23-24 Şubat 2012 tarihleri arasında, Ankara GATA’da “Birinci Robotik Jinekolojik Cerrahi Sempozyumu”nda idik. Altmış civarında meslektaşımızın katıldığı Sempozyum’a, dünyanın değişik ülkelerinden robotik cerrahide deneyimleri olan, bu konuda araştırma makaleleri yayınlanmış, bizden ve değişik milletlerden konuşmacılar katkı sundular. Çoğu konuşmacı, teorik anlatımların yanında, robotla yaptıkları ameliyatların videolarını da gösterdiler. Bir teorik oturumun hemen ardından, GATA ameliyathanelerinde aynı konuşmacıların robotla yaptıkları ameliyatlar, canlı olarak katılımcılara izletildi.
İki gün süreyle, dopdolu bir sempozyum yaşadık. Öncelikle GATA kadın-doğum kliniği hocaları başta olmak üzere, sempozyumu gerçekleştiren arkadaşlarıma bütün katılımcılar adına teşekkür ediyorum.
Ameliyatları izlerken, şuna şahit oldum. Yabancılar robotik cerrahiye ne kadar hakimlerse, bizimkiler de o kadar hakimler. Bizim arkadaşlarımızın onlardan hiç geri kalır halleri yok.
Bir kısmımız yurt dışına gitmiş, oralarda robotik cerrahide de başarılı olmuşlar. Bizde de, bu konuda deneyim kazanmış olan, reklam olur diye adlarını yazamadığım başkaları var. Arkadaşlar konuşmalarında hep şunu dile getirdiler. “İyi bir robotik cerrah olmak için önce klasik açık cerrahiyi, ardından ileri laparoskopik cerrahiyi hakkıyla öğrenip uygulayabilmek lazım”. Cerrahi anatomiyi, riskli bölgeleri, damar varyasyonlarını ve herhangi bir komplikasyon ortaya çıktığında onunla efektif olarak baş edebilmeyi hakkıyla öğrenmek lazım.
Olaylar bana şunu anımsattı: 2000’li yılların başında, Hacettepe’de jinekolojik onkoloji toplantısındayız. Onkolojik cerrahiler konuşulup tartışılırken, bir arkadaşımız laparoskopik radikal serviks kanseri cerrahisini anlattı, filmini gösterdi. Tartışmada, Amerika Birleşik Devletleri’nden Coşkun Tunca, özetle şunları söyledi. “Arkadaşlar, bu laparoskopik kanser cerrahileri tamamen endüstrinin bir dayatması, bir kere çok uzun sürüyor. Hastaya da ciddi bir faydası yok. Ben onlardan çok daha kısa sürede bu ameliyatları açık cerrahi ile yapıyorum”. Konuşmasının ardından, salonda büyük bir sessizlik oldu. Çünkü kendisi bu konuda dünyanın belli başlı bilim adamlarından biri idi ve o nedenle davet edilmişti.
Kimseden ses çıkmayınca, ben söz alarak özetle şunları söyledim: “Aslında endoskopik cerrahileri geleceğin cerrahisi olarak görmek lazım. Bugün çok uzun sürede yapılıyor olsalar da, yarın teknik ve aletlerdeki gelişmeler ve cerrahi tecrübeler artacağından ameliyat süreleri çok kısalacak, hastanede yatış süreleri, postoperatif komplikasyonlar, ilaç kullanımı ve işe dönüş süreleri son derece kısalacaktır. Belli yaşın üzerinde olanların öğrenmek ve yapmak için çaba göstermesi de şart değil. Ancak gençler, bu gibi yeni yöntemlere çok çabuk adapte olacaklardır. Endoskopik cerrahiler, çağın cerrahileri olmaya adaydır”.
Toplantı arasında, çay molasında, Coşkun ağabey bana gelerek, kendisinin açık cerrahiyi çok iyi bildiğini, bu nedenle de şövenist davrandığını, ama gençlerin ileride bunu öğreneceklerine inandığını söyledi. Konuşmasının sonunda da, “Haldun sen çok haklısın” diyerek haklı görüşlerimi doğruladı.
Yıllar geçti, nerelerden nerelere gelindi. Robotik cerrahiler ülkemizin değişik hastanelerinde rutin olarak yapılır oldu.
İleride bu işler nerelere gelir, yaşarsak göreceğiz. Teknoloji bu hızla ilerlerse, bütün ameliyat ekibi odada bulunmak kaydıyla, başka şehirden, başka ülkeden, hatta uzaydan bile yapılabilir olacak. Zaten hedeflenen de aslında budur. Yoksa, NASA robotik cerrahi projesini niye desteklesin.
Laparoskopik cerrahiden sonra, robotik cerrahiye başlamadan, uluslararası merkezlerde eğitim almak şart. Başka hastaneler gibi, Gazi Tıp’a da robot alındı. Ben dâhil, arkadaşlarımız Fransa’ya giderek domuzlar üzerinde eğitim aldık. Aramızdan, elli vakayı tamamlayıp eğitici sertifikasına hak kazananlarımız oldu.
Robotik cerrahiler geleceğimizin cerrahileri. Bu konuda yapılan her araştırmanın meslektaşlarımıza yol göstereceğine inanıyorum. Bu arada, benim robot kullanan arkadaşlarımdan bir ricam var.
Açık veya laparoskopik cerrahi ile yapılabilecek basit ameliyatları, sırf yapmış olmak için, lütfen robotla yapmayın. Zira ileri teknoloji nedeniyle, tüm para yurt dışına gidiyor. O parada saçı bitmemiş yetimlerin bile hakkı olduğunu asla unutmayın.