Üniversitede Sabahlamak da Güzeldir

Birçok kez ve birçok üniversitede duymuşsunuzdur 24 saat yaşayan üniversite diye…

Ben gerçekten 24 saat yaşayan üniversite istiyorum. Biraz hoca, biraz öğrenci duygularımla tüm sistemin kesintisiz çalıştığı bir üniversite…

Maddi ve manevi kaynak sıkıntısıyla dönüşün olmadığı, güvenlik sıkıntısının olmadığı, sıcak çayımızın kahvemizin çorbamızın olduğu, meslektaşlarımızla ya da öğrencilerimizle sohbet edeceğimiz ya da konu tartışacağımız, belki gazetemizi karıştıracağımız sıcacık ortamların olduğu üniversite…

İstediğimiz saatte ulaşımın sağlanabildiği, ring sistemlerinin olduğu hastane, kampüs ve diğer fakültelerin birbirine bağlandığı sisteme sahip üniversite…

Farklı fakültelerin düzenli etkileşim içinde olduğu ve bu etkileşim işbirliğinin profesyonel kurallara bağlandığı ve bu kuralların mutlak olduğu sistem….

Öyle bir üniversite ve sistem isterim ki diğer üniversite ve bölümlerle sıkı işbirliği içinde olsun ve bu işbirliği periyodik, mutlak ve profesyonel kurallar üzerine otursun.

İstediğiniz üniversitenin istediğiniz bölümüne ulaşabilesiniz ve onlar da size ulaşabilsin. Onların size karşı sorumluluğu; sizin de onlara karşı sorumluluğunuz olsun.

Öyle bir üniversite olsun ki bir konuda araştırma ya da danışma ihtiyacı olduğunda o üniversitenin konu ile ilgili tüm elemanları otomatik olarak sürece dahil olsun.

Araştırma sonrası tüm basamaklar; çevirisi, istatistiği, dergi seçimi vs. ilgili bölümler tarafından yapılsın. Araştırmacı enerjisini eyleme geçirmeden tüketmesin.

Öyle bir üniversite olsun isterim ki, tüm fakülteleri ya da biraz daha genişletelim tüm üniversiteleri içine alan araştırma ve geliştirme odaklı oturum toplantıları olsun. Fikirler tartışılsın, analiz edilsin ve olabilirliği ve iş birliği tartışılsın.

Öyle bir üniversite isterim ki ne kadar uzak olunsa da aynı kürsüdeymiş gibi konseylere, konferanslara ya da patologlar için konuşmak gerekirse vaka tartışmalarına katılabilsin.

Öyle bir üniversite isterim ki tüm dünyada istenilen üniversitenin eğitim programları takip edilebilsin ve aktif katılım sağlanabilsin.

Öyle bir üniversite isterim ki hastanesi yanı başında, hastalarımızın, vakalarımızın, öğrencilerimizin yanımızda olduğu, ışıl ışıl, sebillerin çay kahve makinelerinin olduğu ve inceden hafif bir müziğin duyulduğu koridorları olsun.

Öyle bir üniversite isterdim ki geleceğe çok yakın olsun.

Sayın Editör sordu; ben söyledim 🙂 🙂

Sağlıcakla…