Tıp fakülteleri hastanelerinde öğrencinin, hastayı muayenede, tedavide ve bazı uygulamaları yapmada herhangi bir sorumluluğu yoktur. Ancak öğrencinin sorumluluğunu taşıyan uzmanların onları iyi eğiterek ve daha sonra kontrol ederek sorumluluk taşıyabilecek bir duruma gelmelerini sağlamaları gerekir.
Tıp fakültesi hastanelerinde, hastaların tedavileriyle ilgili uygulamalara öğrencilerin katılmaları konusunda yazılı kuralların bulunduğu yönetmeliklerin çıkarılması ve bu konuda hastaların bilgilendirilmesi gerekmektedir. Çünkü tıp eğitimi uygulamalı bir eğitimdir ve bu uygulama da hasta başında olur. Her ne kadar hasta, tedavisi ile ilgili uygulamalarda özerkliğe sahipse de tıp eğitiminin uygulamalı yönünün kaçınılmaz olduğu ve bu uygulamanın da hasta başında olacağı, açıkça ve dürüst bir şekilde anlatılmalı ve hastanın onayı alınmalıdır. Eğer bunun tersi yapılır ve bir tıp öğrencisi deneyimli bir hekim gibi hasta karşısına çıkarılırsa dürüstlük, sadakat ilkeleri çiğnenir ve hastanın hekimini seçme hakkı zedelenmiş olur .Bu durum da hekim-hasta-öğrenci arasındaki ilişkinin bazı etik ilkelere dikkat edilerek düzeltilmesi ile olur. Yine sağlık personelinin de tıp öğrencilerine hastayla olan ilişkilerinde yardımcı olması gerekir.
Özellikle asistan hekimlerin kontrolünde gece nöbetlerine kalan öğrencilerin bazen yalnız kaldıkları bir ortamda hastaya yapabilecekleri uygulamaların neler olabileceği ve sorumluluk oranları bu yönergelerde belirtilmelidir. Zaten tıp eğitiminin en önemli amacı da daha öğrenciyken hekim adayının hem bilimde, hem de hastaya davranışlarda en ideal ölçülere sahip olmasıdır. Tıp eğitimi konusunda aşağıdaki uluslararası bildirge de bu açıdan önem taşımaktadır:
Dünya Tabipler Birliği Bildirgesi
Tıp Eğitimi Konusunda Dünya Tabipler Birliği Beşinci Dünya Konferansı Malta, Kasım 1991, 43’üncü Dünya Tabipler Birliği Genel Kurulunda benimsenmiştir. Tıp eğitimi tıp fakültesine girişle başlayıp, aktif uygulamadan emekli olma ile biten bir eğitim sürecidir. Böylece tüm ulusal tabip birlikleri ve dünya tabip birliğinin öncelikli ilgi alanıdır. Her ülkedeki tabip birlikleri kendilerini tıp eğitimi kalitesine önderlik etme ve gereken kaynaklarda öncülük etmeye adamalıdır. Bu, yeterli fakülte ve maddi kaynaklara ulaşma ile uygun büyüklükteki sınıfların içeriği ile yapılmalıdır.
Tıp eğitimi için profesyonel ve toplum desteğine baktığımızda tüm ülkelerdeki meslek birlikleri vatandaşlarının ihtiyaçlarının, fikirlerinin, beklentilerinin ve kişisel itibarlarının farkına çabuk şekilde varmalıdır.
Tıp eğitimi konusunda beşinci dünya konferansında bildirilerin bir sonucu olarak, Dünya Tabip Birliği aşağıdaki konuları bildirmektedir:
* Tıp eğitiminin amacı hekim-hasta ilişkilerindeki rollerine saygı duyan yeterli ve ahlaklı hekimleri yetiştirmek olmalıdır.
*Yeterliliğin bileşenleri her bir hasta ve toplum için kaliteli koruyucu ve tedavi edici bakımı sağlayan bilgileri, yetenekleri, değerleri, davranışları ve ahlak kurallarını içermelidir.
* Araştırma, öğretim ve ahlaka uygun hasta bakımı hekimin yeterliliği için, amaçları başarmada ayrılmaz ve önemli unsurlardır.
* Uluslararası asgari koşul yetenekleri uluslararası sınırlara taşan yeterli hekimleri meydana getirmek ve korumak olacak şekilde geliştirilmelidir.
* Profesyonel yeterlilik ve performansı belirleme konusunda uluslararası standartlaştırılmış yöntemler geliştirilmeli ve mezuniyet öncesi, mezuniyet sonrası ve sürekli tıp eğitiminde uygulanmalıdır.
* Profesyonel şekilde meydana getirilmiş ve analiz edilmiş tıp bilgisinin serbest ve uygun şekilde uluslararası yayılması toplum politikalarının hekim eğitiminin ve toplumun gelişmesine kılavuzluk etmek için epidemiyolojik ve halk sağlığı problemleri konusunda bilgi alışverişi sağlanmalıdır.
* Uluslararası standartlar devamlı bir şekilde eğitim programlarının değerlendirilmesi için uygulamaya konmalıdır.
* Hekimin hayatı boyunca sürecek eğitim, tüm hekimler için ahlak kurallarının uluslararası bir sorumluluk içerisinde verilmesi sağlanmalıdır.
* Tüm ülkelerdeki tabip birlikleri tıp eğitiminin bütünlüğünü tehdit eden kuvvetlere cevap vermede bir bütün olmalıdır.
* Etkinlik, emniyet ve yeni teknolojilerin uygulanması çabuk şekilde tespit edilmeli ve sürekli tıp eğitimi içerisine katılmalıdır.