Bugün hemşireliğin en önemli sorunu; “Ülkemiz insanına hemşirelik bakımının olması gereken kapsam ve düzeyde verilememiş olmasıdır.”
“Hemşireliğe Neler Oluyor?” yazı dizisinde değinildiği gibi, hemşireler ve toplum tarafından sorun olarak dile getirilenler ve Sağlık Bakanlığı ve YÖK gibi hemşirelikle ilgili yanlış kararlar alan otoriteler bu sorunlara katkıda bulunmaktadır. Ancak bu sorun aslında hemşirelik eğitiminden kaynaklanmaktadır. Okullardan meslek mensubundan beklenilen güçte hemşire yetiştirilememesi hemşirelerin kendisinden kaynaklanan sorunları göremez duruma getirmekte, eğitim sırasında öğretmenlerinden sürekli kendisine dayatıldığı gibi sorunu başkalarında aramakta ve yine başkalarından çözüm getirmesi beklenilmektedir. Bu durum, günümüzde hemşirelik eğitiminde üniversite düzeyinde eğitimin hâlâ sorgulanıyor olmasından ve Sağlık Bakanlığının lise düzeyli hemşire yetiştirmekteki ısrarından da bellidir.
Hemşirelik eğitiminde, diğer sağlık ekibi üyelerine kıyasla insan ve insan davranışları, eğitim ve yönetim konularında pek çok ders verilmektedir. Mezunların davranışlarına geçirmeleri beklenen bu bilgilerle lise çıkışlı hemşirelerin gelişmelerine katkıda bulunmaları ve birlikte çalıştığı hekimlerde dâhil sağlık ekibi üyelerine üniversite eğitiminin gerekliliğini kanıtlayacak davranışlar sergilemeleri beklenir. Ancak verilen derslerin öğrencilerde kalıcı davranış değişikliği oluşturmadığı, mezunların hemşireliğin sorunlarını liseye dayalı hemşirelere ve doktorlara dayamalarından ve asimile olduklarını sürekli tekrarlamalarından anlaşılmaktadır.
Bugün üniversite eğitimi görmüş olan hemşirelerin liseden getirdikleri görüş ve davranışlar doğal olarak onların görünüş ve duruşlarına yansımaktadır. Ancak bunlar üniversite eğitimini destekleyecek boyutlarda değildir. Çünkü çalışma ortamlarında hâlâ profesyonel duruş, görünüş ve davranış sergilemeyen hemşirelere de rastlanmaktadır. En önemlisi de, hemşirelik eğitimini ölçme kriterleri olarak da işlev görebilecek hemşirelik eğitiminde edinilen davranışlar sergilenmemektedir. İşte tüm bunlar, Sağlık Bakanlığı ve YÖK’ün hemşirelikle ilgili yanlış kararların alınmasına neden olarak hemşireliğin sorunlarını çoğaltmaktadır.
Hemşirenin güçlü yetiştirilmesi eğitimin konusudur. Eğitim sırasında öğrencilere sorunları başka yerde aramayı dayatma yerine, gerçek nedenleri görmeleri sağlanabilirse mezunların kendine bakması, kendisinden kaynaklanan sorunları görmesi, kendisini objektif olarak değerlendirmesi, kendisini etkili savunabilmesi gibi davranışlar diğerlerinin yerini alacaktır. Aynı zamanda sorunu sürekli başkalarına yüklemenin hiçbir çözüm getirmediği de artık kabul edilmelidir.
Eğitim sorununa odaklanıldığında ise kilit noktada okullarda çalışan hemşire kökenli eğitimciler bulunmaktadır. Eğitimcilerin sorunları net bir biçimde görebilmesi için onların öncelikle uygulama alanlarını iyi bilmeleri, bu konuda deneyim sahibi olmaları koşullarına bağlıdır. Diğer bir deyişle, hemşire eğitimciler bir süre uygulama alanlarında deneyim kazanmalıdırlar. En önemlisi de, eğitimciler okullarda varlık nedenlerini sürekli sorgulamalıdırlar.
Yazının devamında, sorunların çözümünde hemşireliğin her düzeyinde ve ortamında çalışanlara düşen görevler ele alınacaktır.