Covid-19 tüm dünyaya yayıldı, insanlar her gün yayınlanan ölü sayılarına acımasızca aşina oldular. Ne yazık ki, günümüzde pandeminin neden olduğu toplam ölüm sayısı, birkaç nedenden ötürü daha da yüksek olabilir. Testi negatif çıkan ama ölenler sayıya dahil olmuyor birçok ülkede.
PCR negatif çıkan hastalar sayıya dahil olmaz ama ölürler ise Covid’den ölüm rakamlara dahil olmamaktadırlar.
Neden sayılar tam olarak tüm dünyada henüz net değil?
Birincisi, birçok ülkedeki resmi istatistikler, ölmeden önce koronavirüs testi pozitif olmayan kurbanları hariç tutmaktadır – bu, test etme kapasitesi az olan yerlerde önemli bir çoğunluk olabilir.
İkinci olarak, hastaneler ve sivil kayıtlar ölüm belgelerini birkaç gün, hatta haftalarca işleme koymayabilir ve bu da verilerde gecikmelere neden olur.
Üçüncüsü, pandemi, doktorların diğer hastalıkları tedavi etmesini zorlaştırdı ve insanları hastaneye gitmekten caydırdı, bu da dolaylı olarak covid-19 dışındaki hastalıklardan kaynaklanan ölümlerde artışa neden olmuş olabilir.
Mart ve Nisan aylarında, Amerika’nın doğu kıyısındaki büyük şehirler pandemiden sert bir şekilde etkilendiğinden, diğer birçok eyalet büyük salgınları önleyecek kadar hızlı bir şekilde kilitlendi.
Kuzey Avrupa‘daki ülkelerde görece olarak genellikle çok daha düşük ölüm oranları yaşanmakta. Bazı İskandinav ülkeleri neredeyse hiç aşırı ölüm yaşanmamaktadır.
Avrupa’nın istisnası, ilk dalgadan itibaren kıtanın en az kısıtlayıcı sosyal mesafe önlemlerinden bazılarını uygulayan İsveç‘tir.
Orta Avrupa’da sadece Hollanda ve İsviçre ilk dalgada çok sayıda aşırı ölüme maruz kaldı. Diğer ülkelerin çoğu, virüsün yayılmasını durdurmak için sınırlarını zamanında kapatmıştır.
Japonya’da durum aynı şekilde görece olarak daha yavaş seyir etmektedir. Japon halkı zaten çok fazla kucaklaşan, öpüşen bir toplum değildir. Ayrıca uzak doğu toplumları maske kullanmaya alışkındırlar.
Avrupa ve Amerika dışında, çok az yer aşırı ölümlerle ilgili verileri yayınlamaktadır. Bazı ülkelerin insanların küçük bir bölümü için ölüm sertifikası verdiği Afrika ve Asya’nın geniş kesimleri için böyle bir bilgi mevcut değildir.
Avustralya ve Yeni Zelanda, ciddi tecritlerden sonra yerel bulaşmayı ortadan kaldırmayı başardı. Tayvan ve Güney Kore, son derece etkili temas izleme sistemleri sayesinde aynı sonucu elde etti.
İsrail bazı aşırı ölümler yaşadı, ancak umut verici sonuçlarla nüfusunu aşılamada dünyanın geri kalanını da geride bıraktı.
Artık tüm dünyada pandemi yönetimi, simülasyon, modelleme, öncelik belirleme gibi yönetimsel bilimlerin tıp bilimine dahil olması ve buna göre planlar yapmak son derece önemlidir.
Aşılarda da ayrıca tereddüt olmaması lazım, aşı olmak artık bireysel değil, toplumsal bir karardır. Bireysel olarak aşı sırası gelenin aşı olması elzemdir.