastaya müdahale edildi. Kılçık boğazdan çıkarıldı. Şikâyeti değerlendiren Antalya İl Sağlık Müdürlüğünün talimatıyla Manavgat Devlet Hastanesi Başhekimliği tarafından olayla ilgili idari soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Şimdi de gelen yorumlara bakalım:
Dr. Abdullah: 02.02.2019. Hekimler yetersiz yetişiyor. Abuk-sabuk her ile açılan tıp fakülteleri yüzünden enjeksiyon yapmamış, ameliyat dikişi almamış, idrar sondası-nazogastrik sonda takmamış hekimler dönemi başladı. Nazogastrik sonda takması için acile, gecenin üçünde genel cerrah çağırılıyor. Eskiden travma vakasına parasentez yapıp uzmanı arayan acil hekimleri vardı.
Uzm. Dr. Cenk: 01.02.2019. Acil hekimi, yapabileceği basit olaylar için uzmanları çağırdığı sürece uzmanlarda defans her zaman olacaktır. Kılçıktan ölüm görmedim ve duymadım. Sonuçta bir ışık kaynağı ve bir penset ile yapılacak olan basit bir müdahale için uzmanı getireceksin. Senin nöbetin bitecek ve dinlenmeye gideceksin. Uzman ise poliklinik, ameliyat, durmadan yorulacak. Akşam ve hafta sonu dinlenemeden hasta bakmaya devam edecek. Acil demek hayati tehlikesi olmak demektir…
Dr. Süleyman Barın: 01.02.2019. Peki siz orada necisiniz!!!??
Opr. Dr. Ömer Hayyam: 01.02.2019. Madem kılçığı çıkarabiliyordun, neden sağı solu rahatsız ettin. Dersin… Abi denedim çıkmadı, bir el at. Ama sen direkt bostan korkuluğu olmayı seçmişsin…
Hüsamettin Subaşı: 01.02.2019. Demek ki biraz gayret edildiğinde boğaza takılan balık kılçığı çıkarılabiliyormuş…
Uzm. Ayt12: 01.02.2019. “Acil doktoru ve sağlık ekibi uzun uğraşlar sonucunda ablamın boğazındaki kılçığı çıkarmayı başardılar.” Konuyu pek anlayamadım. Eğer sağlık görevlileri sorunu başarı ile çözdüler ise neden KBB uzmanı şikâyet ediliyor? Demek gelmesine bile gerek yokmuş. Tıbben yanlış bir şey yok, hasta tedavi edilmiş.
Diş Hekimi Agal: 01.02.2019. Demek ki uzman doktora gerek kalmadan da yapılabiliyormuş…
Uzm. Dr. Murat Han: 01.02.2019. Kılçıktan kimse ölmez.
Uzm. Dr: 01.02.2019. Madem kılçığı çıkarabiliyorlar, neden o zaman uzmanı arıyorlar?
Uzman Hekim: 01.02.2019. Demek ki KBB uzmanlığını gerektirecek bir şey değilmiş. Bence ilkinde müdahale yapmayıp boşuna uzman bekleyen meslektaşımız hakkında da soruşturma açılabilir. Fakültede çalışırken, bir genetik asistanıyla tanışmıştım. “Hocam ben aslında kardiyoloji uzmanıyım. Kırıkkale’de çalışırken her gece olur olmaz nedenlerle, defalarca hastaneye çağırılmaktan neredeyse sağlığım yanında aile bütünlüğüm bile bozulacaktı. İstifa ettim. Şimdi, genetikte asistanım.” demişti. Nöbetçi olan meslektaşlarımızın, acilde yapabilecekleri ve yapmaları gereken pek çok mesleki uygulama bulunduğunun bilincinde olmaları lazım. Bunları yapmaz ya da yapamazsanız orada nöbet tutmanızın da bir manası kalmaz, olsa olsa trafik polisliği yapıyor gibi olursunuz… Şaka değil bu. Gerçekler aynen böyle. Sanki Nasreddin Hoca fıkrası gibi değil mi? Ben sadece size olayları ve meslektaşlarımızın yorumlarını iletiyorum. Okuyup değerlendirmesi sizlere kalmış. Mayıs 2019.