Yapay zekâ sistemleri, muhtemel problemler karşısında insanların kullandıkları çözüm yollarını bilgisayarlar üzerinde taklit edip yeni problemler için yeni, daha hızlı ve daha zahmetsiz çözüm yolları üreten mekanizmalardır. Daha geniş şekilde açıklamak gerekirse yapay zekâ sistemleri, karmaşık bir hedef göz önüne alındığında, veri toplama yoluyla ortamlarını algılayarak, toplanan düzenlenmiş veya düzenlenmemiş verileri yorumlayarak, bilgi üzerinde muhakeme ederek veya bilgileri işleyerek, bu verilerden elde edilen ve verilen hedefe ulaşmak için gerçekleştirilmiş en iyi eylemlere karar vererek fiziksel veya dijital boyutta hareket eden insanlar tarafından tasarlanmış yazılım (ve muhtemelen donanım) sistemleridir. Yapay zekâ sistemleri sembolik kurallar kullanabilir veya sayısal bir model öğrenebilir ve ayrıca ortamın önceki eylemlerinden nasıl etkilendiğini analiz ederek davranışlarını uyarlayabilirler. Sunulan problemlere yönelik yapay zekânın en önemli görevi büyük miktardaki verileri analiz edip, verilerdeki belli başlı şekilleri ve değerleri tanımasından hareketle, kendi değerlendirmesini de hesaba katıp bireysel kararlar vermesidir.
Günümüzde temelinde matematik-bilgisayar mühendisliği olan internet, kendine has bir medeniyet inşa etmektedir. Bununla birlikte, bu medeniyetin neye veya kime göre ve nasıl şekilleneceğinin savaşı verilmekte tartışılması yapılmaktadır. Bu medeniyetin ana odağında yapay zeka tartışmaları ve geleceğimiz bulunmaktadır. Özellikle günümüzde bu sistemlerin insanın zihinsel yeteneklerine sahip olabileceğini düşünmek en çok düşünülen hatalardan birisidir. Bazıları yapay zekânın insanlığı geçeceğini ve kendisinin bilincine varacağını dahi iddia etmektedir. Günümüzde kullanılan sistemler dar çaplı ‘yapay zekâ’dır. Buna Narrow AI da denmektedir. Bu noktada “genel” ve “süper” yapay zekâ sistemleri (General AI – Super AI) henüz mümkün olmadığı gibi, çoğu uzmana göre de düşündüğümüz seviyeye erişemeyecektir. Buna rağmen “dar çaplı yapay zekâ” da hafife alınmamalıdır. Her ne kadar bu tür bir yapay zekâ insan zihninin seviyesine çıkamasa da, ciddi hukuksal sorunlara yol açmaya müsaittir.
İnsanoğlu tüm canlılar içinde en güzel ve mükemmel şekilde yaratılmış bir varlıktır. Allah ‘ biz insanı en güzel şekilde yarattık’ buyurarak nasıl değerli bir varlık olduğumuzu bize bildirmektedir. Fiziki yapısı, zekâsı, becerileri, düşüncesi, sosyal yönü özetle bütün yetenekleriyle eşsiz bir varlık olarak 500 milyar ışık yılı çapındaki (bugünkü tahminlere göre) evrende yer almaktadır. Bu mükemmel varlık kendini sürekli geliştiren, zaman geçtikçe faydası veya zararına da olsa yeni icatlarda bulunan mükemmel beyin fonksiyonlarına sahip bir canlıdır. İnsan beyni yıllarca araştırma konusu olmuştur ve halen daha tam anlamıyla bütün bilinmezleri ortaya konmuş değildir. Öyle bir organ ki organik yapısıyla sonsuz kapasitede bir bellek, işlemci ve duygusal merkeze sahip doğal bir bilgisayardır. Bu doğal zekânın zaman geçtikçe teknolojide hızlı ilerlemeler sağlayarak günümüzde en muhteşem şekilde yapay zeka kavramının ve teknolojisinin ortaya çıkmasını ve tartışılmasını sağlamıştır. Bu nedenle yapay zeka, diğer varlıklarda görülmeyecek şekilde insanoğlunun dönüştürücü ve geliştirici çoklu kognitif zihinsel gücünün en önemli kanıtlarından biri sayılmaktadır.
Bu tartışmalar yapay zekânın doğal zekaya galip gelmesi, insanlığı yönetmesi ve bu evrende kargaşaya yol açıp makinelerin hâkim olduğu bir dünya ihtimali düşüncesi veya başka bir tabirle etik ve yetkinlik tartışması insanoğlunu düşündürmekte ve endişelendirmektedir. Bilim kurgu filmlerinin bu konuda yapımları ister istemez insanoğlunu daha da endişelendirmektedir. Gelecekte sadece makinaların hâkim olduğu, her açıdan sanal yaşamın ön planda olduğu insanın bir köle gibi çalıştırıldığı distopyalar zihinleri meşgul etmekte ve endişelendirmektedir.
Acaba olabilir mi veya mümkün mü? Dünya veya evren sahipsiz mi? ‘Olmasını istediğinde sadece ol der ve olur’ diyen bir Yaratanın olduğu gerçeği unutulmamalıdır. O’nun emri ve rızası olmadan bir sivrisineğin dahi uçamayacağı inancına sahip Müslümanlar olarak olaya bu pencereden bakıp değerlendirmek gerekir. Yapay zekânın kullanılacağı birçok alan olacaktır ve olmalıdır. İnsanoğlunun işini kolaylaştırıcı teknolojileri geliştirmek sürekli kendini yenilemek, ‘İlim Çinde de olsa gidip öğreniniz’ diyen ve yine ‘insanların en hayırlısı insanlara en faydalı olandır’ diyen bir anlayışın mensupları olarak daha ilerisini geliştirmek ama kontrolünü sağlayıp etik sınırlarını belirleyerek bunu yapmak en önemli amaçlarımızdan biri olmalıdır.
Yapay zekâ doğal zekanın yerini alabilir mi? Elbette ki hayır. Çünkü onun mucidi doğal zekâ. Bilim iki tarafı keskin kılıç gibidir. Kullanım amaç ve alanları önemlidir. Faydalı yönde kullanılması geleceğimizin huzur içinde geçmesini sağlar, art niyetli veya kötü yönde kullanılması ise insanlığın felaketi olabilir.
Kuran- Kerim Hac süresi 73. ayette bütün çağlara adeta meydan okunur ‘ Ey insanlar! Size bir örnek veriliyor; şimdi onu iyi dinleyin: Allah’tan başka ilâh yerine koyup taptığınız putlar, bütün imkânlarını toplayıp bir araya gelseler de, tek bir sinek bile yaratamazlar. Hatta sinek onlardan bir şey kapıp götürse, onu dahi kurtarıp geri alamazlar. İsteyen de âciz, kendisinden bir şey istenilen de!’. Bu örnek her ne kadar o günlerdeki, putlara tapan müşriklere hitaben putların güçsüz olduğunu vurgulamak için verilmiş olsa da tüm zamanlara bir meydan okuyuştur. 1400 yıl önce inen Kuran sivrisineğin üzerinde bir şeyler olduğunu işaret ediyor. Sivrisineğin vvücudunun üzerinde ne var? 2018 yılında, 9 sivrisinek türü üzerinde yapılan araştırmada sivrisineklerin üzerinde 284 çeşit bakteri bulunabildiğii gösterilmiştir. Kutsal kitabımız da bu ve benzeri bir çok bilimsel gerçeği mucizevî bir şekilde dile getirmiştir. Örneğin ’Ve Evren’i (Göğü) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki onu genişletmekteyiz.’ (Zâriyât suresi 47. ayet) Evren genişliyor mu yoksa durağan mı? Bu soruyu bilginler yüzlerce sene tartıştılar. Ancak 20. yüzyılda Edwin Hubble’ın gelişmiş teleskobuyla gözlemleri, yıldız kümelerinin hızla birbirlerinden uzaklaştığını tespit etmiş ve genişleyen Evren tezi doğrulanmıştır.
Kuran-ı Kerim’deki bu bilimsel mesajları verirken olaylara inanç penceresinden de bakılması gerektiği amaçlanmaktadır. Kâinatta hiçbir şey boşuna yaratılmamış ve aynı zamanda bir atomun bile kendi başına hareket etmediğini hepsinin bir hesap çerçevesinde görevini ifa ettiğini vurgulamak içindir. Bu kişisel görüşüme karşı gelen olabilir veya desteklenebilir ama gerçeğii değiştirmez.
Sonuç olarak, insan beyni denilen doğal zekâyı tam anlamıyla anlamış değiliz. Öncelikle doğal zekânın insanlığa, gezegenimize, sosyal yaşamımıza verdiği zararı engellemeliyiz ve kontrol altına almalıyız. Doğal zekânın kıyamet senaryolarını engellemeli ve etik ve insanlığa faydalı bir yazılımla kontrol altına almalıyız. İşte bu doğal zekânın bu kontrolsüz ve zararlı etkilerini engelleyecek tek yazılım programı Kur ani Kerimin mesajıdır. Eğer bunu başarırsak, doğal zekânın geliştirdiği bir yapay zekânın üstesinden gelebilineceğini ama bu teknolojilerin farklı planlar içinde olanların eline geçtiğinde yeni yazılımlarla yönlendirilip istenmeyen sonuçlara yol açabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle yapay zekâ ile ilgili kanuni düzenlemelerin bir an önce geliştirilmesi gerektiği ve ciddi manada takip gerektirdiği bir gerçektir. Hatta hükümetlerin bu konuyla ilgili belki de bakanlık düzeyinde bir birim oluşturmasının şimdiden ele alınması gerektiğini hatırlatmakta da fayda vardır.
Kontrol sende ve iyi niyetli isen sorun yoktur.
Not: Yapay zekâya farklı bir felsefik ve inanç penceresinden bakmaya çalıştım. Yazı okunurken böyle değerlendirilmelidir.
Faydalanılan Kaynaklar
1- Silvio Hänsenberger, Die zivilrechtliche Haftung für autonome Drohnen unter Einbezug von Zulassungs- und Betriebsvorschriften(Berlin: Carl Grossmann Verlag, 2018), 44.
2-Hänsenberger, Die zivilrechtliche Haftung, 44.
3-Hildesheim – Michelsen, “Künstliche Intelligenz im Jahr 2018”, 121
4-Mosquito microbiota cluster by host sampling location.
5-Yapay Zeka Çağında İslam Ve Hukuk Editör Dr. Yıldıray SİPAHİ, Burdur 2022