Derler ki “hafıza-i beşer nisyan ile maluldür”. Bir savunma aracı gibi kullanılsa da suçumuzu kapatmaya çalıştığımız bir örtü oldu bu. İntern doktor yada asistan hekime vizit sırasında soru soruyorsunuz ve şu cevabı alıyorsunuz: “Unuttum hocam” Ve sonuç olarak çok çabuk unutuyoruz.
Tıp eğitimim boyunca her satırının altını çizerek ve defalarca okuduğum “Teşhiste Temel Bilgi Propedötik Abaoğlu – Vahe Aliksanyan” kitabını bir gece elime alıp açtım, geçmişe gittim. Pek çok kez okumuşum, farklı renkte kalemlerle altını çizmişim. Türkçe terimler kullanma özeninin, zarif bir dil kullanma kaygısının yanı sıra, imkânsızlıklar içindeki çalışma azmini ve hata yapmama çabasını tekrar gördüm. Ben o zarif, bilgili, azimli vatansever hocaların bazılarına yetiştim: Ekrem Kadri Unat, Ayhan Songar, Dinçer Uçak, Yıldırım Aktuğlu, Asım Cenani, Müzeyyen Erk, Feriha Öz, Hüsrev Hatemi, Ufuk Beyazova…
Dersliklerin isimleri bile güzeldi: Burhanettin Toker Amfisi, Tevfik Remzi Kazancıgil Amfisi. Hizmete saygı ve vefa duygusu olarak algıladım. Yeni kurulan cumhuriyetin azimli ve fedakâr hekimleri.
Yukarıda bahsettiğim kitabı internette 25-35 TL’ye satıyorlar. Üzüldüm. Bana emanet hissi verir oysa. Kitapları atamam, satamam; yani ihanet edemem onlara. Bana hala bilgi veren bu hekimdi: Vahe Aliksanyan.
“Hazreti Google” a sordum; Ermeni yurttaşlarımızın kurduğu bir web sitesinde sadece şu kadarcık bahsetmişler: “Doç. Dr. Vahe Aliksanyan, 1924’te İstanbul’da doğdu. Öğrenimini İncirdibi Protestan Okulu ve Mıhitaryan Lisesi’de aldıktan sonra, 1948’de İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu. 1955’te iç hastalıkları üzerine uzmanlaştı. 1960’ta kendisine doçentlik payesi verildi. 1966’dan bu yana Surp Pırgiç Hastanesi’nde görev yaptı. Prof. Dr. Cihat Abaoğlu ile “Semptomdan teşhise” ve “Teşhisten tedaviye” adlı iki ciltlik eseri birçok kez yayınlanmıştır.”
Ömer Hayyam “Rabbim bu kadar güzel yarattığın varlığı niye ölümle cezalandırdın?” diyor. Ben öyle demiyorum ama “Allah’ım, niye bize çabuk unutma yetisini verdin?” diyorum.
Tamam, çok bilgi var artık ama Türk tıbbını kurup bize taşıyanları unutmasak mı?
Covid-19 salgınında ölen meslektaşlarımızın isimleri dilerim hiç silinmez o yeni hastanelerden.
4 yorum
Sevgili Murat hocam
Yazınızdaki haklı eleştiri ve temennilere gönülden katılıyorum.
Özellikle bizim halkımız unutmaya hatta unuttuğu içün ifade ettiklerinin tamamen aksini iddia etmeye çok meyillidir.
Yeni yazılarınızı bekliyoruz.Sevgiler
Prof Dr.Deniz Sargın
Hocalarının, büyüklerinin kâdrini kıymetini bilen nesiller yetişir inşallah Deniz Hocam.
Sevgili Murat Hocam
Her ne kadar Ankara Tıplı da olsak Aliksanyan’ın Semptomdan Teşhise kitabı 3. Sınıfta bizim için ana başvuru kaynağı idi. Sadece benim değil arkadaşlarımın da elinden düşmezdi. Hekimlik sanatını idrak etmemizi sağlayan Bilge hocalarımızı saygıyla anmamıza vesile olan yazınız için çok teşekkür ediyor, yazılarınızın devamını heyecanla bekliyoruz…
Propedötik kitabının dipnotları ayrı bir önemli tarafıydı. Hekimlerin özel tarafları, prensipleri öğrenci için, bugün çok şiddetle ihtiyaç duyulan, öğüt ve güdüleme haplarıydı. Anımsadım, sağol.