Paradoks, anlamsız (absürt) görülen ve tam tersi durumun ortaya çıkmasını tanımlayan bir terimdir ve bu terim Janus etkisi, Ying/Yang etkisi veya dual etki şeklinde de adlandırılabilmektedir. Bazı paradokslar bilimde mekanizma olarak tam tanımlanabilirken, bazıları varsayımsal hipotezler olarak belirtilebilmektedir. Vücudumuzda da bazı paradokslar yaşlandıkça ortaya çıkar. Örneğin ergenlikten itibaren kişilerde sakal, cinsel bölgeler ve koltuk altında kıllar büyürken, saçlı deri tedricen seyrekleşir, ancak buna karşın kaş, kirpik, burun ve kulak kılları değişmeden kalır veya hatta çoğalır. Bu paradoksal etki androjen hormonlarının vücut bölgelerine göre farklı yanıt oluşturması ve kıl kök hücre yanıtının bölgeye göre değişiklik nedeniyle ortaya çıkar. Benzer şeklinde bazı kişiler saç dökülmesi için değişik vitamin desteği alır. Ancak örneğin selenyum, çinko, vitamin D gibi vitaminlerin fazlası paradoksal etkiyle saç dökülmesine yol açabilmektedir.
Yaşlandıkça yağ bezlerimizin sayısı ve yağ salgılaması azalmasına karşın, boyutları artıp yaşlılığa bağlı kistler ve yağ benleri oluşabilmektedir. Bu paradoksun nedeninin yağ bezi hücre çoğalmasının azalması sonucu yağ bezi ağızlarının tıkanması ve kistleşmesi olduğu düşünülmektedir. Yine özellikle yüz bölgesinde deride elastik ve kollajen liflerin sayısı azaldığı için deride sarkma ve derin kırışıklıklar meydana gelirken, yoğun güneşe maruz kalan alanlarda ultraviyole ile ilişkili olarak elastik liflerde bölgesel artış oluşup deride sarımsı kalınlaşma ve kistleşmeler meydana gelebilir.
Bazen leke lazeri tedavisinde lekelerde paradoksal koyulaşma meydana gelebilir ve bu durumun leke içindeki elementlerin oksitlenme seviyesi ile ilgili olduğu düşünülür. Özellikle dövme lazeri tedavisinde meydana gelebilir. Yine tüm lazer epilasyon tedavileri sırasında lazer uygulanan alanın yanında paradoksal olarak kıllanma artışı ortaya çıkabilmekte ve mekanizma olarak uygulanan enerjiyle ilişkili yandaki dokulardaki kıl kök hücrelerini uyarması sonucu meydana geldiği düşünülmektedir. Bu durum özellikle koyu tenli, kılları kalın ve altta yatan hormonal bozukluğu olan bireylerde ortaya çıkabilmektedir. Benzer şekilde yağ ve selülit eritme yöntemi olan kriyolipoliz uygulamalarından sonra paradoksal olarak uygulama bölgesi yakınlarında yağ kitlelerinde artışı ve yağ doku hiperplazisi gözlenebilmektedir. Özellikle Latinlerde ve erkek hastalarda daha çok ortaya çıkmaktadır. Bazen leke açıcı hidrokinon gibi kremleri uzun kullanırsak paradoksal lekelerde koyulaşma oluşabilmektedir. Bu kremlerin uzun dönemde ciltte bazı enzimleri baskılayarak okronozis tablosu şeklinde lekelenmeye yol açtığı düşünülür.
Kozmetik uygulamalarda botulinum toksin uygulamalarını biz dermatologlar değişik amaçlarla uygulamaktayız. Masseter (çiğneme) kasını düzleştirme ve hacmini küçültmek için yapılan botulinum toksini injeksiyonlarından sonra paradoksal masseter fıtıklaşması (yani büyümesi), alın kırışıklıkları için yapılan injenksiyonlardan sonra ekstra kırışıklıkların oluşması, baş ağrısı için yapılan botulinum toksini injeksiyonlarından sonra paradoksal baş ağrısında artış gözlenmesi gibi durumlarla da karşılaşılabilir. Bu durumlar uygunsuz dozlama, teknik yanlışlığı, botulinum toksini preparatlarının saflığının bozulması, ehil ellerin yapmaması gibi durumlarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Paradoksal durumların yan etkilerden en önemli farkı tedavinin tam tersi bir durumun ortaya çıkmasıdır. İyi bir hekim olmak için bu paradoksal durumların farkında olmak ve tedavi seçeneklerini değiştirme gibi yaklaşımlar hastalar üzerinde daha faydalı neticeler verebilir.
Herkese sağlıkla ve bilimle kalın dileklerimi gönderiyorum.