İnsan Beyninin Çalışma Prensiplerine Göre, Öfke ve Şiddet;
Canlılar arasında gelişimini en geç tamamlayan beyin insan beynidir. Bu durumu çok rahatlıkla, doğan bir bebeğin gelişimini göz önüne getirirsek görebiliriz. Merkezi sinir sitemini oluşturan beyin ve omurilik, anne karnı içinde, canlı insan yavrusunda (ilk olarak embriyo ve 8 haftalık olunca fetüs adı verilir) oluşup gelişmeye başlar. Ancak, beyindeki sinir hücrelerindeki yapısal değişiklikler ve diğer sinir hücreleri ile olan etkileşim çeşitliliğinin artması doğumdan sonra da devam eder.
Anne karnındaki bebek, kendisini rahatsız edici bir etki aldığında tekmelemeye benzer bacak hareketleri ile fiziksel tepki göstermeye başlar. Doğumdan sonra da annesinin memesinden süt gelmediği zaman ısırma, sonraki yine ilk üç yaş içinde istediği olmadığı zaman saç çekme, tırmalama gibi öfke diyebileceğimiz davranışlarda bulunabilir. Takiben aile içi aldığı ilk 5 yaş içindeki eğitim oldukça önemli olup, öğrenme yeteneği çok hızlı olan insan yavrusunun,” iyi insan olma” ya da “kötü insan olma” yolundaki ilk şekillenmesi bu dönemde olur. İnsan yavrusu önce çevreyi gözlemler, sonra taklit yapabilme yeteneği geliştikçe aile bireylerinin iyi ya da kötü davranışlarını tekrarlar; başka bir ifade ile öğrenir. Sonuç olarak insan yavrusunun davranış tarzı; beyin kabuğu adı verilen beyinin en üst tabakası ile, daha derinde yer alan ve beyin kabuğu ile yakından ilişkili olan bir sistemin “limbik sistem” in bileşkesi ile oluşur ve öğrenme şekillenir. Böylece almış olduğu yanlış aile eğitimi sonrası şiddet davranışının içgüdülerinin de etkisi ile kazanıldığını söyleyebiliriz. Yapılan çalışmalar sonucunda; şiddete yatkın kişilerde beynin orta-ön bölümü ile gözlerin hemen üzerindeki beyin bölgesinin hacminin anlamlı miktarda daha düşük olduğu gösterilmiştir. Bu bölgeler, empati yeteneği ve dürtülerin kontrol edilebilmesinde çok önemli bölgelerdir. Ayrıca sağ ve sol her iki yanda bulunan beyin loblarının derininde bulunan “amygdala” adı verilen bölgenin normal insanlara göre daha küçük olduğu gösterilmiştir. Amygdala, limbik sistemin içinde, duyguların kontrol merkezlerinden birisi olarak görev yapar. Bu bölgenin iyi çalışmaması ile duyguların kontrol edilmesinde, diğer kişilerin duygularını anlamada problemler ortaya çıkar. Beynin bu bölümlerinin iyi gelişmemesi, genetik ve özellikle ilk 5 yaş içindeki aile içindeki gelişim süreci ile ilişkilidir.
Beynin ön bölümü, bizi insan yapan bir bölümdür. Dürtü kontrolü, gelecek planlaması ve detaylı ileri düzeyde düşünmeyi sağlar. İnsanda, hiç bir hayvanda görülmemiş düzeyde gelişmiş olan bu bölge, özellikle öfke, korku, cinsel dürtüleri kontrol eder. Beynimizin bu ön bölgesinin yetersiz çalışması bir başka insana şiddet uygulama davranışını kolaylaştırabileceğini söyleyebiliriz. Şiddet uygulayan dünyadaki tek canlının İnsan olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Sevgi dolu bir ortamda yetişen bireyler, yukarıda bahsedilen beyin bölümlerinin daha iyi çalışması ile yaşama pozitif olarak bakabilen, var olan yeteneklerini daha kolay ortaya çıkarabilen, yaratıcı ve özgür düşünceli bireyler olarak topluma katılıyorlar. Sevgi gibi beyinin ödüllendirme merkezlerinin yeterince devreye girdiği çocuklar öz güvenlerinin yeterince oluşmasından dolayı kendisi ile ve çevresi ile barışık, bağımsız düşünebilen bireyler olarak topluma kazandırılmış olurlar.
Sevgi tohumu ile büyümüş ve gelişmiş beyinlerin olduğu, özgüvenli bireylerden oluşan toplumları yaratmak üzere hep birlikte çalışmalıyız.
3 yorum
Sevgili Soner
Çok kıymetli bilgiler
Kutlarım ,teşekkür ederim
Selam ve Sevgilerimle
Müfit Kalelioğlu
Çok çok teşekkür ediyorum, benim değerli Müfit Hocam.
Sevgi ve Saygılarımla
İlk beş yaşın önemi vurgun için teşekkürler Soner.