İnteraktom kelimesini araştırdığımızda, karışımıza “moleküler etkileşimlerin tümünün incelenmesidir” şeklinde bir tanım çıkıyor.
Bu ilişki genel anlamda;
Moleküler çalışma yapıyorsanız; genler arasındaki ilişkiler,
Biyokimya alanında çalışıyorsanız moleküler yolaklardaki metabolitler arasındaki ilişkiler,
İnsan ve toplum bilimi üzerine araştırmalarınız varsa sosyal ilişkiler,
Uzay-evren-kâinat ile ilgili alanda çalışmanız varsa gezegenler, yıldızlar ve galaksiler arasındaki ilişkiler,
İlahiyat alanında çalışıyorsanız, Kuran ve hadis ışığında bu dünya ve ahiret arasındaki ilişkiler şeklinde örnek sayısını daha da arttırabileceğimiz farklı bağlantıları kapsayabilir.
Her madde kendi cinsinden birbiri ile iletişime geçer. Bizler; duyu organlarımız aracılığıyla çevreyle (bitkiler ve hayvanlar) veya diğer bireylerle anlaşırken, bu olay hücrelerde moleküller aracılığıyla olur. Tabi ki burada belirtilen iki olay da ayrı değil. İletişim halinde. Soru soran kişinin bir mimiğinin ya da bir bakışının; karşıdaki kişide birçok sistemi etkilemesi ile birlikte kızarma, terleme, heyecanlanma ve sorunun cevabını hatırlamak için tüm nöronların iletişime geçmesi gibi bir örnek verilebilir.
Bu bakış ya da mimik; yukarıda bahsedilen değişimleri DNA temelinde genlerin anlatımlarını arttırarak, azaltarak ya da susturarak gerçekleştirir. Burada oluşan tüm bu tepkiler saniyeler içerisinde meydana gelmektedir. Moleküller arasındaki etkileşimin hızını düşünebiliyor musunuz? Bu örnek üzerinden devam edecek olursak etkiye tepkinin her bireyde aynı olmadığını da görürüz. ‘Poker face’ (herhangi hastalık durumu yoksa) olarak nitelendirilen duygu ve düşüncelerini belli etmeyen kişilerin de genomu aynı. Peki, ne oluyor da en ufak bir tepkide dahi farklılık görülebiliyor?
Genomumuzun sadece %1.5-2’lik kısmının kodlama yaptığı yani protein ve diğer RNA molekülleri gibi anlamlı ürünler oluşturduğunu biliyoruz. Bununla birlikte her insandaki DNA’nın dizi sırası (ATGC şeklinde) diğer bireyle %99.9 oranında benzer. Sadece %0.1’lik fark aynı tür içindeki bireylerde; fenotipin, hastalıklara yatkınlığın, interaktomun kısacası sistemin tamamının polimorfik olmasına neden olmakta. Burada bahsetmek istediğim durum mutasyon değil. Bilindiği gibi popülasyon içinde herhangi bir özellik %1’den daha az oranda farklılığa neden oluyorsa, bu mutasyondur. Tam tersi %1’den fazla ise polimorfizm. Anlatmak istediğim genom dizilemesindeki %0.1’lik farkın, bireyler arasında muazzam bir polimorfizm oluşturması. İnteraktomumuzun milyonlarca olasılıkta gerçekleşebilme potansiyeli….