Tıp dünyasında neredeyse en çok kullanılan ürünlerin başında gelir varis çorabı. Bacakta en ufak bir şişlik, ağrı olduğunda, yeşil-mavi renkli damar göründüğünde hadi bakalım varis çorabı al, kullan.
“Ne kadar süreyle kullanılacak?”
“İşte, birkaç ay kullan, sonra tekrar gel.”
Tedavi bitti. Bir iki de hap yazıyorsunuz, “Sıradaki hasta.” diyorsunuz.
Bu kadar kolay mı?
Olmamalı tabii ki.
Mevsim kış, “İş yerinde üşüyorum.” diye varis çorabı giyenler var. Hele de külotlu olursa bir taş ile iki kuş…
Varis çorabı kadar kolay önerilen başka bir tıbbi ürün var mı, bilemiyorum. Hastanın bacağına bakmadan bile verildiğini duyuyorum hastalardan.
“Bacağınızı açmanıza gerek yok, varis çorabı yazıyorum size.”
Ne güzel tedavi! Hem hasta mutlu hem doktor!
İşe yaramadığında da “Yanlış kullanıldı.” veya “Eksik kullanıldı.” deyip işin içinden sıyrılma da “kolay”!
Artık renklileri de var, motiflileri de…
Yakında varis çorabı modası da gelir. ünlü firmalardan Paris, Milano defileleri, çanta ile uyumlu varis çorapları, parmak uçları açık veya parmak arası…
Şimdi sıkı durun;
Varis çorabı şiş/ödemli bacağa verilmez, en azından şişliği/ödemi azalsın diye verilmez!
İtirazlar başladı ama okumaya devam:
Şiş olan bacak önce medikal masajla eski haline, yani ödemsiz haline getirilir, çapı azaltılır. Normal seviyeye indikten sonra, “bacak ve/veya ayak bileği tekrar ödemli hale gelmesin” amacıyla verilmelidir.
Yani hasta geldi, bacağı şiş ve varis tanısı mevcut.
“Orta basınçta varis çorabı kullan.” ve “Şu ilaçları da al.” demek, “yetersiz” bir varis tedavisidir. Zaten hastalar size “Bacağım iyileşmedi.” diye dönerler veya başka doktora giderler. Yani, size tekrar gelmediği için hastanın tedavi olduğunu zannetmeyin. Büyük olasılıkla, size olan güvenini kaybettiğinden yeni bir doktor bulmuştur veya internette “varis tedavisi” adı ile tedavi aramaktadır veya o hafta sizin polikliniğiniz yoktur.
Hastanın bacağı şiş/ödemli iken varis çorabı verdiniz, birkaç ilaç ile de toplardamar tonusunu ve/veya kanın hareketliliğini artırdınız. Hastaya açıklamalarda bulundunuz, akşamları bacaklarını kaldırmasını, duş aldıktan sonra bacaklarına soğuk su tutmasını önerdiniz.
Peki.
Bacaklarının ölçüsü de alındı varis çorabı uysun diye, peki tamam. Hasta eve gitti, varis çorabını giydi, ayak bileği ve baldırlarına basınç uyguladı. önerilerinize de uydu, 15 gün geçti ve bacaklarındaki ödem bir miktar azaldı.
O da ne!
Varis çorabı artık eskisi kadar sıkmaz oldu. Aslında etkisini yitirdi, ama doktor “Altı ay kullan.” dedi ya, son 5,5 ay “etkisiz” bir tedaviye devam etti. Daha da vahimi, tedavi olduğunu düşündü.
Evet, bu tedavi de bir miktar bacak çapını azaltır ama bu “gerçek tedavi” düzeyi değildir, “ideali” hiç değildir.
İdeali tabii ki zor. Bacak önce düzenli bir masaj ve kompresyon tedavisine alınır, çap normal seviyeye getirilir, sonra ayak bileği ve baldır düzeyinden ölçü alınıp “o bacağa özel” varis çorabı düzenlenir.
Aksi halde varis çorabı yalnızca bir “tıbbi” aksesuar olarak kalır.
Hatta hasta “varis çorabı” yerine “yün çorap” kullansa daha bile iyi olur, en azından kış günlerinde bacakları üşümez…
Görüşmek üzere…