Tarih boyunca insanlığın en büyük korkularından biri olan salgın hastalıklar, kadim bir korku olmanın ötesinde, geleceğe yönelik felaket senaryolarının birçoğuna da konu olmuştur.
Tarihsel süreç içinde görülen salgınlarda, mikroorganizmaların toplumlar içinde kontrol edilemeyen yayılımları insanların kitleler halinde ölümüne yol açmış ve toplumların sosyal, kültürel, ekonomik yapıları üzerinde büyük etkiler oluşturarak, yeniden şekillenmelerinde rol oynamıştır. Geçmişten günümüze veba, çiçek, kolera, tifüs, tifo, sıtma, influenza gibi birçok bulaşıcı hastalık salgınlara neden olarak çok sayıda insanın ölümüne neden olmuştur.
Bugünlerde küresel boyutta mücadele ettiğimiz Covid-19 pandemisine, SARS-CoV-2 adı verilen ve Coronaviridae ailesi içinde yer alan zarflı bir RNA virüsü neden olmaktadır. Henüz insanlara bulaşmamış ancak hayvanlarda bulunan birçok koronavirüs tipi bulunmaktadır. İklim değişiklikleri, insan hareketliliği, insan-çevre uyumsuzluğu gibi etkenler sayesinde, bu virüslerin SARS-CoV-2 gibi konak değiştirerek insanlara bulaşması olasıdır.
Covid-19 pandemisinin toplumlar üzerindeki etkisinin sadece sağlık açısından olmadığını, hepimizin hayatlarında aynı zamanda sosyal, kültürel ve ekonomik açılardan da değişikliklere yol açtığını hepimiz tecrübe etmekteyiz. Gündelik hayatımızda yaşamak zorunda kaldığımız bu değişikliklerin pek çoğunun pandemi sonrasında da devam edeceği ve yaşantılarımızda kalıcı izler bırakacağı şüphesizdir. Zorlayıcı birer deneyim olarak hatırlayacağımız bu pandemi günleri sonrasında, kendimizi ve çevremizi korumak adına uymak zorunda olduğumuz sosyal mesafe kuralından kolaylıkla vazgeçemeyeceğimiz, sosyal ilişkilerimizi yüz yüze yaşamak yerine online kanallar üzerinden yapmayı tercih edeceğimiz oldukça açıktır. Maske takmaya öylesine alıştık ki, bulaşıcı hastalıklar konusunda hep bir endişe taşıyacağımız şüphesizdir. Pandemi nedeniyle günümüzde online olarak gerçekleştirmek durumunda kaldığımız eğitim ve bilimsel toplantılarımızın birçoğu da pandemi sonrası hayatlarımızda tercih edeceklerimiz arasında olacaktır. Ofis ortamında, masa başında yapabileceğimiz birçok işi, artık evimizde bilgisayar başında yapmayı tercih edebiliriz. Kendi irademiz dışında, hepimizin hayatlarında yukarıda bahsettiğime benzer çok sayıda değişiklik meydana geldi.
Tıpkı ilkel(!) atalarımız gibi, günümüzün modern dünyası da mikroorganizmalar nedeniyle bazı alışkanlıklarından vazgeçip yeni alışkanlıklar kazanacak. İnsanlık bir kez daha mikroorganizmaların tayin ettiği yönde yaşamaya alışacak. Bir sonraki kavşakta ise muhtemelen yeni bir pandemi bizi bekliyor olacak.
7 yorum
Değerli hocam ellerinize sağlık
Kaleminize sağlık hocam.
Değerli hocam, ellerinize sağlık.
Bilimsel zekasına güven duyduğum sayın hocam, kaleminize ve ellerinize sağlık.
Bu şekilde daha çok makalelerinizi görmek isteriz.
Ellerinize emeğinize sağlık tebrikler
Hocam degerli bilgilerinizi ve öngörülerinizi paylastiginiz aydinlatici bir yazi olmuş teşekkür ederiz.
Sevgili Müjde hocam, şu an içinde bulunduğumuz durumu mikrobiyolojist gözüyle, pandemiye ait bilimsel ve sosyal gerçekleri çok güzel açıklayan bir yazı. yüreğinize sağlık.
Prof. Dr. Betül Tekiner Gülbaş