Bu yılın ocak ayında NewScientist (27.01.2007, sayfa 17) dergisi, Laboratory Investigation adlı dergide yayınlanan ( Li,YX ve ark, Lab Inverst. , 22 Ocak 2007) bir makalenin duyurusunu yaptı: Alkole karşı kolesterol.
Özellikle gebelikte alınan alkol, anne kanından doğrudan doğruya bebeğin kanına geçer ve yapabileceği her türlü hasarı yapmaya başlar: Düşük, organlarda gelişim kusuru, santral sinir sistemi hasarları gibi baş, sinir sistemi, yüz, kalp, kol ve bacakları tutan pek çok kusur ortaya çıkar. Bu kusurlar topluluğuna da Fetal Alkol Sendromu (FAS) adı verilmektedir.
Anne adaylarının özellikle hamilelik döneminde alkol tüketmemelerinin gereği, ilgili ve sorumlu kurumlarca bıkmadan toplumun hemen her kesimine ayrıntılı olarak açıklanmalıdır. Aslında sigarada olduğu gibi, alkolün de ne gibi zararlar verebileceğinin tüketicilerin hemen hepsi tarafından biliniyor olması da ayrı bir konu!
Şimdi, bu yazının bu köşede yazılma nedeni olan bir araştırmanın kısaca ayrıntılarına girelim. Duke Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden (ABD) Assist. Prof. Dr. Yin – Xiong Li ve arkadaşları tarafından zebra balığı ya da genel kullanımı ile zebrafish (Brachydanio rerio) denen küçücük organizma üzerinde yapılan araştırma, Labroratory Investigation adlı derginin elektronik baskısında 22 Ocak 2007 günü yayımlandı. Bu yayında iki önemli nokta özellikle dikkati çekmektedir. Bunlardan birincisi genom analizi bitmiş olan ve üzerinde pek çok araştırma yapılan zebrafish organizmasının seçilmesidir. Zira bu organizmanın embriyonik gelişimi ile insan embriyosunun gelişimi arasında paralellik bulunmaktadır. İkincisi de kolesterol ve alkolün birbiri üzerine etkilerinin araştırılmasıdır.
İnsanlarda SHH (sonic hedgehog) adı verilen bir gen ve bu genin oluşturduğu aynı adlı, SHH proteini bulunmaktadır. Eğer bu gende bir mutasyon oluşacak olursa çok değişik doğumsal anomaliler ortaya çıkmaktadır. Örneğin SHH geni 7q36 lokusu üzerine lokalize edilmiş, insan ve farede holoprosensefaliye neden olan ilk gen olarak tanımlanmıştır.
İnsan embriyosundaki sinir sistemi, baş, yüz, kalp ve ekstremitelerin gelişiminde kilit rol oynayan proteinlerden birisi de SHH proteinidir. Fetal alkol sendromu (FAS) da insan embriyosundaki sinir sistemi, baş, yüz, kalp ve ekstremitelerin gelişimini etkilemektedir. Bilinen bir başka husus ise SHH proteininin sadece kolesterole bağlandığı zaman aktif hale gelmesi ve alkolün de kolesterol düzeyi üzerine etkili olduğudur.
Bu bilinenlerin üzerine yeni halkalar eklemek için Li ve arkadaşları zebrafısh embriyolarını düşük konsantrasyonlu alkole maruz bırakarak gelişmesini incelemişler. Araştırıcılar, alkole maruz bırakılan bu embriyolardaki SHH proteininin normal düzeyde olduğunu, fakat ilgili genlerin ekspresyonunun daha düşük bulunduğunu ve bunun da fetal alkol sendromu defektlerine benzer kusurlara neden olduğunu bulmuşlar. Keza embriyonlardaki kolestrol düzeylerinin de daha düşük düzeyde olmasının SHH proteinin de aktive olmasına bağlanabileceğini ileri sürmüşlerdir. Buna karşılık, alkole maruz bırakılmadan önce kolesterol desteği yapılan embriyolarda doğumsal kusurlar önlenmiştir.
Bu araştırmanın iki önemli sonucu şöyle özetlenmektedir:
1) Çevresel etkenlerle tetiklenen kompleks bir sendromun oluşmasına katkıda bulunabilecek olan ve anahtar rolü oynayan bir morfogendeki (doğrudan ya da dolaylı olarak büyümeyi ve morhogenezi kontrol eden herhangi bir gen) basit bir post-translasyonal modifikasyon gösterilmiştir. Bu bulgu diğer konjenital defektlerin önlenmesi çalışmalarına da ışık tutacak ve toplum sağlığında önemli bir adım atılmış olacaktır.
2) Balığa verilen alkol, 55 kg ağırlığındaki bir kadının tükettiği 350 ml kadarlık bir bardak biradaki alkole eşdeğer miktardadır. Onun için alkol tüketimi, az bile olsa hamile kadın için güvenli değildir. Yukarıda özetlenen araştırma, zebrafısh embriyoları üzerinde yapılmış olup insana uyarlanması zaman alacaktır. Keza çalışmalar ilerledikçe belki daha başka sorumlu maddeler ve/veya genler bulunacaktır. Bu noktada gelinen sonuç; zararlı maddelerin organizma için dengede olması önemlidir. Organizmadaki bir maddenin yokluğu ya da fazlalığı çeşitli sorunlara neden olabilmektedir. Yeni bir konuda buluşuncaya kadar esen kalın, sağlıklı kalın.