Artık hemen hemen herkesin bildiği bir konunun tekrarı olacak ama giriş olması bakımından “malumun ilamı”nda, yani bilgilerin tekrarında fayda görüyorum. Demek istediğim; insanlarda 46 tek kromozom olduğu, kadınlarda 22 çift otozomal kromozom yanında bir çift de dişiliği belirleyen X kromozomu bulunduğu, buna karşılık erkeklerde 22 çift otozomal kromozomun yanında kadınlardan farklı olarak bir tane X ve bir tane de Y kromozomunun bulunduğu hususudur. Yani, Y kromozomu insanlarda erkekliği belirler ve bu kromozom testisleri şekillendirme ve sperm üretimi için gerekli genlere sahiptir.
Diğer bütün kromozomlar çifter çifter bulunurken Y kromozomu yalnız başına, gariban(!) hâlde bulunmaktadır. Y hariç diğer tüm kromozomlar iki nüsha hâlinde olduğundan hücre bölünmesi esnasındaki gelişmelerden dolayı, genlerde her zaman için hatalar olabilir, fakat genin bulunduğu kromozom eğer çift kromozomlu ise ve hücrenin bir kromozomu üzerinde bir hata varsa, diğer kromozomundan doğru gen dizisini alma olanağına sahip olabilmektedir. Bununla beraber, yalnız başına duran Y kromozomundaki bir gen başkalaşıma uğradığı zaman kaybolup gitmektedir. Ortaya çıkan bu tür hatalar zamanla Y kromozomu içine sızmıştır. Bilim adamları X ve Y kromozomu genlerinin 1.000 kadar olduğunu ve her ikisi için de aynı miktar ile başladığını farzetmişler. Fakat bugün için Y kromozomu üzerindeki gen sayısı 80’den daha azdır.
Peki, böyle giderse, yani yıllar sonra Y kromozomu üzerindeki genler bitecek mi ya da erkekliğin sonu mu gelecek ya da diğer bir ifadeyle insanlardaki cinsel yolla üreme son mu bulacak? Elbette sistem kendi kendinin yok olmasını önleyecek mekanizmaları geliştirmiştir ya da geliştirmek zorundadır. Nitekim insan yapısı olan bilgisayarlar bile bilgilerinin yok olmasını önleyecek bir sisteme sahiptir ki bilgilerini yedekleyebilmektedir, yani bilgisayarcıların dili ile “back-up” yapmaktadır. Bizleri yaratan da, Y kromozomundaki eksilmeleri karşılamak üzere bir mekanizma geliştirmiştir ki bu, Y kromozomu kendisinin en önemli genlerinin yedek kopyalarını gizlice oluşturmak şeklinde olmuştur. Nitekim araştırmacılar, erkeklerin geleceği hakkındaki endişeleri ortadan kaldıracak bir bulguya ulaşmışlardır: Y kromozomundaki genlerin yedeklenmesi ileriye ve geriye aynı şekilde okunabilen ayna görüntüleri veya palindrom gibi DNA depolanmaktadır (ünlü palindrom örneği; Madam, I am Adam).
İşte böylece Y kromozomu, üzerinde taşıdığı genlerin yedeklerinin kasasında saklanması sonucunda erkekliğe ilişkin en önemli genlerinin kaybolmasının önüne geçebilmektedir. Bunun anlamı şöyle ifade edilmektedir; Y kromozomu üzerindeki genlerin çoğu çifter çifter bulunmaktadır. Bu suretle çiftler arasında gen ya da parça değişimi olabilmekte veya bu genler rekombinasyon yapabilmekte ve böylece Y kromozomundaki DNA hasarı önlenebilmektedir.
Nitekim bu açıklamayı desteklemesi bakımından araştırmacılar şu örneği vurgulamaktadır: Y kromozomu üzerindeki genlerin milyonlarca yıldır mutasyon taarruzuna uğramasına karşın varlığını devam ettiregelmektedir. Y kromozomu tamamen kaybolana kadar bundan sonra da böyle devam edeceğini söylemek kehanet olmayacaktır.
Son zamanlarda bazı araştırmacılar tarafından Y kromozomu ile ilgili olarak ileri sürülen bir endişe dile getirilmektedir. Bunun nedeni ise erkeklerin erkek olmasını sağlayan Y kromozomunun, Adem’den bu yana geçtiği varsayılan 180 milyon yıl boyunca hep hacim olarak küçüldüğünün kabul edilmesidir. Fakat bu Y kromozomu daha da küçülürse insanlığın sonunun ne olacağı kuşkusu içerisinde olanların düşündüğünün aksine, kromozom dediğimiz bu kabuğun iç kısmında gerekli fonksiyonu ifa etmek üzere mekanizmalar da geliştirilmiştir.
Yani, insanlığın ve erkeklerin geleceği hakkında endişe etmeye gerek yoktur.
Yeni bir konuda yeniden buluşuncaya kadar esen kalın, sağlıklı kalın.