Hemşirelik kadının şifa verici rolü ile başlayan bir görev olup, daha sonraları köklerini tekniğe dayandırarak profesyonel statülü meslek olma çabalarına halen devam etmektedir. Ülkemizde 1920 yılında okuryazar olmakla başlayan hemşirelik eğitimi, 1936 yılında orta eğitime temellendirildi. Hemşirelikte 1955 yılında lisans düzeyinde eğitime başlanması ile Avrupa’da bu konuda önder ülkelerden biri idik. Türkiye’de 90 yıldır değişik düzeylerde (lise, ön lisans, lisans, lisansüstü) yapılan hemşirelik eğitiminin 1996 yılında temel olarak lisans düzeyinde eğitim yapılması kararı meslek için önemli dönüm noktalarından biridir. Sağlık İstatistikleri Yıllığı’na (2008) göre hemşirelikte lisans eğitiminin 84 okulda yapıldığı, 2001-2008 yılları arasında okulların 14.458 mezun verdiği, 2008-2009 öğretim yılında ise halen okuyan 29.366 öğrenci olduğu belirtilmektedir.
İçinde bulunduğumuz çağın en önemli özelliklerinden biri "değişimdir". Var olan bilgi ve teknolojiler, meslekler, iş tanımları, gereksinim duyulan beceriler ve insan gücünün nitelikleri sürekli olarak değişmektedir. Hemşireler son üç yılda yasal olarak yıllardır bekledikleri Hemşirelik Kanunu (25.04.2007-6283) ve Hemşirelik Yönetmeliği’ne (8.03.2010-27515) kavuşmanın mutluluğunu yaşamaktadır.
Hemşirelik Kanunu’nda (2007) Türkiye\’de üniversitelerin hemşirelik ile ilgili lisans eğitimi veren fakülte ve yüksekokullarından mezun olan ve diplomaları Sağlık Bakanlığınca tescil edilenler ile öğrenimlerini yurt dışında hemşirelik ile ilgili, devlet tarafından tanınan bir okulda tamamlayarak denklikleri onaylanan ve diplomaları Sağlık Bakanlığınca tescil edilenlere hemşire unvanı verildiği belirtilmektedir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 2008 yılında 26775 sayılı Hemşirelik Eğitim Programlarının Asgari Eğitim Koşullarının Belirlenmesine Dair Yönetmelik’te; hemşirelik eğitimine kabul edilebilmek için asgari lise mezunu olmak gerektiği belirtilmektedir.
Hemşirelik Yönetmeliği’nde (2010) de pek çok konumda lisans eğitimine sahip olma özelliği arandığı belirtilmektedir. Tüm hemşireler lisans eğitiminin hemşirelik mesleğini daha iyi bir konuma getireceği konusunda hemfikirdirler.
Hemşirelik eğitimi ile ilgili günümüzde tartışılan konulardan ikisi sağlık meslek liseleri ve lisans tamamlama programıdır. Ülkemizde hemşireler eğitimin lisans düzeyine temellenmesinden 14 yıl sonra hâlâ neden hemşirelik eğitimi tartışıyorlar?
Sağlık meslek liselerinin yeniden hemşirelik eğitimine başlaması (eğitim süresi 4 yıl, ortaokul sonrası- 5 yıl için 2007-2012) Sağlık İstatistikleri Yıllığı’na (2008) göre sağlık meslek liselerinin hemşirelik bölümlerinden 2004-2008 yılları arasında 6.553 öğrencinin mezun olduğu belirtilmektedir.
Hemşirelik Lisans Tamamlama (HELİTAM) Programı (eğitim süresi 2 yıl, ön lisans sonrası- 2 yıl için 2009-2011). Kamu veya özel sektörde çalışmakta olan hemşirelik ile sağlık memurluğu bölümü/programı ön lisans mezunu sağlık çalışanlarının uzaktan eğitim yoluyla lisans tamamlama eğitimlerini gerçekleştirmek amacıyla Sağlık Bakanlığı ile Atatürk Üniversitesi arasında yapılan protokole bağlı olarak yürütülen lisans tamamlama programıdır. Programa 2009-2010 öğretim yılında 13.000 öğrenci alınmıştır.
Günümüzde değişimin sürekliliği ve hızı, eğitim kurumlarında kazandırılan bilgi ve becerilerin zaman içinde yetersiz kalmasına neden olmakta, yaşam boyu öğrenmeyi gerekli kılmaktadır. Yaşam boyu öğrenme bir taraftan ekonomik rekabeti güçlendirip iş bulmayı kolaylaştırırken, diğer taraftan sosyal dışlanmaya karşı mücadele olanağı sağlamaktadır. Ayrıca, yaşam boyu öğrenme becerilerine sahip olmak fırsat eşitliği ve sosyal bütünleşme için de önemlidir.
Bu açıdan bakıldığında hemşirelik eğitiminde yapılan bu iyileştirme çabalarının (lisans tamamlama) mesleğe hem olumlu hem de olumsuz etkileri olmaktadır.
Olumlu etkilerden biri bilgiye ulaşabilen, ulaştığı bilgiyi kendi yapısına uydurabilen, buna yenilerini katabilen ve bilgilerini topluma yayan mesleklerin daha güçlü olacaklarıdır. Olumsuz etkilerinden biri ise aynı görevi yapan farklı (lise, ön lisans, lisans, lisansüstü) seviyelerde eğitim alan hemşirelerin bir taraftan sağlık meslek liselerinde yeniden eğitime başlaması, diğer taraftan meslektaşlarımızın pek çoğuna lisans eğitimini tamamlamalarına olanak sağlanması ile ilgili konularda büyük oranda düşünce ayrılıklarının olmasıdır. Bu olumsuz düşüncelerin temeli yeterli ve uygun eğitimin verilmesi konusundaki endişelerdir. Güvenli bakımın verilmesinde hemşirelerin eğitimi önemli unsurlardan biridir. Hemşirelik eğitimi ile ilgili yapılacak aktivitelerde daha geniş tabanlı destek gruplarının oluşturulması, bunun için üniversitelerin ve konu ile ilgili sivil toplum kuruluşlarının yer alması mesleğimizin gelişme çabalarına olumlu katkı sağlayacaktır.
Tüm dünyada sağlık bakımının verilmesinde anahtar grup hemşirelerdir. İyi eğitim alan hemşirelerin hastalara kaliteli ve güvenli bakım vermesi tüm sağlık sisteminin sonuçlarını olumlu yönde etkilemektedir. Hemşireler sağlık bakımında en fazla iş gücünü oluşturan grup olarak insanlara doğumdan ölüme kadar yaşamlarının her döneminde sağlık bakımı veren özel mesleklerden biridir. İyi hemşirelik bakımı almak tüm insanların en doğal haklarından biridir.
Sevgi ve saygılarımla