Sağlık sistemimiz,
Sağlık sistemimizi değerlendirmeden önce, bu büyük sistemin özelliklerini görmemiz lazım. Sağlık, sadece sağlıkçıları değil, toplumun tamamını yakından ilgilendiriyor. Sağlık sistemlerinin ana hedefi toplumun, sağlık düzeyini yükseltmektir.
Sağlıkla ilgili temel kanunlar :
1928, 1219 nolu: Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun,
1930, 1489 nolu: Umumi Hıfzıssıhha Kanunu
Ülkemizde sağlık politikaları : 1922-1923: Savaş sonrası yapılanma
1923- 1946: temel mevzuatın geliştirildiği dikey örgütlenme dönemi (Dr. Refik Saydam), 1946-1960: kurumları arttırıldığı, merkezden yönetim, tıp meslek kanunlarının oluşturulduğu dönem (Dr. Behçet Uz), 1960- 1980: Sağlık ocakları, İl ve ilçe hastaneleri ile yapılanma dönemi (sosyalizasyon), 1980-2002: Teorik reform çalışmalarının yapıldığı dönem, 2003: Sağlıkta dönüşüm programı, 2008 : Kamu Özel Ortaklıkları
Sağlık, kendisiyle direk ilgili olmayan birçok olaydan etkilenir: Yoksulluk ve ülke ekonomisi, hava kirliliği, içme suları, sigara ve alkolde olduğu gibi, uygulanan ekonomik politikalar sağlığı da etkilemektedir.
Sağlık sistemleri:
1. Toplumun ihtiyaçlarının, devlet tarafından belirdiği, finansmanın devlet tarafından
gerçekleştirildiği sistemler.
2. Piyasa koşullarına göre üretilip topluma sunulan, hizmetlerin, piyasa koşullarında finanse edildiği sistemler.
3. Karma Sistemler.
Sektörler arası farklılıklar: Özel sektöre ait sağlık işletmelerinin ana amacı, kâr etmektir. Kamu sektörüne ait sağlık kurumları ise, sosyal fayda için sağlık hizmeti sunarlar. Birçok sağlık sisteminde devlet, Sağlık birimlerini kurar, işletir ve sosyal devletin, hak olarak görüldüğü toplumlarda, bu iş için gerekli sağlık personeli istihdam eder. Sağlık hizmetlerini, tamamen piyasaya bırakan sistemlerde bile, en azından koruyucu sağlık hizmetleri devlet eliyle yürütülür.
Acaba biz ne durumdayız? Uluslararası karşılaştırmalarda kullanılan, sağlık ölçütlerine ve istatistik verilerine bakarak, diğer ülkelerle kıyaslamak gerekir.
Her ülkenin sağlık alanında, Belirli bir epidemiyolojik profili bulunmakta. Sistem başarısına özgü, uluslararası karşılaştırmalarda kullanılan ölçütler vardır. Karşılaştırma, bu ölçütlere göre yapılır.
Kişiye yönelik yaşamsal istatistik ve ilgili ölçütler: Bebek ölüm hızı, Anne ölüm hızı, Beş yaş altı ölüm oranı, Ortalama yaşam suresi, Beklenilen yaşam umudu, Ölü doğum oranı, Sık görülen hastalıklarda ölüm oranı, Kişi başına düşen yıllık sağlık harcaması
Çevreye yönelik ölçütler: Temiz ve arıtılmış su kullanan nüfus sayısı, Sağlıklı konutlarda oturan nüfus sayısı,
Sağlık hizmetlerinin, niteliğine yönelik ölçütler : Hekim başına düşen nüfus, Yatak başına düşen nüfus, Hastanelerde ortalama yatış süreleri.
Sağlıkta Dönüşüm sistemi : 1990 lı yıllardan itibaren Türkiye ile birlikte 60 civarında ülkede uygulanıyor. Harward ve Oxford, ulusal ve uluslararası sağlık politikaları uzmanları tarafından geliştirilmiş. Ülkelerden devamlı, datalar toplanıp tekrar değerlendiriliyor. Verilere göre değişiklikler yapılıp, farklı ülkelerde, yeniden uygulamaya koyuluyor. Ülkemizde 1998 yılında, altyapı çalışmaları başlatılmış, Üniversitelerden, Devlet ve SSK hastanelerinden ve saha doktorlarından veriler toplanmış.
Kurucuları : Peter Berman, William Haiso, Marc Roberts, Michael Reich
Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın merkezinde insan yer almaktadır. Kişi sağlığının, toplumla birlikte korunması esastır. Bu sebeple, “herkes için ulaşılabilir, nitelikli ve sürdürülebilir bir sağlık hizmeti” bu programın ana fikridir. Herkes eşit sağlık haklarına sahip olmalı. Asimetrik bir bilgilenme var. Sigorta sistemleri sorunlu. Ülkede, 65 milyon sigortalı, 13 milyon ‘yeşil kartlı’ ya bakmak durumunda,
Sağlık sisteminin karakteristik özellikleri :
Etik olarak, herkesin eşit sağlık ve bakım hakkına sahip olduğuna inanılır. Sağlık hizmeti nitelik olarak, beslenme, eğitim ve konut sahibi olmaktan farklıdır. Sağlık sisteminde, market sorunları yoğundur. (asimetrik bilgi, sigorta sistemi sorunları)
Düşük gelirli ülkelerde, Ciddi hastalıklar, fakirleşmede önemli bir neden. Geri kalmış ülkelerde, vatandaşların % 20-30 u, sağlık harcamaları için, borç almak veya satın aldıklarını satmak durumunda kalırlar ( ev, arazi, tarla, hayvan, traktör, araba). Birçok ülkede zorluklar var: kişi başı sağlık harcamaları, elde edilen gelirden daha hızlı artmakta. Yaşlı nüfus, kronik hastalıklar ve kanserler artıyor.
Genel bulgular ve yaklaşım önerileri :
Sağlıkta iyilik hali, ülke ekonomisi ve kalkınmaya da katkıda bulunur.
Sağlık harcamaları, üç temel hedefe yönelmeli :
1. Optimal eşit sağlık, 2. Herkes için uygun korunma, 3. Halkın tamamı için maksimum tatmin
Her ülke için, standart tek bir çözüm yoktur. Ülkeler, sadece devlet ya da özel sektöre bağlı kalmaktansa, sağlık finansı için, oluşumlar kurmalı ve risk havuzu oluşturmalıdır. Ülkelerin sağlık harcamaları giderek artıyor,
OECD verileri: Sağlık harcamaları dağılımı: % 49 u, toplumun % 5 ine yapılıyor. % 5 ine ise, hiç para harcanmıyor. % 20 si, hiçbir hastalığı olmadığı halde, hastane hastane gezip duruyor.
Sağlık reformu: Sağlık hizmetleri performansını geliştirmek için yapılan önemli bir çabadır. Sağlık reformu, bir amaç olmayıp, araçtır. Burada, amaçlar değil, hedefler ortaya konulmalıdır.
Gelelim işin, en can alıcı noktasına : Sağlık reformu, siyasi bir projedir. Temelde, ‘sağlıkçı yararı yerine vatandaş, daha doğrusu, seçmen yararı düşünülmelidir’ denildi. Performans, reformun bel kemiği, ancak yegane unsur da değil. Devamı gelecek yazıda.
3 yorum
Çok tşk ederim.iyi özetlemiş siniz. 1973 yılında Cumhuriyetin 50. yılında görev gereği yazdığım 400 sayfalık “Sağlık Hizmetlerinde 50 yıl” kitabı var. O dönemden bu güne çok güzel gelişmeler oldu. Nispeten siz de bahsetmiş siniz. 32 senelik hizmetim de hep bu rakamların derlenmesi için çalıştım. SB Dış İşleri Daire Başkanlığı yapan değerli arkadaşım Bekir Metin “Hıfzıssıhha Gerçeği” ismi altında, benim de doküman desteği verdiğim ve şu anda redaksiyon unu yaptığım yaklaşık 600 sayfalık bir eser hazırlamaktadır. Selam ve muhabbetle rimle.
Sağlıkta mevcut durum çok güzel özetlenmiş, “Sağlıkta dönüşüm programı” ithal bir proje olarak bizim sağlık sistemimize entegre edildi, her ülkenin kendine özgü gerçekleri olduğu göz ardı edildiğinden, çok yüksek bedeller ödenmesine karşılık bu sistem ne sağlık çalışanlarını ne de geçmişte sağlık sigorta primlerini uzun yıllar ödemiş kesimleri memnun etti, sistem geniş nüfus katmanlarını kapsadığından geçmişte sağlık hizmetlerine ulaşmakta zorlanan ve prim ödeyemeyen insanlar için yüksek memnuniyet yarattı. Sağlık çalışanları yönünden baktığımızda daha fazla çalışmayı teşvik etmek maksadıyla sisteme yerleştirilen ek ödemeler çalışma barışını bozarak sürekli düzeltmeye gerek görüldü. Programın daha başarılı sürdürülebilmesi için pek çok konuda ciddi revizyon gerektirdiği açıktır, aksi takdirde düzeltilemez bir çıkmaza gireceği açıktır.
Çok istifade ettim, bilgilendim, elinize, emeğinize sağlık, eksik olmayın…