Gelecekte yönetime talip olacak kişiler publik demokratik seçimlerden önce radyodemokratik seçimlere girecek ve MRI cihazlarından en yüksek puanı alanlar istihdam edilecektir. Bu yönüyle gelecekte radyodemokrasi publik demokrasilerin önüne geçecektir. Mesela, iyi bir hafıza gerektiren faaliyetlerde daha iyi bir hafıza alanı, iyi bir hesap bilgisi gerektiren işlerde de daha iyi bir hesaplama alanı olanlar radyodemokrasi ile seçilecek ve onlar istihdam edilecektir. Daha ileri gelecekte beyni bilgisayar ağları ile uyumlu olabilecek kişiler, nörodigital demokratik incelemelere tabi tutulacak ve yönetimde bu dâhiler istihdam edilecektir… Bundan sonra tamamen digital sistemler yönetimi ele alacak o da yerini muhtemelen kıyamet sonrasında Tanrı’ya bırakacaktır. Tüm kutsal kitaplarda olduğu gibi, son kutsal kitap olan Kur’an-Kerim’de de hegemonyaya karşı duruş: ‘Davar sürüsü olmayın…’ (Bakara-104) şeklinde en veciz biçimde özetlenmiştir. Çünkü:
‘’İlk çağ hegemonya söylemlerinde yönetimde halk da vardı…
Lakin bu hegemonya dönemi eylemlerinde yönetilen halk davardı…’’
(İlk Çağ Söylemleri/MİTOLOJİ)
‘Hegemonya’ (Yunanca ἡγεμονία, hēgemonía), bir sistem içerisindeki bir elemanın diğerlerinden üstün, baskın olduğunu belirtir. Marksist teoride daha teknik ve has olarak kullanılmıştır. Antonio Gramsci‘nin eserlerinde baskın sınıfın boyun eğenlerin izniyle gücü kazanması olarak bahsedilmiştir. Zoraki bir yönetim olmayan hegemonya daha çok burjuvazi değerlerine göre işleyen kültürel ve ideolojik bir metot olarak anlaşılır. Politik ve ekonomik boyutu vardır: müsaade; maaş, ücret artması ve politik veya sosyal reform ile idare edilebilir.
Siyasal içeriğini, bir sınıf ya da sınıf ittifakının toplumsal iktidarını yani egemenliğini ilan ve tesis etme aşamasında, aslında birer toplumsal özne olan diğer sınıfların çıkarlarının da bu iktidar tarafından gerçekleştirileceğine inandırılması ve böylece sınıfsal iktidar mücadelesinden vazgeçerek ya da bu mücadeleyi izin verilen sınırlar içerisinde ve hedef doğrultusunda yürüterek bir “toplumsal özne” olmayı askıya alıp, bir “toplumsal nesne” olmayı kabullenmesi, oluşturur. Özetle; sınıf iktidarının zor aygıtlarının kullanılması dışında ya da yanı sıra, ideoloji alanında da gerçekleştiğini vurgulamak için kullanılır. Aksi halde, sınıfsal iktidar toplumun bütününü sürekli işgal altında tutan bir güç örgütlenmesine dönüşmek zorunda kalırdı. Egemen sınıfla egemenlik altındaki sınıflar arasındaki bu hegemonya ilişkisi, iktidarın bir ittifaka ait olduğu hallerde bu ittifakın baskın sınıfı ile ona tabi olan sınıf arasında ve eğer bir tek sınıfın iktidarı söz konusuysa, o sınıfı oluşturan tabakalar arasında da yaşanır. (Vikipedia). Bazı yönleriyle eski Rus/Fransız bilim adamlarının deyimiyle adaletten kopmuş bir publik demokrasi egemenlerin elinde, teolojik kaynaklarla halkı uyutan, justicidal kaynaklarla halkı korkutan ve ekonomik kaynaklarla da halkı sömüren bir araca dönüşür (Proudhon). Hegemonya karrşıtı gerçeği en güzel biçimde Şeyh Edebali Osman Gazi’ye ‘HALKI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN…’ şeklinde verdiği öğütlerle ölümsüzleştirmiştir.
Publik Demokrasinin Sonu, Ufukta Gözüken Radyodemokrasi Ve Devamında Radyo-Digital Demokrasinin Öncülük Edeceği Nano-Nöro-Digital Demokrasiye Geçiş Sinyalleri Hakkında Bir Diyalektik Metafor
İnsan beyninde hesap yapmaktan sorumlu olan Angular girus alanının beyindeki yeri resim A/(R-1)’de beyaz halka içinde radyolojik olarak gösterilmiştir. Anatomik yapısı ise resim B/(R-1)’de vmavi halka ile verilmiştir. Bu en muhteşem beyin alanı olan hesap alanı sağ elini kullananlarda solda, solaklarda sağda, iki elini kullananlarda iki yandadır. Beynin hesap yapan bu alanı yalan söylemez. Dolayısıyla çok önemli işlerde istihdam edilecek olanların, bu alanının çok iyi gelişmiş olması gerekir.Resim C,D /(R-1)’de de bu alanın tavşandaki mikroskobik yapısı izlenmektedir (Kendi arşivim). Buradaki hücre ve hücrelerarası bağlantı kuran dal sayısı ne kadar fazla ise bu canlı daha yüksek bir hafıza kapasitesine sahip olacaktır. Bu merkezin her bir milimetre küpünde yaklaşık 150 bin hücre ve her hücrenin de 10 binlerce dalı vardır. Adeta burası bir orman gibidir. Kendini zor şartlarda aydınlatmış kır tavşanlarında iAmazon ormanları gibi olan nöroçipler; eğitilmiş laboratuvar tavşanlarında belediye ormanı gibi kırpılmış, aynı tip ve az sayıdadır. Bu araştırmam ‘KİTLE İMHA SİLAHI EĞİTİM’ isimli kitabı haklı çıkarmıştır. Bu nedenle ben diyorum ki GENÇ BEYİNLERE EĞİTİM-ÖĞRETİM değil UYANDIRMA VE AYDINLATMA İŞLEMİ GEREKLİDİR. Çünkü bilgi her yerde, beyni yormaya gerek yok. Önemli olan uygulamadır artık…
Teopolitik demokrasi dönemlerinde daha iyi gelişmiş hafıza ve motor beyin alanına sahip oldukları için daha iyi bir hafıza merkezine ve kas gücüne sahip rahipler, hatipler ve zenginler daha egemen oldular ve publik demokratik seçimlerle yönetimi ele aldılar. Lakin gittikçe gelişen Angular Girus motor kortexin ve hafıza alanlarının önüne geçti, Duygu ve haz ürettiği için toplumları denklemlerden ziyade duygu ve haz söylemleri ile peşlerine takan publik demokrasi kralları, angular girusu kullanan sayı ve teknoloji kahramanlarına yenik düştüler. Bu nedenle de publik demokrasiler radyodemokraiye doğru kaydı. Gelecek te bu da bitecek ve yerini nörodigital demokrasiye bırakacaktır…..
Gelecekte yönetime talip olacak kişiler publik demokratik seçimlerden önce radyodemokratik seçimlere girecek ve MRI cihazlarından en yüksek beyin mimari düzen puanı alanlar istihdam edilecektir. Bu yönüyle gelecekte radyodemokrasi publik demokrasilerin önüne geçecektir. Mesela, iyi bir hafıza gerektiren dış ilişkilerde daha iyi bir hafıza alanı, iyi bir hesap bilgisi gerektiren mali işlerde de daha iyi bir Angular Girusu olanlar radyodemokrasi ile seçildikten sonra publik demokratik seçimlere girecek ve onlar istihdam olunacaktır.
Daha ileri gelecekte beyni bilgisayara ağları ile uyumlu olabilecek kişiler, nörodigital demokratik incelemeler tabi tutulacak ve yönetimde bu dâhiler istihdam edilecektir… Yani beynin DADABİTE KAPASİTESİ (Beynin Bilgi Kapasitesi/Kendi çalışmam) önem arz edecektir. Bundan sonra tamamen digital sistemler yönetimi ele alacak o da yerin muhtemelen kıyamet sonrasında Tanrı’ya bırakacaktır.
Lakin tahrife uğramış her paleologotik hurafe kümesinin mazisinde o dönemin en geçerli bilimsel devrimleri vardır. Angular girusun ürettiği bu sayısal bilgiler bu girusu zayıf ama hitabeti güçlü paleologotiklerin elinde hegemonyayı besleyen gıdalara dönüşür. Bu tehlikenin farkına varan genetik kodlar, kafatasını büyütüp içine 3. Bir beyin yarımküresi koymak yerine omuzda taşınan bilgisayarları üretme yolunu tercih etti ve beyin kendinden daha iyi çalışan bu 3. Yarımküreyi işleme koydu. Artık omuzumuzda ve cebimizde bir ajan, bir yönetici, bir akıl hocası ve bir kahin olarak bilgisayarlarımızı ve cep telefonlarını taşımaktayız. Geleceğin hegemonyası daha şimdiden bu hükümranlar tarafından ele geçirilmiştir. Beyin-bilgisayar arayüzü geliştikçe bu değişim daha da ileri düzeylerde tekamül edecek ve dünyayı kelimeler yerine sayılarla yönetecek nörodigital yönetim merkezlerini kurarak büyük bilge Pisagor’u haklı çıkaracaktır. Unutmayalım ki kölelerin bir efendisi, efendilerin ise sonsuz sayıda kölesi vardır. Huzur efendisiz ve kölesiz yaşayanlara Tanrı’nın bahşettiği en büyük nimettir.
KAYNAKLAR
A. Kendi Çalışmalarım (Google scholar- Pubmed-Web of Science- Prof Dr. Mehmet Dumlu Aydın).
B. David M. Amodio. The neuroscience of prejudice and stereotyping. Nature Reviews Neuroscience volume 15, pages670–682(2014).
3 yorum
Ilginç ve orijinal bir yazı, tebrikler
Mutlu ve adil bir dünya için atılmış, ihtiyaçlardan doğan ilk ve tek dev bir adım,kutluyorum
Marjinal bir yazı özgün bir fikir tebrik ederim hocam elinize sağlık. Demokrasiyi basamak olarak kullanıp yönetimi oligarşi ile idare eden seçkin azınlığa bu yöntemi benimsetmek zaman alacak gibi duruyor. Kapital güç, hitabet gücü, nüfuzlu olma gibi popülist alışılagelmiş kriterlerden ziyade, bilimin eleğinden geçen adaylar arasından seçim yapılabilecek olma öngörüsü demokrasi için de halk içinde ütopya gibi duruyor. Umarız gerçekleşir toplumsal güven, adalet, refah artar.