Değerli dostlar, yaz ayları boyunca ülkemizin genelde neresinde olursanız olun bir ses peşinizi hiç bırakmaz, Sivrisinek. Onları yakalamak için geliştirdiğiniz tekniklere ve kullandığınız spreylere rağmen sizi kaşındırmaya ve sinirlendirmeye devam ederler. Peki bu küçük sinekler nasıl beslenir, sağlığımız için ne kadar tehlikelidir?
Sivrisineklerin sizin kanınızı emerek beslendiğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Onların beslenmek için şekere ihtiyaçları vardır. Bunu da bitki ve meyve sularından elde ederler. Kana ise yalnız dişi bireyler muhtaçtırlar. Yani sizi ısıranlar dişilerdir!!! Çünkü dişiler yumurta üretirler ve bunun için kana ihtiyaçları vardır. Çenelerinde bulunan bıçaklardan birinden akıtılan sıvı dokuları uyuştururken aynı zamanda kanın pıhtılaşmasını engelleyerek kanın dişi sivrisineğin karnına doluşunu devam ettirir. Sivrisinek işini bitirdikten sonra ise derinize akıttığı sıvı kaşıntı hissi verir, hatta şişliğe sebep olabilir.
Sivrisinekler kan taşıdıkları için hastalık bulaştırma riskleri vardır. Örneğin; sarı humma, fil hastalığı ya da sıtmaya yakalanabilirsiniz. Ancak sivrisinekler asla AIDS gibi ölümcül bir hastalığın taşınmasına yardımcı olmazlar. Çünkü AIDS’e sebep olan HIV virüsü bu canlılarda gelişme ortamı bulamaz. Bazılarına göre kişinin ter kokusu ve yağ asidi karışımı onları baştan çıkarıyor. Bazıları yüksek sesle ve el kol hareketi yaparak konuşan insanların sivrisineklere daha yüksek oranda yem olduğunu savunuyor. Bazılarıysa yüksek kolesterol ve pheromone benzeri bazı kimyasallarının bunun sebebi olduğunu düşünüyor. Yine de tüm iddialara rağmen sivrisineklerin kime daha çok yaklaştığını sadece sivrisinekler biliyor.
Genetik bilimciler sivrisineklerle mücadelede yeni ve tartışma yaratacak bir yöntem geliştirdi. ABD’li ve İngiliz araştırmacılar, ısırarak hastalık bulaştıran dişi sivrisineklerin kanatlarını yok edip uçmalarını engelleyecek; böylece sivrisinek ısırmasına bağlı hastalıklarla, ciltte oluşup kaşıntı yapan kırmızı ısırık izleri tarihe karışacak. ABD Ulusal Bilim Akademisinden araştırmacılar "Sivrisinekler uçamazsa ısıramaz, zayıf yapıları yerde yaşamalarına izin vermeyeceği için de kısa sürede ölürler" düşüncesiyle dişi sivrisineklerin kanatlarını sonsuza dek yok etmeye karar verdi. İngiltere Oxford Üniversitesinden araştırmacıların da destek verdiği projede esas amaç, sineklerin yaydığı hastalıklarla, özellikle de sıtmayla mücadele etmek. Araştırma ekibinden Luke Alphey, yöntemin sivrisinekler henüz yumurtadayken kanat gelişimlerini durduracak şekilde yapılacağını ve bu durumdan sadece dişi sivrisineklerin etkileneceğini belirterek, doğanın dengesi için uçan sivrisineklere de ihtiyaç olduğunu ve bunun ısırmayan erkek sivrisineklerle karşılanacağını söylüyor.
"Sivrisineklerin sonu" demek olan bu genetik müdahalenin ne gibi istenmeyen sonuçlara yol açacağıysa henüz bilinmiyor. Hastalıkların olmadığı, ama doğanın dengesinin de bozulmadığı günler görmek dileğiyle. Esen kalınız.