Covid-19 salgını sırasında dijital sağlık ve sanal sağlık bakım hizmetleri alanında sağlanan ilerlemeler benimsenmeye başlanmıştır.
Söz konusu benimseme, Sağlık Endeksi 2020 küresel raporu The Age of Opportunity’yi tamamlayan Future Health Index (FHI) Insights: COVID-19 ve Younger Healthcare Professionals araştırmasında ele alınmıştır .
Future Health Index raporu, beş ülkedeki 40 yaşın altındaki 500 doktordan geri bildirim alarak hazırlanmıştır. Amerika Birleşik Devletleri, Çin, Singapur, Fransa ve Almanya.
Pandemiden önce, genç sağlık uzmanlarının %60’ı, yapay zekanın yakın gelecekte işe yarayacağını belirtirken, aynı grubun %39 tele-sağlığın en fazla etkiye sahip olacağını düşünmekteydi. %1’i ise kararsızdı.
Son araştırma, Covid-19’un bu tahminleri tersine çevirdiğini ortaya koymaktadır. Araştırmaya katılanların %61’i artık yapay zekaya nazaran tele-sağlığı tercih etmektedirler.
Genç hekimlerin ve sağlık profesyonellerinin %47’si tele-sağlığın gelecek vaat ettiğini ifade etmektedirler.
Özellikle tele-sağlığın, pandemi sırasında kronik hastalıkları olan hastaların evde bakılmasına olanak tanıyan uzaktan izleme ve hasta verilerinin farklı departman ve hastanelerdeki meslektaşlar arasında gerçek zamanlı, güvenli, emniyetli ve kendinden emin bir şekilde paylaşılmasına olanak tanıyan sistemleri hem katılımcılar hem de katılımcıların ifadelerine göre hastalar tarafından çok takdir edilmektedir. Eve randevu verilen saatte gelen teknik elemanlar kan, idrar ve hastadan alınan sürüntüleri merkez laboratuvarlara götürmektedirler.
Ulusal Sağlık İstatistikleri Merkezi (NCHS) tarafından yapılan araştırmaya göre, diyabet hastalarının %44’ü, astım hastalarının %37’si ve hipertansiyonu olanların %33’ü tele-sağlık hizmetlerine erişmiş, sorunsuz ve tatminkar hizmet almışlardır.
BU DURUMDA HASTANE BİNALARINDAKİ POLİKLİNİKLERE DUYULAN İHTİYAÇ AZALDIĞI gibi, AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNİN HİZMETLERİNİN DE BÜYÜK BİR BÖLÜMÜNÜN TELE SAĞLIK PLATFORMU ÜZERİNE taşınması gündeme gelmektedir.