1. Orta öğretimden itibaren öğrencilerin ilgi ve yetenek alanlarına yönlendirilmesine yönelik girişimler ile son aşama olan sınavların mezun olmadan önce yapılması:
a. Temel eğitimin kalitesini arttıracak,
b. Öğrencilerin özel ders almalarını azaltacak,
c. Lise bitirme son sınavı da yapılarak ÖSYM sınavına girecek öğrenci sayısı da en aza indirgenmiş olacaktır.
2. Meslek okulları, bir taraftan kalifiye teknik eleman yetiştirmeye, diğer taraftan da ve öncelikle ilgili meslek yüksekokullarına öğrenci yetiştirmeye yönelik olmalıdır. Ancak fırsat eşitliği haklarına açık olmak üzere de ve yine ilgi alanlarına sınırlı kalmak üzere teknik fakültelere de geçişlere uygun da olmalı ve bu okullara kontenjan tanınmalıdır. Bunun için henüz orta öğretim düzeyinde iken yapılacak yönlendirici ve seçici özellikli ara sınavlar ve klasik liseler ile olan ders farklarını vermeleri, hatta lise bitirme sınavlarına giriş haklarını da açık tutarak buna olanak sağlanmalıdır. Ancak bu aşamalardan sonra normal lise öğrencileri gibi ÖSYM sınavına giriş hakkı tanınmalıdır.
3. Etik kurallar çerçevesinde öğretim üyelerinin ilgili olduğu bilim alanında araştırma yapmaları ve bu konuda bilim camiasına ve topluma yönelik konuşmalarında mutlak özgür olmalı, ancak yapıcı eleştiri sınırını aşıp, ülke ve kuruma zarar verici (hakaret, iftira, gerçek dışı ifadeler, kişilik haklarına saldırı, toplumda kargaşaya yol açıcı gibi) durumlara müsaade edilmemelidir.
4. Öğretim üyeleri en az 2 yıllık (2-5 yıllık) sözleşmeli olmalı ve uzatmaya yönelik akademik performans ve yükseltilme-sözleşme uzatma kriterleri gibi yazılı kriterler çok açık olup, kişilerin iki dudağı arasına ve ön yargılarına bırakılmayacak düzenlemeler mutlaka yapılmalıdır.
5. Her üniversite birer görev grubu olduğuna göre bunlar mali, idari ve bilimsel özgürlük ve özerklikte olmalı. Sayıştay, Devlet Denetleme Kurulu, Yükseköğretim Denetleme Kurulu, Senato, Fakülte Yönetim Kurulu’nun denetlemeleri dışında her karar ve aktivite şeffaf ve toplumsal eleştiriye açık olmalı.
6. Yükseköğretim bir makama bağlanacaksa bu makam siyasetten arınmış olan Cumhurbaşkanlık makamı olmalı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın ilgi alanı ilk ve orta öğretim ile sınırlı kalmalıdır.
7. Yükseköğretim Yasası sadece rektörlerden oluşmuş ve başkanlığın sıra ve kura ile belirlendiği bir rektör tarafından ve 3-6 aylık süre ile yapıldığı Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) tarafından yapılıp Cumhurbaşkanınca onaylanmalıdır.
8. ÜAK akademik planlama ve organizasyon üst karar organı olmalıdır.
9. ÜAK’a bağlı, öneri ve görüş üreten alt kurullar olarak a) Yükseköğretim Kurulu (Ülke ihtiyaçlarına göre öğretim üyesi, öğrenci ve personel sayı organizasyon, planlama ve Bakanlıklarla köprü, hükümetten de üyeli), b) Yüksek Denetleme Kurulu (ÜAK üyeleri seçer, çoğu hukuk gibi idari branşlı), c) Akademik Yeterlilik ve Jüri Oluşturma Kurulu (AYJOK) (Her 3 branştan-sağlık, teknik, sosyal-3’er üye), d) Akreditasyon ve Bilim Etik Kurulu (Etik konular için), e) Sosyal Konsey olmalıdır. Bunların seçimini ÜAK yapmalı ve Cumhurbaşkanı onaylamalıdır.
10. ÜAK’a bağlı diğer kurulların üyeliklerine seçilme kriterleri belirlenmeli ve ÜAK dışından olan adayların seçilmeleri bu kriterler doğrultusunda yapılmalıdır. ÜAK dahil tüm kurul üyeleri 5 yıl için ve sadece bir defalığına görev yapmalıdır.
11. Rektör sadece, a) Üniversite Senatosu (En kıdemli 3 ve her alandan performansı en yüksek birer profesörden oluşmalı, Üniversite Yönetim Kurulu kararlarını filtre görevinde ve disiplin kurulu) b) Üniversite Yönetim Kurulu’na (Dekanlar, müdürlerden oluşmalı. Akademik, idari ve mali kararlar) c) Üniversite Sosyal Kurulları’na başkanlık yapmalı, kurulların aldığı kararların uygulayıcısı olmalı ve üniversiteyi temsil etmeli. Beş yıl için bir defalığına ve tüm öğretim üyelerinin seçimi ile seçilmeli ve Cumhurbaşkanınca atanmalı. En az 15-20 yıllık öğretim üyesi, en az 5 yıl aynı üniversitede çalışan ve performansı ilk 10 profesör arasında olan aday olabilmeli. Seçimde profesörler 6, doçentler 5, yardımcı doçentler ve öğretim görevlileri 4, üniversite mezunu personel 3, lise mezunu personel 2 ve orta okul-ilk okul mezunu personel bir oy kullanarak veya sadece öğretim üyelerince ve profesörle 3, doçentler 2, yardımcı doçent ve öğretim görevlileri ise 1’er oy hakkı olmak üzere yapılmalıdır.
12. Yeni kurulan üniversite için 2 rektör adayını ÜAK Cumhurbaşkanına önermeli.
13. Dekan adayı yine rektör adayı kural ve kriterlerinde olmalı ve bir dönem için seçimle gelmeli ve kurulların kararlarını uygulamalı.
14. Hastane, tıp fakültesi dekanlığına bağlı olmalı ve hastane başhekimi dekan yardımcısı olarak dekan ve Fakülte Yönetim Kuruluna sorumlu olmalı.
15. Bölüm, anabilim ve bilim dalı başkanları tercihen tam gün veya öğretim üyesi durumuna göre gerekirse part-time çalışanlar içinden kıdem ve performansına göre ilgili anabilim dallarındaki profesörler sıra ile doğrudan atanmalı veya yardımcı doçent ile öğretim görevlisine 1, doçente 2 ve profesöre 3 oy hakkı olacak bir seçim ile gelmeli. Başkanlar, Akademik Kurulların görüşlerinin uygulayıcısı olmalı.
16. Fakülte Yönetim Kurulu, bölüm ve anabilim dalı başkanlarından (Eğitim, planlama), Fakülte Kurulu (Akademik, mali ve idari kararlar) ise her bölümden kıdem veya performansı en yüksek 3 prof., 2 doç, 1 yard. doç, 1 asistan ve 1 öğrenci temsilcisinden oluşmalı. Aday sayısı belirlenenden fazla ise seçim yapılmalı ve her öğretim üyesi kendi düzeyindeki öğretim üyeleri tarafından seçilmeli. Her sınıftan en yüksek notlu bir öğrenci belirlenip, öğrenci temsilcisi olarak ilgili toplantılara katılmalıdır.
17. Kurullar, rektöre veya dekanın kurulları ve sadece görüş bildiren konumda değil, karar verici kurullar olmalı ve bu yetkileri denetlenmeli ve hesap verebilir olmalı.
18. 2547 sayılı Yükseköğretim Yasası’na göre; “- Senato, …ve her fakültenin fakülte kurullarınca üç yıl için seçilecek birer öğretim üyesi ile…
– Üniversite yönetim kurulu, rektörün başkanlığında dekanlardan, üniversiteye bağlı değişik öğretim birim ve alanlarını temsil edecek şekilde senatoca dört yıl için seçilecek üç profesörden oluşur.
– Fakülte Yönetim Kurulu, …fakülte kurulunun üç yıl için seçeceği üç profesör, iki doçent ve bir yardımcı doçentten oluşur” denmektedir. Görüldüğü gibi yasa maddelerinde bir kurul, diğer bir kurula üye seçiyor ve bu seçimi tüm “öğretim üyeleri arasından seçilir” ana fikri dışında, ayrıntılara yönelik herhangi bir açıklama yer almamaktadır. Örneğin:
a. Hangi kriterlere göre aday belirleneceği,
b. Kurul görevinin üst üste belirli sayıda mı, yoksa sayısız olarak mı yapılabileceği,
c. Bir kurulda görev almış olanın ikinci, hatta üçüncü başka bir kurula seçilip seçilemeyeceği,
d. Bir kurulda iken başka bir kurula seçilmek üzere aday olan kişinin seçici olan kurulda olması halinde, seçim sırasında nasıl oy kullanacağı gibi konularda bir açıklık bulunmamaktadır. Açıklık olmayan bu konulardan (a) maddesinde, aday olabileceklerin kriterlendirilmesi ve puanlandırılması söz konusu olmalıdır. Bunlar çözümlenirse ve hakça uygulandığında böylesi bir uygulama hem öğretim üyelerini motive edecek, hem de çalışan ödüllendirilmiş olacaktır.
(b) sıralamasında yer alan konuyu yine rektör ve dekanın görev süreleri ile paralel hale getirmek ve öğretim üyelerinin sayısının uygunluğuna göre yine görev alacak öğretim üyelerinin görev almalarını bir defalık olarak belirlemeli. Böylece, tüm öğretim üyelerinin önü açılmış ve belirli kurul üyelikleri, belirli kişilere sınırlı kalmaktan kurtarılmış olur.
(c) maddesinin tek kurul görevi şeklinde kurallaştırılması, diğer öğretim üyelerine kurul üyesi olma şansı tanıma yönünde olanak sağlayacaktır. Çünkü halen teamül halindeki uygulamada bir fakülte kurulu üyesi, kurulda olmanın avantajlarını ve diğer üyeleri etkileme şansını kullanarak kendini kurul dışındaki öğretim üyelerine göre daha avantajlı konuma getirmektedir. Veya bir idari görevdeki bir kişi de benzer bir baskılama avantajını kullanacaktır. Bir başka ifade ile şu anda teamül olması nedeniyle olan uygulamada, “Kendin pişir, kendin ye” kuralı geçerli oluyor. Bu kuralın geçerli oluşu, diğer öğretim üyelerinde, “Nasıl olsa kuruldakiler kendi kendilerini seçiyor veya idari görevde olan kurul üyelerini etkiliyor, boşuna üyeliğimi koyup, bir de boşuna üzülmeyeyim” düşüncesinin oluşmasına yol açmaktadır. Azıcık merak edip kurulların üye listelerine bakacak olursak, doğal üyelerin veya seçilmiş üyelerin bir kısmının ya birden fazla kurulda üye olduklarını veya doğal kurul üyeliği dışında başka bir idari görevde olduğu görülecektir. Bu nedenlerle her öğretim üyesine ve tabii ki öğretim üyelerinin sayısı yeterli ise tek görev prensibi oldukça yararlı olacak ve tüm öğretim üyelerini rahatlatacaktır. Benzer bir kural, Disiplin Yönetmeliği’nin 34’ncü maddesinde, “Disiplin kurullarında, kendileri ile ilgili hususların görüşülmesinde ilgili üyeler görüşmelere katılamazlar” şeklinde yer almaktadır.
19. (d) maddesi de, tek görev prensibi yokluğunda düşünülmesi ve kurallaştırılması gereken bir konu. Prof., Doç. ve Yard. Doç. Kadroları norm kadro olarak ve üniversitelerce ÜAK’ya bildirilip AYJOK tarafından ülke genelinde ve tek merkezden ilan edilmeli, performans kriterlerine göre yeterliliği olanlar kadro bildiren rektörlüklere bildirilmeli. Başvuruları her üniversite kendi belirlemiş olduğu yazılı akademik performans kriterlerine göre değerlendirip kendi atamalı.
20. Akademik performans yurt dışı ve yurt içi rotasyonlar, ulusal ve uluslararası bilimsel yayınlar (kitap, kitap bölümü, araştırma makalesi, editöre mektup, vaka sunumu, derleme yazısı, sözel bildiri, poster bildiri gibi), proje sorumluluğu, projede görev alma, toplantı konuşmacılığı, oturum başkanlığı, jüri üyeliği, kongre-sempozyum organizasyonu, toplantı danışma kurulu üyeliği, dernek idari görevliliği, dergi editörlüğü, yardımcılığı, dergi bilimsel kurul üyeliği, tıp fakültesi gibi sosyal aktiviteli birimlerde olanlar için günlük-aylık-yıllık hasta, tetkik, ameliyat gibi işlemler, verilen teorik ve pratik dersler, seminer, tez danışmanlığı, doktora-uzmanlık jüri üyeliği, bilirkişilik ve idari görevler göz önünde bulundurularak yapılmalı. Kişilik özellikleri, kurum içi uyumluluk ve disiplin suçu alıp almama da mutlaka tutanaklarla belgelenmiş olmak şartı ile göz önünde bulundurulmalı. Yurt içi ve yurt dışı atıf alma ile patentli yeni bir yöntem almış olma ayrıca puanlandırılmalı.
21. Akademik performans idari görev önceliği, araştırma desteği, yurt içi-yurt dışı toplantı hakkı gibi artılarla çok iyi primlendirilmeli. Performansı düşük olanlar ise olumsuzluklarla (bazı haklardan mahrum etme, negatif puan verme gibi) değerlendirilmeli.
22. Akademik performans ve yükseltilme-sözleşme uzatma kriterleri yardımcı doçentliğe, doçentliğe ve profesörlüğe yükseltmede kullanılmalı ve jürilerin bunlara göre değerlendirme yapmaları istenmelidir.
23. Her üniversite yapılanma özelliklerine göre kendi akademik performans kriter ve puanlarını belirlemeli ve bu kriterler ÜAK tarafından da onaylanmalıdır.
24. ÜAK her üniversite için gelişmişlik düzeyine göre öğretim üyesine vermek üzere ayrıca aylık-yıllık bir puan belirlemeli ve bu puan akademik performansa eklenmelidir.
25. Gelişmiş üniversitelerde öğretim üyeliğine yükseltmede, gelişmekte olan bir üniversitede 3-5 yıl gibi bir süre çalışma koşulu getirilmeli ve buradaki performansı ile alacağı ek puanlar, başka bir üniversiteye (gelişmiş veya gelişmekte olan) olacak atanmasında değerlendirilmelidir. Bu uygulama ile kadro yığılmaları ve birimlerin kendi içine kapalı hale gelmeleri önlenmiş olur.
26. İdareci konumundaki öğretim üyesi, ilgili kurumun en üst kurulunun veya seçmenlerin 2/3’sinin kararı ile görevden alınabilmelidir (Yükseköğretim Denetleme Kurulu’nun görüşünden sonra ÜAK kesinliği ile).