Bir anlığına uyanmıştın
Bana “Beni dinle.” diyen bakışınla
Ne yapacağımı bilemedim
Tecrübesizdim
Daha önce hiç ölmekte olan biri ile göz göze gelmemiştim
Korktum sanırım
Bana söyleyeceklerinden de,
Seni dinlemekten de korktum
Yoğun bakım yatağında uyutulurken
Ben yanına geldiğimde bir anda gözlerin açılmıştı
Bir andı sadece, hemşire fark edene kadar
Hemen yeniden uyuman için harekete geçti
Saniyeler içinde ilacı hazırlayıp vermesi ile
Son kez gözlerini kapattın
Son uyanışınmış meğer
Sonsuzluktan önceki son uyanış
Ağzında tüple zaten konuşamazdın
Bilsem de
Gözlerinin söylemek istediği
Lakin söyleyemediği cümleleri
Düşüncemden çıkaramıyorum
Her aklıma gelişinde sıraladığım keşkelerim bitmiyor
Niçin seni dinlemek istediğimi haykırmadım?
Neden seni uyutmalarına müsade ettim?
Son uyanışın olabileceğini bile bile
Seni son bir kez görmek için gelmişken yanına
Ne kadar cesaretsiz davrandım
Ölümüne dair sorularla yüzleşmekten korktum
Son sözlerini söyleyebilmen için
Fırsat bulamadın ya
Ben hep kendimi suçlayacağım
Affet ne olur
Çok üzgünüm
Öğrendim ama, inan ki!
Öğrendim
Kimse yoğun bakım yatağında ölmemeli
Evinde sevdiklerinin arasında
Dualar içinde uğurlanmak varken
Çaresiz olduğu bilinen bir hastalıkta
Yoğun bakım yatağında ölümü beklemek
Kimsenin sonu olmamalı
Öğrendim, senin için geç olsa da
Kendim için vasiyetim var
Dört cam arasına koymayın beni
Her yerinden çıkan borularla nefes almak
“Yaşamak” değil
Olsa olsa bunun adı
“Ölememek” olur
Ölememek!
1 yorum
Yoğun bakımlar, çok gerekli ve çok yararlı, fakat her hasta için değil. Terminal dönemdeki hastayı yoğun bakıma alıyorlar. Üç günde ölecekse, fazladan bir ay daha yaşatıyorlar, sonunda yine ölüyor. Önemli olan son güne kadar konforlu yaşatmaksa tamam, ancak yerinden kalkamadan, hortumlar, tüpler, prognoz, gidişat ve sonuç da belli, artık buna yaşamak denirse. Gündeme getirip hatırlattığınız için, teşekkürler.