Üniversitelerin başlıca görevi, ürettiği ve kanıta dayalı olarak topladığı bilginin transferidir. İlgili olduğu her sektöre eleman sağlamak için öğrenciye bilgi; araştırma sonuçlarıyla topluma, bilime ve ilgili olduğu her sektöre bilgi; bulunduğu kente, bölgeye, ülkeye ve dünyaya toplumsal katıda bulunmak için en güvenilir ve en yeni bilgiyi transfer ederler. Bilgi üretimi, derlemesinden ve transferinden sorumlu olan paydaş, üniversitenin akademik personelidir.
Meslek kazandırmak yanında, üniversiteler, kişiliğinin net olarak yerleştiği dönemi yaşayan gençleri geleceğe hazırlarlar. Araştırmacı, yenilikçi, girişimci, etkin sunum becerilerini kazanmış, sosyal sorumluluk bilinci gelişmiş, bulunduğu ortamda etkili iletişim kurabilen ve teknolojiyi etkin kullanabilen mezunlar yetiştirmelidirler.
Okuduğum üniversite Türkiye’deydi. Dünya standartlarındaydı. Öğrencilerine her türlü olanağı tanıyordu. Dersle ilgili tüm olanaklar yanında tiyatro, sinema, kütüphane, revir, kantinler, spor faaliyetleri, etkili öğretim elemanı-öğrenci iletişimi vb. her türlü aktivite ve olanak vardı. Bize kazandırdıklarından 46 yıldır yararlanmaktayım. Nasıl bir üniversite? sorusunun bir yanıtına örnek olarak İstanbul Boğaziçi Üniversitesini verebilirim.
Mezun olduktan sonra başka üniversitede sözleşmeli asistanlık yaptım. Ardından başka üniversitede doktora yaptım. Sonra sağlık hizmeti sektöründe çalıştım. Ardından da bir üniversitenin kuruluşunda bulundum. Tıp Fakültesinde “probleme dayalı aktif öğrenme” yönteminin kuruluşunda çok çaba sarf eden akademisyenlerdenim.
Hem iş hayatı, hem araştırma hem de eğitim alanlarında bulunmuş ve odaklandığı alan kalite yönetimi olan bir kişi olarak, Nasıl bir üniversite? Sorusuna yanıtım, rektörlerinin vizyoner liderlik özelliklerine sahip olduğu bir üniversite olur.
Kuruluşunda bulunduğum üniversitenin tıp fakültesi de dahil ön lisans ve lisansüstü sağlık birimlerinin kuruluşları aşamalarında, Türkiye’de bulunan ve örnek aldığım üniversiteler vardı (1994 yılında). Dikkatimi çeken konu, hepsinde ortak özellik, kurucusu olan rektörlerinin vizyoner liderlik özelliklerini taşıyor olmalarıydı. Onları, “Şanslı üniversiteler” olarak düşünürdüm.
Liderlik geniş anlamda anlaşılmalı. Liderlik; üniversitenin üst yönetiminin yönetim fonksiyonlarındandır. Liderlik özelliği olan bir kuruluşta tüm takım yöneticileri liderlik özelliğini taşıyan kişilerden ve liyakata dayalı oluşturulur. Vizyoner liderlik özellikleri nelerdir? Sorusuna yanıt, Mustafa Kemal Atatürk’ün özellikleridir. Örneğin vizyoner olan, bütüne bakarak her ayrıntıya önem veren, toplumu düşünen, kendisini ön plana koymayan, takımların yetkin liderlerle yürütülmesini sağlayan vb. birçok özelliği.
Liderlik fonksiyonu yeterli olan bir üniversitede insan kaynakları da yetkin olur. Üniversiteler, kişilikleri yerleşmekte olan genç erişkinleri yönlendirirler. Bu bağlamda, bilimsellikleri, bilgi ve yetkinlikleri yanında insan şevkati taşıyan, saygı ve sevgiye değer veren insan kaynakları önemlidir. Üniversitede çalışan kapı görevlisinden rektöre kadar tüm akademik ve idari personel öğrenciler için rol modeldir. Bu bağlamda üniversiteye yapılan atamalar belirli standartlara göre yapılmalıdır. Eğiticisi, araştırıcısı, idari personeli ve hizmetlisi belirli standartlarda olmadıkça ülkenin, bilimin ve toplumun geleceğini şekillendiren mezunlar sağlanamaz.
Günümüzde, üniversite sıralamaları ve performans değerlendirmeleri çok ön plana alındı. Herkes üniversitenin sırasına bakıyor. Performans göstergelerinden bahsediliyor. “Ölçmeden yönetilemez” deyişi uygun bir görüştür. Ancak her ölçüm sonucunun arka planı iyi değerlendirilmelidir. Bu değerler neden böyle? Sorusuna yanıt aranır. Kök-neden analizi yapılır. En büyük etken rektörün vizyoner liderliği, dolayısıyla insan kaynaklarının özelliğidir.
Üniversiteler çeşitli göstergelere göre değerlendiriliyorlar. Yükseköğretim kurumunun bağlı olduğu üst kuruluş veya kurum1, bütçeye katkı amacıyla devletin/destek kuruluşu2,3, dış değerlendirici kuruluşlar4,5, sıralama kuruluşları5,6, akreditasyon kuruluşları, kurumun kendisi, girişimci ve yenilikçi üniversite için TÜBİTAK Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Daire Başkanlığı7 gibi kurum ve kuruluşlar üniversiteleri değerlendiren kuruluşlardır.
Bu göstergeler; girdi, çıktı ve sonuç göstergeleri olarak değerlendirilir. Girdi göstergeleri, çıktı ve sonuç göstergelerini doğrudan etkiler. Girdilerden üniversite üst yönetimi ve ulusal politikaları belirleyen ülkenin siyasi otoritesi sorumludur.
Nasıl bir üniversite? Sorusuna yanıt; mezunları ülkedeki ve dünyadaki iş yerlerinde çalışırken bilgisi, becerisi, yetkinliği ve etkili iletişimiyle takdir toplayan veya kendi işini kurarak başarılı olan; araştırma sonuçlarıyla kentine, bölgesine, ülkesine, bilime ve topluma yararlı bilgiler sunan, yüksek toplumsal katkı sağlayan; öğrencileri ve mezunlarının devamlı sahip çıktığı; insan hakları, hukukun üstünlüğü ve etik ilkelere bağlılığını paydaşlarına yaşattıran ve topluma rol model olan bir üniversite olmalıdır.
İlgili bilgi, beceri ve yetkinlik kazandırmak yanında mezunlarına dünya vatandaşı olabilecek özellikleri kazandırmayı hedeflemelidir.
KAYNAKLAR
1. Koçak K, Günay A. Üniversite Izleme ve Değerlendirme Genel Raporu 2019.; 2020.
2. Performans Programları Hakkında Yönetmelik. Türkiye; 2009:6-7.
3. Program Bütçe Rehberi (Program Sınıflandırması ve Performans Bilgisi). Türkiye: Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı; 2020.
4. Kurum Gösterge Raporları. Türkiye Yükseköğretim Kalite Kurulu. https://https//yokak.gov.tr/raporlar/kurum-gosterge-raporlari. Published 2020. Accessed November 9, 2020.
5. Loukkola T, Peterbauer H, Gover A. Exploring Higher Education Indicators.; 2020.
6. University Ranking by Academic Performance (URAP). Orta Doğu Teknik Üniversitesi Enformatik Enstitüsü URAP Research Laboratory. https://newtr.urapcenter.org/Methodology. Accessed November 9, 2020.
7. Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi Gösterge Seti Girişimci. TÜBİTAK Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Daire Başkanlığı. https://ulakbim.tubitak.gov.tr/?q=tr/haber/turkiyenin-en-girisimci-ve-yenilikci-universiteleri-aciklandi. Published 2013.
5 yorum
Ne kadar da güzel yazmışsıniz üniversitelerin hangi özelliklerde olması gerektiğini.Ancak ne yazık ki bilim yuvaları olması gereken üniversitelerimiz günümüzdeyüksek lise statüsüne doğru çekiliyor.
Nasıl bir üniversite konusunda yazarın görüşlerine katılıyorum
Mükemmel bir yazıydı, yazarı kutlarım. Bu ütopyanın bir gün gerçek olması dileği ile.
Çok değerli meslekdaşım Prof. Dr Diler Aslan makalesinde ideal bir üniversitenin sahip olması gereken özellikleri her yönüyle ele almış ve evrensel gerçeklere uygun olarak tanımlamıştır.. Görüşlerine katılmamamak mümkün değil.. Kutluyorum..
Faydalı ve konu hakkında zihin açıcıydı.