Birleşmiş Milletler, 2021 Dünya Mutluluk Raporu’nu açıkladı. 149 ülkenin yer aldığı listede en mutlu ülke Finlandiya oldu. Türkiye ise 104’üncü sırada yer aldı. Bu rapor ülkelerin gelir, sosyal destek, sağlıklı yaşam süresi, karar alabilme özgürlüğü, cömertlik ve yolsuzluk düzeyi bakımından kıyaslanarak hazırlanmış. Kısacası bu rapora göre mutluluk dersinden sınıfta kaldık… Mutsuzluğumuzun üzerine Covid pandemisi de tuz biber ekti (!).
Anadolu kültüründe en güzel ve en sık edilen dua ya da dilek “sağlık ve huzur” üzerinedir… Sağlık, huzur ve mutluluk üçlüsü görevdaş olup sinerjik bir etkileşim içindedir. Sağlıklı olan huzurlu ve mutludur ya da huzurlu olan sağlıklı ve mutludur. Fakat mutlu olan her zaman sağlıklı olmayabilir. Yani sağlıksız olduğu süreçte onu mutlu eden yaşantılar olabilir…
Mutluluk kavramının kökeni “umutlu” sözcüğüdür. Umut sözcüğü Eski Türkçe Um- eyleminden gelir. Umut, beklenti ve dilek anlamındadır. Mutlu sözcüğü, saadet ve memnuniyet kelimelerinin karşılığı olarak modern dönemde türetilmiştir.
Mutluluk her yaşta farklı alanlarda algılanır. Çocuk için mutluluk; ana-baba kucağında, oyuncağı elinde ve çok sevdiği şekerleme ağzında olduğu andır. Genç için mutluluk; özgürce davrandığı, kendini ifade ettiği, beğenildiği andır. Yetişkin için mutluluk; bir süreç olup sevgili ailesinin sağlıklı olması, yaşam konforunu sağlayacak bir gelirinin ve evinin olmasıdır. Yaşlı için mutluluk; dinç bir şekilde çocuk ve torunları ile birlikte olduğu andır.
Aristoteles’ten bu yana mutluluk, hedonia (zevk) ve eudaimonia (iyi bir yaşam) kavramları ile anlatılmıştır. İbn-i Sina’ya göre mutluluğa akıl ile erişilir. Gazali, günahtan kaçınmayı kurtuluşun ve mutluluğun çaresi olarak görür. Farabi‘ye göre insan mutlu olmak için yaratılmıştır ve iyi davranışların hedefi mutluluktur. Mevlana,” Mutlu olmak için gururu bırak gönül almaya bak” der. Freud, “İnsan bir şeyden haz alabilmesi için o şeyin yokluğunu, ızdırabını tatmaya muhtaçtır. Ama istenen ele geçti mi verdiği haz yok olur. Yani uzun süre mutlu bir halde kalmak imkansız” der. Maslow’a göre mutluluk; insanın hedeflediği gereksinimlerini karşılayarak kendini gerçekleştirmesi ile tepe noktaya ulaşan bir duygudur.
Biyopsikososyal formulasyonda mutluluk; beynin duygu devresi, prefrontal korteks, amigdala, hipokampus, singulat korteks yapılarını içerir. Tüm bu yapılar duygusal bilgi ve davranışları üretmek ve işlemek için çalışır. Beynin limbik sistemi duyguların biçimin belirlerken olumlu ve olumsuz ruh halleri kortizol, adrenalin ve oksitosin gibi beyin kimyasallarından ve hormonlardan da etkilenmektedir. İnsanın biyolojik ve nörokimyasal mekanizmalarındaki bozulmalar ve yetersizlikler en ideal koşullarda bile mutlu olmasını engelleyecektir (Örneğin, her şeyin var. Daha ne istiyorsun ? Neden mutlu değilsin? Sorularının yanıtı bu mekanizmadaki bozulmalardadır)…
Yapılan araştırmalar mutluluğun biyolojik ve genetik faktörlerin yanı sıra, eğitim, gelir düzeyi ve sosyallik gibi çevresel faktörlerden de etkilendiğini göstermiştir. Ekonomik sıkıntı, varlığımızı tehdit eden afetler ve Covid pandemisinin dayattığı asosyal bir yaşam; insanımızın kimyasını, sağlığını, huzurunu dolayısıyla mutluluğunu bozmuştur. Bu buhranlı dönemle başa çıkmada, eğitimli ve gelir düzeyi iyi olan birey, aile ve toplumların daha başarılı oldukları görülmektedir.
Sonuç olarak; mutluluk gibi olumlu duygu bir organizmanın hayatta kalma şansını arttıran motivasyonlardan biridir. Mutlu insanlar daha uzun yaşıyor, daha sağlıklı ilişkileri var, işlerinden daha fazla keyif alıyor, daha üretken ve yaratıcı, depresyon ve stresle daha kolay başa çıkıyorlar. Mutluluğun bu faydalarından yola çıkarak sosyal devlet anlayışı içinde görev alan yöneticiler; birey ve ailelerin gelir düzeylerini, eğitim düzeylerini ve sağlıklarını geliştirerek adil bir şekilde desteklemelidirler. Bireyler de -düşüncelerin ve dünya görüşünün(felsefenin) duyguları ve davranışları etkilediği gerçeğinden yola çıkarak- mutlu olmayı öğrenmelidir. Negatif duygulara odaklanma yerine olumlu şeylere yoğunlaşıp spor ,beslenme ve topluma faydalı uğraşlarla olumlu ve mutlu duyguları oluşturacak olan- bedenlerindeki- nörohormonal aktivasyonu ateşlemelidirler…
Yaşam konforumuzu sağlayacak gelirden fazlasına gerek yok. Şarkılarımızda da söylediğimiz gibi “parayla saadet olmaz”…
KAYNAKLAR
(https://www.ntv.com.tr/dunya/dunya-mutluluk-raporu).
(https://hipokampusakademi.com/ihtiyaçlari-doyurmak-mutluluk/ ).
(https://hipokampusakademi.com/hislerimizin nörobiyolojisi).
(https://tr.wordsidekick.com/what-is-neurochemistry-of-hapiness-26872),Demir ZG.,Mutluluğun nörobiyolojisi, https://uskudar.edu.tr/pozitiv,f-psikoloji/mutluluğun-nörobiyolojisi).