Erdoğan Pazarbaşı, Kur’an ve Medeniyet, Pınar Yayınları, İstanbul, 1996, 405 sayfa.
Elinizdeki bu çalışmada, medeniyetlerin doğuşu, gelişimi ve çöküşü Kur’anî bir perspektiften ele alınmıştır.
Eserin aslı, 1994 yılında Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tefsir Ana Bilim Dalı’nda yapılan Doktora Tezidir.
Her şeyden önce bu çalışma ile ilgili olarak şunları söyleyebiliriz ki, çalışma; zengin bir akademik literatür kullanılarak hazırlanmış olması, konuların bütüncül ve sistematik bir şekilde incelenmesi, Sayın Yazarının güncel ve akıcı bir dil bir üslup kullanması, kendi alanında daha sonra yapılacak akademik araştırmalara ciddi bir literatür katkısı sunması nedeniyle konuya ilgi duyan araştırmacılar için önemli bir akademik başvuru kaynağıdır.
Sayın Pazarbaşı bu kitabında, geniş kapsamlı bir şekilde konuya dünyanın yaratılışından başlamış, medeniyetlerin menşei ve gelişimi ile konuya devam etmiş, tarihi seyirle devam ederek medeniyetlerin yıkılışı ve helak sebepleri üzerinde durmuştur. O, Kur’ân penceresinden geçmişin araştırılması ve elde edilecek sonuçlardan yararlanılması konusunda oldukça önemli mesajları ortaya koymuştur. Pazarbaşı, verdiği bu bilgilerle toplumun kendisini test etmesini ve içinde bulunduğu durumun tespitini yapmasının gereğini vurgulamıştır. O, bu kitapta Müslümanların içinde bulundukları buhran ve bunalımlardan kurtularak toplumsal uzlaşı ve barışa kavuşmanın ince ve hassas yollarını göstermiştir.
Çalışma; giriş ve üç ana bölümden oluşmaktadır.
Girişte, medeniyet kavramı her yönü ile bir tez niteliğinde hazırlanmıştır. Medeniyet ve medeniyetle ilgili kavramlar, semantik yönden detaylı bir şekilde işlenmiştir. Medeniyet, kültür ve tekniğin birbirleri ile ilişkileri üzerinde durulmuş, bu kavramlar ayrı ayrı incelenmiştir. Ardından Kur’ân’da medeniyet kavramı ele alınmış, bu kavramın temelini oluşturan medine, karye, beled, mesken, dâr, arz ve benzeri ifadeler, ayetlerle ele alınarak ince bir sanat gibi ortaya konmuştur.
Birinci Bölümde, Kur’ân’a göre medeniyetin menşei, Kur’ân’a göre medeni ortamın fizik şartlarının hazırlanması, insanın yeryüzüne halife olarak yaratılması, eşyanın insanın emrine ve hizmetine sunulması, insanın medeni görev ve sorumluluk alanı ile medeniyetlerin oluşturulmasında peygamberlerin rolü, çok yönlü olarak ele alınmıştır.
İkinci Bölümde, Kur’ân’ın tarihi verilerine göre medeniyetlerin seyri, medeniyetlerin ortaya çıkışı ve tarihi gelişimi konusunda ileri sürülen nazariyeler, medeniyetlerin tarihi seyri ve ömür süresi konusundaki görüşler, Kur’ân’ın medeniyetlerin araştırılmasını istemesi, Kur’ân’a göre medeniyetlerin tarihi seyrinde insanın hürriyeti ve sorumluluğu ve Kur’ân’a göre toplumsal değişmenin seyri işlenmiştir. Sayın Pazarbaşı, bu konuları akademik bir düzlemde ve detaylı olarak incelemiş; konuyla ilgili ilk dönem tefsir kaynaklarından da faydalanmıştır.
Üçüncü bölümde ise, Kur’ân’a göre medeniyetlerin yıkılışı konusu ele alınmıştır. Bu başlık altında, Kur’ân’da helak kavramı, Kur’ân’da helak edildiği bildirilen toplumlarda helak sürecinin işleyişi, Kur’ân’a göre medeniyetleri yıkılışa götüren temel etkenler, peygamber gönderilmedikçe, toplumların helak edilmeyeceği ilkesi, medeniyetlerde çöküş süreci ve sürecin durdurulup durdurulamaması, sünnetullah helak ilişkisi ve maddi gücün medeniyetleri yıkılıştan kurtaramaması gibi alt başlıklar yer almaktadır.
Kur’ân ve geniş kapsamlı tefsir kaynaklarının çerçevesi dâhilinde yazılmış olan bu kitap, tefsir alanında yazılmış konulu bir tefsir çalışması olduğu gibi, aynı zamanda medeniyet tarihi alanında da yazılmış bir temel kaynaktır. Araştırmacıların mutlaka bu eserden haberdar olup yararlanmaları gerekmektedir.
Yayın dünyamıza bu çok değerli eseri kazandıran çok muhterem Erdoğan Pazarbaşı Hocamızı tebrik eder; Yüce Rabbimden kendisine böyle kıymetli eserlerin telifi için hayırlı ve uzun ömürler ihsan etmesini niyaz ederim.